Elazığ'da yaşamış mutasavvıflardan Haydar Baba'ya bir gün bir talebesi, Elazığ'a yeni bir müftünün geldiğini haber verir. Haydar Baba ise "evlat yeni müftü Müslüman mı?" diye sorar. Sorudan bir şey anlamayan talebe, "baba tabi ki Müslüman, ben müftü diyorum, siz Müslüman mı diye soruyorsunuz. Müslüman olmayan müftü olur mu?" diye soruya, bir soru ile cevap verir.Kastımız, saygıdeğer müftülerimize veya hocalarımıza söz söylemek değil. Elazığlı bir dostumdan, yıllar önce dinlediğim bu hatıra, nedense aklıma geldi de!..Gerçekten Müslüman'ın kıt olduğu bir devirde yaşıyoruz. "Ya, nasıl olur, ne saçmalıyorsun, bu ülkenin yüzde 99 buçuğu Müslüman" diyebilirsiniz.Eyvallah!Haklısınız."Müslüman'ım" diyene, "yok değilsin" demek gibi bir hadsizliğimiz asla olamaz. Ancak dostlar, bir sorun var ya?Beni affedin ama bir sorun var!Akledelim lütfen!Ya rakamlarda, ya özde ama bir sorun var.Mescitler dolup, taşıyor. İnsanlar teravihlere koşuyor. Başlarda takke, bazılarında cübbe sarık, "hay maşallah" dedirtiyor adama!Türkiye'de milyonlarca Müslüman var. Dedik ya yüzde doksan dokuz buçuk, küsürat vs?Bu kadar Müslüman, Ebugarip hapishanesindeki Iraklı Nur bacıyı duymadı. "Karnımızda ABD askerlerinin piclerini taşıyoruz" diye feryadı ile gökleri inleten kadını duysalardı, o askerlere dua edenlere bir ders verirlerdi.Verdiler mi?Irak'ın altını üstüne getiren, camilere ciğneyen, yakan yıkan conilere lojistik destek veren, tedavi eden, mataralarına su koyanlara kalplerinde buğz bile etmediler. İmanın en zayıfı, el ve dil düzeltilemeyen yanlışa kalp ile buğz değil midir?Ben bu buğzu göremedim. Buğz, kin ve nefret gördüm ama bu hakikatleri dillendiren bizlere. Öyle ki bazıları Haydar Baş'ı gördüğü zaman, kırmızı görmüş boğa gibiler. Çünkü Haydar Baş aynasında, kendi ihanetlerini görüyorlar. Duyarsızlıklarını hatırlıyorlar. Onda ki iman tavrı, kendilerindeki eksikliği yüzlerine vuruyor.Müslüman, elinden dilinden başkalarının zarar görmediği kişiye denir. Bu tarif, Peygamberimize ait? İster kabul et ister etme? İster kudur, ister otur, gerçek bu!Irak'ta, Libya'da, Suriye'de Yemen'de topyekûn İslam dünyasında ABD'nin yanında olan, yanında olanla olanlardan Müslümanlar çekiyor mu çekmiyor mu?"Ama"yı, "fakat"ı bırak münafıklık etme!İman, yer ve zamanda göre tavır değiştirmeye denmez. Geçtik dünya da ellerinizden çeken Müslümanları. İçeriye dönelim: Domuz eti iman küfür ayırımında, en mühim gerçektir. Her şeyini kaybeden Müslüman, domuz eti konusunda ve Müslüman mezarlığa gömülme konusunda, asla taviz vermez.Domuz etinin satışını içine sindiren Müslüman, yüz elli kere teravihe gitse ne olur ya? Fransız bayrağını kaleden indirmeyen cuma kıldırmayan imamları niçin okuduk dersiniz?Şimdi aynı Maraş'ta Alman bayrağı dalgalanıyor, patriot hikâyesinden, NATO masalından?Daha ne sayayım!Müslümanlar teravihleri gidiyor ama içinde gerçekten Müslüman var mı bilmiyoruz. İç dünyalarında, yolsuzluklara "hırsızlık" diyen kaç imanlı var bilmiyoruz. "Ahir zamanda camiler dolacak içinde Müslüman olmayacak" hadisi günümüz için geçerli değilse ne vakit geçerli olacak?İnsanların dışını değil içini gören Elazığlı Haydar Baba gibi zatlar, üzerlerinde ki mahmutpaşa kumaşına değil de, iman ve insan kumaşına bakarak "içinizin de Müslüman var mı ey cemaat!" der mi, demez mi takdirlerinize bırakıyorum."Yüzde doksan dokuzu Müslüman" filan bilmem ama ben kötümserim, ülkede yüz bin mü'min var mı bilmiyorum.
Ülkede yüz bin mümin var mı?