12 Haziran seçimlerinde oylarınız yine boşa gitmesin. Bir oy ne zaman boşa gider? Oy verdiğimiz parti iktidar olmadığı zaman mı, yoksa milletin birliğine, vatanın bütünlüğüne, ülkenin kalkınmasına hizmet etmediği zaman mı? Oyların artık boşa gitmesini de unuttuk oylar boşa değil maalesef BOP'a gidiyor, iktidar avanesinin millete öğrettiği "oylar boşa gitmesin" sözünden kastettikleri de "oylarınız BOP'a gitsin" çağrısıdır.ABD Dışişleri Bakanının 2003 yılında "22 İslam ülkesinin haritaları ve rejimleri değişecektir" sözüyle BOP hedefleri dünya kamuoyuna deklare edilmişti. Bugün çok iyi anlıyoruz ki bu projenin eşbaşkanı Sayın Erdoğan'ın Mısır'ın, Yemen'in, Libya'nın hatta Suriye'nin yöneticilerine "değişime ayak uydurun, halka(Sorosçulara) kulak verin" çağrıları Eşbaşkanlığın gereğiymiş, yani Başbakan kendinden konuşmuyor, Obab(m)a'sına danışarak konuşuyor.Dokuz yıllık AKP iktidarıyla ülkenin birliği dirliği kaybolmuş, toprakları ve kaynakları peşkeş çekilmiş, binlerce yıllık gelenek göreneği, inancı, Haçlı emellerine dolgu malzemesi yapılarak değiştirilmiş, dönüştürülmüş, APO'nun otuz yıldır beceremediği siyasi Kürtçülüğü "açılım" adı altında hükümet bir yılda tamamlamış, "durmak yok yola devam" diyor.Irak'ı, Afganistan'ı işgal eden ABD, milyarlarca dolar harcayıp, binlerce askerini bu uğurda feda eden Haçlı güçleri, Türkiye'ye giydirdikleri AKP modelini diğer İslam ülkelerine değişim adı altında ihraç etmek istiyor, bu hususta da AKP'yi kullanıyorlar. Diğer İslam ülkeleri "akepe"leşecek, Türkiye'ye ise Başkanlık sistemi adı altında demokratik görünümlü Krallık getirilecek, plan bu. Çünkü menfaatleri bunu gerektiriyor. Masrafsız, kayıpsız zarar ve ziyansız işgalin adı her halde, AKP olsa gerek.BOP hedeflerine adım adım ulaşan Haçlı dünyası; karşısında maalesef engel bulamıyor, Pensilvanya'daki "Amerikan dervişinin" dinler arası diyalog, faaliyetleri ise; ülkemizde insanımızın büyük ölçüde inancını, itikadını tahrip etmiş, işgalleri hoşgörür hatta savunur bir hale getirmiştir. Basın yayın kuruluşları, eğitim kurumları, gönüllü teşekkülleri, bankaları, geniş iş imkânlarıyla değiştirme ve dönüştürme faaliyetlrine devam eden "salya sümük efendi"; Atlantik ötede papaz dostlarıyla "bol ürün" alıyorlar.Bütün bu parçalanmalar, bölünmeler hatta ayrışmalar karşısında; muhalefet AKP 'ye koltuk değneği olmuştur. Başbakan "Allah her iktidara böyle muhalefet nasip etsin" demiyor mu? Mecliste güçlü bir muhalefetin olması, ülkenin bölünüp parçalanmasına engel olacaktır.İktidar APO ile görüştüğünü inkâr etmiyor, 12 Haziran seçimine kadar sorun çıkarmama konusunda anlaştıkları da herkesin duyduğu şey. Bu Meclis seçimden sonra aynı partilerden oluştuğu takdirde, APO ev hapsi adı altında salıverilecek, ülke Başkanlık sistemi adı altında eyaletlere ayrılacaktır. "hükümet hazır, hedef Türkiye".Bütün bunlara dur demek için, "siyaseti son nefes için yapıyorum" diyen BTP lideri Prof. Dr. Haydar Baş'ın bindiği Kırat'ı, şaha kaldırmak bir vatan borcudur. Kıratın son süvarisi Namık Kemal bey, kadim dostu "mana ve ilim adamı, büyük üstat" dediği Haydar Hoca ile "Yeter Söz Milletin" diyor.Bize düşen oylarımızın boşa ve BOP'a gitmesine engel olmaktır. İktidar ve muhalefete ve bu ittifaka, katılmayarak AKP'ye dolaylı destek sağlayan diğer tüm partilere verilecek her oy BOP'a gidecektir.Oylarınız BOP'a gitmesin!
Oylarınız BOP'a gitmesin!