Okurken Yalnız Olmayacaksın

Prof. Dr. Haydar Baş – Hakikate Adanmış Hayat büyük bir heyecan yarattı.
Haydar Baş sevgisi, Haydar Baş yolu ve Haydar Baş mücadelesi, içinde yer almış gönül dostlarımızdan bahsediyoruz.

Ben, yazar olarak bana verilen görevi yerine getirdim. Bir emri, bir vasiyeti gerçekleştirdim.
Kitabın, biyografi eserler arasında zamanla zirveye oturacağından hiç şüphem yoktur.
Kâmil insan, arif insan, büyük devlet adamı Prof. Dr. Haydar Baş’ı yazmak büyük bir onurdur.
Bu onuru bana bahşeden üstadıma minnettarım.

Anlatılmaya ve yazılmaya çalışılan kişi Haydar Baş olunca, sorumluluğun altında bir ney gibi inledim.
Bu esere başlamadan önce, yazılmış önde gelen biyografi eserlerinin hepsini okudum.
Siyasi liderlerin hayatlarını okudum.
Diyebilirim ki ellinin üzerinde eser okudum, Haydar Baş’ı yazmak için.

Ancak yazılmış hiçbir eser, aradıklarıma cevap olmadı.
Çünkü Haydar Baş, ne bilinen siyasi liderlere, ne de biyografiye konu olmuş; hiçbir insanın hayatına benzemiyor.

Ve sonunda biyografinin dar kurallarını bir kenara atarak işe koyuldum.
Yazmak aylarımı değil, yıllarımı aldı.
Bir makale yazarken bile beş saat, bazen on saat meşgul olan bir insanın, bin sayfanın üzerinde bir eser yazarken ne kadar zaman harcayacağını siz varın düşünün.

Başta bin yüz sayfa olan kitabı biraz küçülttüm, 850 sayfaya düşürdüm.
Fiziki olarak da en kalitelisini bastırdım; en kaliteli kâğıt ve kapaktan yaptırdım.
Çünkü anlatılan hocamdı… İlk başlarda hocam anlattı, ben yazdım.

Yazarına takılmayın, yazdırana odaklanın derim.
Hocamın hayatını neden yazdırmış olabileceğini düşünün derim.
Bu kitabı hocam bizler için yazdırdı.

Kitabı ilk okuyanlar gözyaşları içinde beni arıyorlar.
“Sanki hocamla beraber oldum. Okurken yanımda hissettim” itirafında bulunuyorlar.
Bu kesinlikle doğru…

Okurken yalnız olmayacaksın.
Bu kitabı anlatan en güzel cümle budur: Okurken yalnız olmayacaksın.

Önceki yazımızda da ifade ettiğimiz gibi, bu eser;
onu üstadı bilenlerin kalbine,
tanımak isteyenlerin zihnine,
unutanların vicdanına yazılmıştır.

Onu tanıyanların kalbinde hâlâ yankılanan sesi ve beraber yol yürüyenlerin hatıraları bu kitapta can buluyor.

Bu herkes için geçerli olmayabilir.
Nisan yağmuru rahmet olduğu halde, yılanın gözüne düşen bir damla yılanı kör edebiliyor.
Herkes kalbinin adamıdır.
Beni tebrik ettiği halde, kitabı isteme zahmetinde bulunmayanlara ancak acırım.

İnsan nasıl olur sevdiğinden söz eden bir esere karşı ilgisiz durabilir?
Kalbinde onu silenlere, kitap bir şey yapamaz.
Ve onlar benden kitap istemesinler, sakın yaklaşmasınlar.
Onlara Özgül Özel’i, İmamoğlu’nu yazarım, onu okusunlar.

Mevlana, Şems’i kaybettiğinde bir aşk sarhoşluğuna düşer.
Bazı kimseler Şems’ten haber getirirler kendisine. Çıkarır bir kese altın verir.
Oğlu der ki: “Bilmiyor musun, Şems öldü? Bunlar seninle kafa buluyorlar.”
Mevlana der ki: “Yalan olduğunu biliyorum ama onlar Şems’ten söz ediyorlar. Eğer dedikleri doğru olsa, altın yerine canımı veririm.”

Yunus der ki:
“Aşksızlara verme öğüt.”
Bizim öğüt haddimize değil, ama kimlere hitap ettiğimizi biliyorlar. Selam olsun onlara.

Haydar Baş için şu günlerde “15 yıl sonrasını nasıl gördü?” sorularına cevap, işte bu kitapta. Onun bir kahin değil, bir falcı değil, bir Allah adamı, bir anadolu ereni, çağın Hacıbektaş’ı olduğunu görecekler.

Haydar Baş’ı insanlar tanıdıkça, ülkenin içinde bulunduğu tehlikeleri görecekler. Mücadelesini anlayacaklar.
Kendisi rahmet olan bu insanı dinlemediği için millet, düştüğü bugünkü sefil hayatı ancak o zaman anlayacak.

Haydar Baş’ı tanıdıkça insanlar Atatürk’ü tanıyacaklar.
Haydar Baş’ı tanıdıkça Ehl-i Beyt’i tanıyacaklar.
Haydar Baş’ı tanıdıkça gerçek bağımsızlığı kavrayacaklar.
Antiemperyalist duruşun ne olduğunu bilecekler.
Kaynaklara sahip çıkmanın, bağımsızlık için ön şart olduğunu görecekler.

Bu eser, Haydar Baş’ı sevenlerine yeniden yaşatacak.
Okurken zaman zaman ağlayacak, zaman zaman da düşüneceksiniz.
Ama asla yalnız olmayacaksınız.
Okurken Haydar Baş yanınızda olacak. Bundan eminim…

Okuyanlar görüş ve düşüncelerini paylaşırlarsa burada paylaşacağım.
Bu yaz Haydar Baş ile olalım.
Ve bu beraberlik bizi, bir daha bırakmayacak şekilde sonsuza kadar beraber kılsın.
“Bedensiz hayata ölüm denir” diyen o büyük insanı okuyarak ruhumuzu, ruhuna katmaya davet ediyorum.

Okurken Yalnız Olmayacaksın
Başa dön