Mesaj Tv'de, Hz. Yusuf filmini izliyorum.
Bazı şeyler, günümüze ne kadar da benziyor.
Hz. Yusuf, Mısır'ı bekleyen kıtlığa çareler düşünüyor, çözümler buluyor. Oysa Züleyha onu, bir iftira ile zindana attırmış. "Bana ne kıtlıktan, bana ne Mısır'dan" diyebilirdi.
Demedi.
Zindanda iken, bir toplumun kurtuluş projelerini tasarladı. "Bağımsız" ve özgür kaldığında uygulanacakları, tek tek projelendirdi.
Buğday silolarını ve çürümeye engel sistemleri, o günün şartlarında mükemmel buluşlarla somuta indirgedi.
Yaptığı rüya yorumu, zindandan çıkmasını sağladı. Ülkesini düşünen, halkının aç ve yoksul olmasını istemeyen Kral Akeleton, Yusuf'u kendine danışman yaptı.
Açını yoksulunu düşünen hükümdarların, Yusuf'a teslim olmaları demek tarihi bir hakikatmiş.
Hz. Yusuf'un ekonomik çözümünün, firavunu dize getirdiğini Kur'an yazmasa belki inanmazdık.
Gerçi, inanma meselesi bir nasip olayıdır.
Adam, Kur'an'ın "nimetlerim sonsuz" ayetine inanmıyor ama Papaz Malhus'un "kaynaklar sınırlı" yalanına inanıyor. Bizde, "kaynaklar sınırsız" diyen Haydar Hoca'ya bunlar nasıl inanmaz diye kızıp duruyoruz.
Yahu adam Allah'a inanmıyor Allah'a!..
Hem de Allah'ın, "rızka kefil" hükmüne rağmen?
Ateistten söz etmiyorum. Kendine "dindar" ve "Müslüman" diyenden bahsediyorum.
Hz. Yusuf'a da inanmıyorlardı.
"Ne kıtlığı" diyorlardı.
Tapınak rahiplerinin "Yusuf hayal görüyor" sözleriyle eğleniyorlardı. Ta ki Allah'ın rahmet muslukları 7 yıllığına kapanıncaya kadar. Sonra, hepsi soluğu Yusuf'un buğday siloları önünde aldılar.
Ekmek tükenince Yusuf'a iman(!) ettiler.
Tabi bu imansa?
Ekmek için iman!
Çok tanıdık geliyor değil mi?!
Yakında daha da tanıdık hale gelecek, bekleyin görün.
Müslüman, önünde Hz. Yusuf örneği varken, Rusya'nın Prof. Dr. Haydar Baş'ın ekonomik görüşlerini örnek almasını hiç yadırgamaz. Ama Münafık, "Haydar Baş Rusçu oldu" der mi, der!
Çünkü onda gerçeği bile bile saptırmak, karakter olmuş. Yazdığı ekonomik tezlerin değil Rusya'yı dünyayı içine çektiğini görürde hınzır, hasedinden atar Yusuf'u görmezlik kuyusuna.
Dünyanın bugün, tüketim eksenli tek tezin Sayın Baş'a ait olduğunu, konuştuğu gerçeğini görmezden gelerek, kurtarıcıyı Atlantik'ten bekler nasipsiz!
Onlar tapınak kurtçukları!
Sadece tapınak yalanlarıyla beslenirler.
Yusuf'un adını bile duymak istemezler. Ancak en son, onlarda buğday taslarını uzatacaklar çağın Yusuf'una.
İnanın bu uzak değil.
Çünkü insanlık âleminin çaresi kalmadı.
Her şeyi denediler.
Bitti!
Herkesin devlete çalışmasına "sosyalizm", sömürü odaklarına çalışmasına "kapitalizm" dediler, insanlığın direncini bitirdiler. İnsanlar, her ikisinin de sömürü çarkları arasında, geleceklerini yediler.
Öyle bir görüş çıktı ki ortaya, hepsini silip çöpe attı. Çıkmış hiçbir sisteme benzemiyor. "Önce insan" gerçeği, "Milli Ekonomi Modeli" diye sihirli bir formüle dönüştü.
İnsanlar kendine çalışacak, devlette insana çalışacak. Sosyalizm ve kapitalizmle benzer hiçbir yönü yok.
Devlet ekonominin içinde kendi için değil, vatandaşı için var olacak. Ekonomiye müdahale edecek, arzı da talebi de kendi yaratacak. Üretime desteği, vatandaşı alım gücüne kavuşturarak sağlayacak.
Böylelikle ekonomi sağlıklı büyüyecek, hormonlu ve sanal büyümeden kurtulacak. Borcu büyüyen ülkeye "ekonomisi büyüdü" denmeyecek. Kaynaklar vatandaşın cebine akacak, "Vatandaşlık Maaşı" diye.
"Prof. Dr. Haydar Baş'ın modelini okudukça yeni kodlar elde ediyoruz" diyen, ünlü Rus akademisyen Prof. Dr. Valery Lebedev eminim, önlerinde Hz. Yusuf örneğini "kıssa" diye geçiştiren biz Türklere şaşırıyordur.
Allah'ın kitabı, hikâye kitabı değil!
Allah'ın o kitabı "dinle uyu" demiyor!
"Oku" diyor, "oku"!
Üstelik okuma bilmeyen efendimize ilk emrin "oku" olmasının çok büyük hikmetleri var.
Sabahtan akşama oku ama rızkına çöken kapitalist ağaları sorgulama!
Böyle bir okumadan kim niye rahatsız olsun ki, destek bile olurlar!
Olmadılar mı?
Olmuyorlar mı?
"Cemaat", "tarikat" bildiklerimize, dış destekler niçindi sanıyoruz?
Soros parası yemekten, hakkı batılla karıştırdılar baksana!
Ama o Kur'an, "Haydar Baş" gibi okunursa, ortaya Milli Ekonomi Modeli çıkar işte.
"Kaynakları hizmetinize sunacağım" diye, bağırır Yusuf yüzlü insan…
İstedikleri kadar gizlesinler, Haydar Baş ekonominin konuşulduğu her yerde?
Allah, unutmayalım diye Yusuf Suresi'ni hikâye olsun diye göndermedi. Önemli kodlar var.
O kodlar bize, Haydar Baş'ın modelini hatırlatıyor.
"Oku", anla!
Dinleyip uyuma!..