Önceki akşam Prof. Dr. Haydar Baş Bey, Muharrem Bayraktar'ın Meltem Tv'de sunduğu Diyalog Programı'nın konuğu olmuşlardı. Kalabalık bir kurmay kadro ile Sayın Bayraktar'ın sorularını cevapladılar.Ekrana kitlendik adeta. Tam beş buçuk saat?* * *Sayın Baş;Kâh bir ney gibi inledi o akşam. Ayrılıklardan şikâyet etti. Sadık gönlünü kanatarak?Kâh sel olup kükredi. Engellere meydan okuyarak?Kâh arif oldu. Kahrı ve lütfu hoş görüp, anı seyrederek?Kâh Ali oldu. "Kılıç Müslüman'ı", Muaviye'ye meydan okuyarak?Kâh, Fatıma'ya fedai oldu. Fedek gaspçılarına, kılıç kalkan girerek?Allah'ın "tertemiz" kıldıklarına, zafiyet addeden hadsizlerin tepelerine bindi. Arkasına sığındıkları sığınakları dağıtarak?Açılmış uyduruk "Ehl-i Sünnet" çadırlarını bir bir söktü. Kurtuluş gemisi Ehl-i Beyt'e çağırarak?Yorumlarını ayet yerine koyanları, Sakife'ye kadar kovaladı. Sakife'nin ilk fitne olduğunu haykırarak?* * *Onun derdi çoktu. Dağlara düşse, dağlar erir!O, "emrolunduğun gibi dost doğru ol" emri karşısında, siyaseti bile son nefes için yapan dost doğru bir insan. Eğrilerin, onu doğru görmesi beklenemez zaten. Şaşının, doğruyu tek gördüğü nerde görülmüş. "Doğru iki tane olmaz" gerçeğini şaşı bakan ne bilsin.* * *Heyhat!..72 fırkaya ne demeli? Kendini doğru gören, 72 yanlışa?72 yanlış, bir doğruya karşı!72 yanlış, Haydar Baş'a karşı!Doğru, Ehl-i Beyt ve onları hakkı ile takip edenlerledir. Bu hakikat kıyamet sabahına kadar değişmez. Kıblesi Vatikan, Beyazsaray, Brüksel olan ile hedefi Bağımsız Türkiye olanlar aynı şey olamazlar. Tarafı Muaviye olan ile Ali olan aynı olamaz. Kur'an'ı, koltuk için mızrak ucuna takan ile yaşam tarzı yapan aynı olamaz. Yezit olan ile Hüseyin olan da? Önceliği vatan olan ile koltuk veya rant olan da aynı olamaz. "Cumhuriyet" diyen ile çakma "Osmanlı" hayali kuranlar da bir olamaz. * * *İşte böyle?Merkez kıblede milim sapma, Irak'ta, Şam'da haçlı safına çeker adamı!Meltem-Mesaj ekranlarında bu duyguları yaşadık, Baş hocayı izlerken.Vakit yok, zaman dardı onun için?O İbrahim olmuştu yine, her zamanki gibi? Nemrut ateşinden korkmuyordu ama o ateşte yanan Türkiye olunca, dahası İslam coğrafyası olunca, "çocuğun gerçek annesi" gibi ağladı, inledi. Gözyaşlarını içine akıtarak? Ruhu ve sırrı ile ağladı da, ağladı. Süleyman'ın, çocuğu gerçek anneye teslim eden adalet kılıcını beklercesine?Nemrut ateşine odun taşıyan katırlara, acayip yüklendi. Su taşıyan karınca olmaya davet etti cümle nasipsizleri. İbrahim olmayanlara, ateşin serin olmayacağı hakikatinin altını çizerek? Ateşten değil, İbrahim olmamaktan korkmak gerektiğini haykırdı.* * *Öyle ya:Yeter ki sen İbrahim ol, ateş sana serin olur.Sen, "Alisiz olmaz" de; Amerikasız olabileceğini Allah sana gösterir.Bugün iman ve küfür mücadelesi; "Alisiz olmaz" diyenlerle, "Amerikasız olmaz" diyenler arasında geçmektedir. Muaviye yoluna "Ehl-i Sünnet" diyenler, Ehl-i Kitap rıhtımına demir atmış durumdalar. "Ehl-i Kitap ile amentüde ittifak" ettiler açı açık. Dillerinde Ehl-i Beyt düşmeyenlerin, yolları Ehl-i Kitab'a çıktı.İşte Haydar Baş ile diğerleri arasındaki fark, 72 yanlış ile bir doğru arasındaki fark gibidir. Bu asla bir taassup veya hamaset değil, hakikatin ta kendisidir. Kir akan oluk ile nur akan oluk bir olur mu?"Ilımlı İslam" uyduruğu ile Ehl-i Beyt İslam gerçeği hiç aynı olur mu?* * *Katıldığı canlı yayınlar saatler sürüyor. Vurulduk millet olarak, hem de her yerden. İnanç, akait, değerler ve ahlak başta olmak üzere; siyasetten, yurttan, vatandan, ekonomiden, iktisattan, emekten, üretimden? Bin bir türlü zehirlerini akıttılar, güzelim insanlarımıza. Hepsinin panzehiri Baş doktordan olunca:Nasıl sussun?Saatler yeter mi ona?Günler, aylar ve yıllar?O sebeple, "ömrümüz, ömrünüze eklensin hocam" dediğimizde, "yok mu hazinesinde, hepimizin ömrü uzun olsun evladım" diyiveriyor bu güzel insan. Bu insanın yüzüne mana gözüyle bakanın aşkı, dana gözüyle bakanın ise fıskı artar!Haydar Baş doğrusunu anla, 72 yanlışı fak edersin!
72 yanlış, bir doğruya karşı!