Hendekteki Türkiye!

 

Türkiye, her yerden sıkıştırılıyor. 

Doğudan, batıdan, güneyden ve kuzeyden?

Ve kendi içinden?

Bugüne kadar izlenen politikalar, ülkemize geri dönüş yapıyor. Eskiden "verdiğiniz her vergi, sizlere yol, su, elektirk olarak geri döener" diye bir Özal hediyesi reklam vardı.

Döner, dönmez, ayrı konu? Ama bu iktidarın "politika" diye yediği her nanen ülkemize anlık dönüyor!

Allah var, hiç şaşmıyor!

One-line dönüyor!

Uçak vur, yaptırım olarak dönsün hemen!

Savaş olarak dönmesi de mümkün. 

En hafifi yaptırım?

Rusya'nın uçağını vurdular, her yerden bize geri dönüşler oldu.

Yunanistan, Ermenistan, İran, Irak ve Suriye?

Dört bir yandan sarıldık.

Ne kadar akıllı bir iktidar!

Bazı "ak" seçmenler, "başka kim var ki?" derlerdi ya, harbiden öyle!

Ülkeyi böyle dört bir taraftan sardıracak, içerden patlatacak, başka kim olabilirdi!

Yıkma da bu kadar hızlı, parçalamada bu kadar becerikli, dünya da yok!

Dünya ittifak ederken, bizler "değerli yalnızlık" içerisindeyiz!

Doğalgaz Rusya'dan?

Hava gazı Amerika'dan!

Kim tutar sizi!

Katar ve İsrail gazı da ulaştı mı, helyum dolu balon olup, uzaya kadar uçarlar artık!

* * *

Rusya ile ilişkilerimizin bozulmasını değerlendirmek isteyen Yunanistan, Ermenistan hemen devre yapıyor.

Açık yaraya sinek konar!

Ülke ilişkilerinden onarılmaz yaralar açarsan, olacağı bu?

Yunanistan onlarca adanı işgal ettiği halde, seni "ihlalci" olarak suçlar. 

Ermenistan bile konuşur, "Sınırımı fil tarihinde ihlal ettin" diye.

Irak, "çekil" der.

İran, "ayağını denk al" der.

Daha dur, hangi ülkeler ne der!

Yunanistan'da alışkanlık yaptığı için, "kıta sahanlığım 6 mil" der, Rusya ile Suriye gibi bir anlaşma yaparsa, ne yapacaksınız?

Ermenistan sınırına 7 bin Rus askeri yerleşti bile.

Suriye belini doğrultsun, ülke olarak kendimizi Lahey'de buluruz. Lahey'de hiçbir davada haklı çıkmadık bugüne kadar.

Suriye'de teröristi kendimize göre "ılımlı" ilan edip "ÖSO" diye destek verdiğimizi ilan etmişken, nasıl bu işten yırtacağız?

Sınır komşularımızla bu haldeyiz. Batı ile ilişkilerimiz tek taraflı o kadar kullanıma rağmen, malum?

Ya içerde?

Allah düzeltsin!

"Yaram içerde" diye bir türkü var. 

Türkiye'nin yarası içerde? 

Hem de öyle bir yara ki, kanatmayan yok.

İktidar "süreç" adı altında, yeni yaralar açtı. Bölge insanını terörün kucağına itti. "Öcalan Kürtlerin temsilcisidir" dediler. "Öcalan, acayip bir adam" gibi laflar ettiler. "Öcalan yaşamı seçti" diye zırvaladılar.

"Akiller", "mayın eşekleri" dizdiler yollara.

Terör örgütü vergi daireleri bile kurdu. İnşaat firmaları inşaat dikmeden önce "kandilin hakkı" diye paralar ödediler.

Terör örgütü çadır karakollar kurdular. "Paralel" askerlik şubeleri açtılar. Karakol önlerinde el sallayarak geçtiklerini kendi bakanları söylediler.

Oslo'da "şehirleri silah depoları yaptınız, her şeyi biliyoruz. Attığınız her adımı izliyoruz" diyen iktidarın MİT'cileriydiler. 

Şimdi o silahlarla asker ve polisler ödürülüyor.

Güneydoğulu yerinden yurdundan oluyor. Hendeklerle mahalleler teslim alınmış. Okullar yakılmış yıkılmış. Öğretmenler telefon mesajları ile bölgeden çekilmişler.

Bir bölgeden öğretmenler çekilmişse, halk çekiliyorsa, asker ve polisin çekilmesi uzak değil.

İçerde ateş içindeyiz, dışarıda ateşlerle çevriliyoruz.

Bunlardan önce sıfır terör vardı, şimdi sıfır huzur var. 

İçerde savaş, dışarı da savaş!

Yurtta savaş, dünya da savaş!

Hendekte boğulan Türkiye var ortada.

İktidarın Yeni Türkiye'si, meğer hendek Türkiye'siymiş!

14 yıl önce "Haydar Baş niye siyasete girdi?" diyenler, şimdi hendekte ki Türkiye'ye bakıp ta, neden girdiğini anladılar mı acaba?

Hendekte boğulmaya sürüklenen bir ülkeyi, ülke katillerinin ellerinden kurtarmak istedi ama millet kurtarmaya yetki vermedi.

Adeta bölünme ve parçalanmaya yetki verdi.

Kandırıldı, şu veya bu nedenle, bunun artık hiçbir önemi yok. O, vatandaşlık maaşını Kürtler için tasarlamıştı.

"Benim Kürt'ü mü ecnebi kandırmasın, Büyük İsrail inşaatına kum çakıl yapılmasın" diye "vatandaşlık maaşı" icat etti.

Kürt için, Laz ve Çerkez için, kısacası Türk Milleti için yazılan tez, iktidarın uçağını vurduğu Rus'a nasip oldu. Rusya bunu dünyaya yaydı. Ruslar Ne Mutlu Türküm Diyene" diyerek, bağırlarına bastılar.

Biz ise iktidarın hendek siyasetinde, boğulmayı bekliyoruz!

Allah boğdurmasın!

Hendekteki Türkiye!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön