AKP'li Belediye Başkan'ı Fatma Şahin 7 Haziran seçimlerinin AKP için Uhud Savaşı, 1 Kasım seçimlerinin ise Hendek Savaşı olduğunu iddia etmiş. Her iki savaşı da malum, peygamberimiz müşriklerle yapmıştı.Sayın Fatma Şahin'e iki sorum olacak: Bir: Karşısındakileri, yani AKP'li olmayanları müşrik olarak mı görüyor?İki: AKP'nin genel başkanını veya eski genel başkanını peygamber yerine mi koyuyor?* * *Böyle bir konuşmaya bu sorular anlamsız ama biz yinede sormuş olalım. Sayın Şahin, madem algı operasyonunda iktidarlara omuz verdi, madem din iman eksenli ahkâm kesiyor, işe, Peygamber döneminde değil de, az aşağıda başlamasını tavsiye ediyorum.Kendilerini benzetmede çıtayı az düşürmesini öneriyorum.Mesela Hz. Ali ile Muaviye veya Hz. Hüseyin'le Yezit dönemine insin derim.Güttükleri siyasetin, hakkın temsilcisi Ali'ye karşı mızrak ucuna takılmış Kur'an siyasetinden farksız olduğunu görür o zaman. İmam Hüseyin ile Yezit arasındaki savaşta hangi tarafta olduklarını zaten, Mehmet Metiner "biz Yezit tarafındayız" diye açıklamışlardı daha önce.* * *İslam tarihinde Emeviler bir, bu iktidar iki? Başka hiçbir dönemde Kur'an bu kadar siyaset malzemesi yapılmamıştır.Ellerinde "Kürtçe Kur'an" diye dolaşanları mı dersiniz, onca hoca varken; kameralar eşliğinde ölülere okumak mı dersiniz; Ali'nin en büyük Şia'sı, Eyüp Sultan Hazretleri'nin huzurunda Kur'an okumak mı derseniz; her şey var.Oysa O Kur'an, domuza "haram" dedi. İktidarları ve destekçileri "domuz" savunucusu kesildi neredeyse. Marketlik et statüsüne sokmaya "hizmet" dediler. Tekbir ve salâvatlarla iktidarın başarısını kutlayanlar, bu "domuz" konusunu nasıl hazmediyorlar gerçekten merak ediyorum.* * *Peygamberimize "bizde Müslüman'ız" diyen Necran Hıristiyanlarına, efendimiz "sizler Müslüman olamazsınız çünkü domuz eti yiyorsunuz" buyuruyor. Domuz eti yememekle kurtulabilecekler mi? Onu yasal statüye sokmak, buna "hizmet" demek, Müslüman olan birinde iman bırakır mı, takdirlerine bırakıyorum.Zina'yı suç olmaktan çıkarmaya "hizmet" diyen, ağzı tekbirli "ak" kutlayıcılar, İslam'ı nasıl katlettiklerinin farkındalar mı?* * *Suriye'de tekbirlerle Müslüman katledilirken, Türkiye'de tekbir ve salâvatlarla İslam'ın kırmızıçizgileri katledildi.Tekbirle kilise açmak, "Müslüman'ım" diyenlerce, meşru görüldü.Çalmaya "Müslüman'ım" diyenler, cevaz verdi.İktidar olmak için her yol reva görüldü."Âlim" dedikleri bazı tipler, İslam'ı resmen sattılar.Hem de çok az bir bedele?* * *Başbakan Davutoğlu "AKP'ye oy vermek farzı ayındır" demişti, seçim öncesi. Farzları ancak Allah belirler, sünnetleri de peygamber. Allah son kitabını ve son peygamberini 14 asır önce gönderdi. İslam'ın 54 farzı, İslam'ın beş, imanın 6 şartı bellidir.Allah ve peygamber adına konuşanlar, benim bildiğim Bakırköy'de misafir edilirler.Diyelim seçim heyecanıyla konuştu, yanıldılar.Tamam, eyvallah, Allah affetsin!Ya fetva veren kelli felli ve feslilere ne demeli?"AKP'ye vermezseniz cehennemi boylarsınız" diyenlere, ne söylemeli?Ben böyle "Müslüman"lardan korkuyorum!* * *Harama, yalana, talana, destek vermeyenleri "cehennemle" korkutan, iktidara destek için yeni farzlar uyduranlardan gerçekten korkuyorum.Tekbirlerle kilise açanları, Papa'yı "kutsal kişi" ilan edenleri ve 22 İslam ülkesini parçalama projesine eşbaşkan olanları, "ümmetin lideri" ilan edenlerden çok korkuyorum!"İlahi dinler" veya "üç büyük din" diyerek "cemaatten" daha ileri giderek, "diyalogu" devlet politikası haline getiren, Allah katında din İslam'dır ayetini hutbelerde yasaklayan, din derslerinde kemle-i tevhidin ikinci kısmını silen bir iktidarı, "İslam'ın tek umudu" diye pazarlayan simsarlardan korkuyorum! "Sınırlarımızı 100 yıl geçerli", "madenler 2023'e kadar bizim değil, onlar Lozan'da verildi" diyerek kaynakların Türk milletine ait olmadığını iddia eden, Müslüman görünümlü yerli ajanların korkutucu etkisinden korkuyorum!
Ben böyle "Müslüman"lardan korkuyorum!