Önceki seçimlerde "oyları bölmeyin" telkini ile vatandaş üç partiye yönlendirilmişti. Şimdi bu sayı dörde çıktı. Mevcut meclis aritmetiği ile ülkenin geldiği nokta ortada?İşsizlik, aşsızlık, parasızlık had safhada?Dolar, 3 liraya yaklaştı, daha ne olacağı belli değil?Suriye ateşi sınırlarımızdan içeri girmek üzere? Her an, ülke içinde ölü IŞİD hücreleri harekete geçirilebilir. MİT Tırları görüntüleriyle ülkenin nasıl BOP'un içine sokulduğunu sanırım anlatmaya gerek yok. KKTC'nin yarım kalmış Rum'a devir işlemi, yeniden hız kazanmaya başladı. Türk kara suları içinde bulunan irili ufaklı adalar, fiilen Yunan'a teslim edilmiş durumda.Oslo ile başlayıp, "Müzakere" adı altında devam eden "Süreç"in içeriğini bilen yok. Seçim molası verilerek, tarafların birbirini suçladığı tiyatronun sonucunu 8 Haziran sonrası daha iyi göreceğiz. "Dananın kuyruğu kopacak ama dana bizde kalacak" denmişti, unutmayalım.Kısacası mevcut meclis aritmetiği ile ülke elden ha çıktı, ha çıkacak. Bu seçim, Türkiye'nin son seçimi olabilir. Batı, hesaplarını mevcut meclis aritmetiği ile gerçekleştirdi. Olmayan muhalefet ve AKP iktidarıyla?Anayasanın rafa kalktığı, hukukun sadece adından söz edildiği ülkede muhalefet yoktur. Bu boşluğu da iktidar doldurdu sağ olsun!Sabah muhalefet, akşam iktidar oynayan "ak" ekip, insanların gözlerine Kur'an tutarak, ülkenin bölündüğünü hissettirmiyor bile?Ülkenin bir bölgesinde devlet yok, öbür bölgelerinde ise adalet? Hizipçilik, mezhepçilik ve ayrışma diz boyu? Oylarını bölmeyenler, ülkelerini böldüler! Kendileriyle gurur duyabilirler!Ülkeyi bu hale getirenler ne yazık ki sadece iktidar ve onun "muhalefet" adında "sağ" ve "sol" ayakları ile kuyruğu değil. Partisine can simidi gibi sarılıp, körü körüne taraftarlık yapan ölçüsüz seçmendir. Bu seçmen kitlesi gerçekten korkutucu?"Milliyetçiyim" diyen, peşmergenin vatan toprağını çiğnemesine "tezkere" desteği verenlerin kendi partileri olduğunu görmüyor. "Cumhuriyetçiyim" diyen, Atatürk'ü bir kez ağzına almayan, "çözüm" diye iktidara vagon olmuş genel başkanının siyasi çizgisini görmezden geliyor. "Destur" aldığı Derviş'in, Atlantik'in Kemal'i olduğu gerçeğini es geçiyor.Kuyruk muhalefetini zaten konuşmaya lüzum bile yok. Seçim boyunca halay çektiler, seçimden sonra tetik çekip çekmeyeceklerini göreceğiz.Türkiye'de ısrarla koalisyonun kötü bir şey olduğu anlatılarak, Batı adına iktidar kotarmak isteniyor. Yani öyle bir iktidar ve muhalefet isteniyor ki, Batı talepleri her şeyin üzerinde olsun. Bu mecliste gerçekten milliyetçi ve cumhuriyetçi bir parti bulunmuş olsaydı, bugünleri yaşar mıydık?Türklük, ayaklar altına alınabilir miydi?Cumhuriyet, rafa kaldırılabilir miydi?Prof. Dr. Haydar Baş mecliste olmadığı halde, bu iktidara muhalefet yapan tek isimdir. Cumhuriyetin kurucusuna atılan iftiralara o göğsünü gerdi. Suriye ile savaşa girmek isteyen iktidarın yoluna, düzenlediği Ehl-i Beyt kurultaylarıyla o taş koydu.Ekilen mezhep fitnelerini, o yok etti. Alevi- Sünni kardeşliğini, o sağladı.Kürt'ü ayırmaya çalışanların karşısında o durdu. Sırf Kürt'ü, Türk'ten ayırmasınlar diye "vatandaşlık maaşı" projesini icat etti. "Sağ kolumu kesseniz Kürt kanı akar" diyerek, dinden ve kandan Kürt ile kardeş olduğunu, bu ülkede sadece o dillendirdi.Daha neler, neler?Onun bir modeli var. O model, bugün dünyanın uyguladığı bir sisteme dönüştü. O dünyada iktidar, Türkiye'de meclis dışında? Mecliste olmadığı halde dünyayı değiştirdi, mecliste olunca gör bak neler değişecek.Ruslar "Ne Mutlu Türküm Diyene" dedi, onun modeli sayesinde. O modelin ülkemizde uygulandığını bir düşün. Kürt kardeşim o sözü değil dağlarda silmek, kalbinin başköşesine yazar. Sen aç bırak, çıplak koy, sonra "beni dinle" de!Seni kim dinler. Sen sen olmaktan çıkmışsın, Batı'nın kuklası olmuşsun!Bize Baş lazım, Bize Haydar Baş lazım!Ülkenizi değil, oylarınızı bölün!
Ülkenizi değil oylarınızı bölün!