Yeni bir 14 Nisan’dayız

 

14 Nisan ebedi liderimiz Prof. Dr. Haydar Baş’ın bedenen aramızdan ayrıldığı ama mana, fikir ve devrimleriyle sonsuza kadar yaşayacağı sürecin başlangıç tarihidir.

Haydar Baş’ı anmak elbette ki bir güne sığmaz. O bir asra bedel…

Haydar Baş anlatılmaz, yaşanır. O bir aşktır, sevdadır, maneviyattır, manadır. İrşat ve ikazdır. Bunlar ancak yaşanarak anlaşılır. Yaşamayan bilmez.

Haydar Baş bir duruştur;

Emperyalist akıma karşı, antiemperyalist duruş, mandacılığa karşı bağımsızlık duruşudur. Bağımsızlığı karakter edinmiş insanların, bağımsız Türkiye duruşudur.

Haydar Baş, İşgale karşı, Kuvvay-ı Milliye’dir.

Haydar Baş, Damat Ferit ve Vahdettin’e karşı, Mustafa Kemal’dir.

Haydar Baş, İstanbul hükümetine karşı, Ankara’dır, Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir.

Haydar Baş, Sevr’e karşı, Lozan’dır.

Haydar Baş, İskilipli Atıf’lara, Mustafa Sabri’lere, Sait Nursi’lere karşı, Şeyh Sunisi’dir. Rıfat Börekçi, Elmalılı Hamdi Yazır’dır.

Haydar Baş, Muaviye’ye karşı Ali, Yezit’e karşı Hüseyin’dir.

Haydar Baş teslise karşı, tevhittir. Nemrut’un ateşine meydan okuyan  İbrahim, Firavun’u Kızıldeniz’e gömen, Musa’dır.

Haydar Baş, cephede Alparslan, dergâhta Hacıbektaşdır.

Haydar Baş, milli bütünlüğün dini bütünlükle, dini bütünlüğün milli bütünlükle cem olduğu, tek adrestir. Dini ve milli bütünlüğümüzün, bayraklaşmış teminatıdır.

Haydar Baş, cami ile Anıtkabir arasına kurulmuş köprü, Hoş Geldin Atatürk’tür.

Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli’dir. Kapitalizm ve sosyalizme karşı, Haydarizm’dir.

Haydar Baş, fakirliği suç saymış, gök kubbeyi çadır, güneşi bayrak yapmış, Oğuzkağan’dır. Haydar Baş, Türk’ün, tanrı dağıdır.

Haydar Baş, birlik beraberlik teknesini aşk ile yoğuran “sağ kolumu kesseniz Türk kanı akar, sol kolumu kezseniz Kürt kanı akar” diyen birleştirici harçtır. “Türk’ün dindarına Kürt denir” diyen milli bütünlükçüdür.

Haydar Baş, zifiri karanlıkta güneş, tufanda, Nuh’un Gemisi’dir. İşsiz olana iş, aç olana aştır.

Haydar Baş’ı seven canlar!

Haydar Baş “Milli Basın” diyen yüzlerce eserin ve de medya kuruluşunun sahibi bir yazar, sanayide ‘Milli Oluş’ diyen bir işadamı, “insan gönüldür” diyen gönül adamı, lise ve üniversitelerde dersler vermiş bir eğitimcidir. “Son nefes için siyaset yapıyorum” diyen bir siyasetçidir.

Ebedi Liderimiz Prof. Dr. Haydar Baş’ın hangi yönünü anlatsak, bir diğer yönü eksik kalır.

Haydar Baş dostları!

Bizim problemimiz bu kadar büyük bir insanla beraber olup, bu insanın bizlere çok gelmesi olabilir. Haydar Baş, günümüz dünyasına çok geldi.

Bu kadar donanımlı ve vasıflı bir insan, bu topraklarda çıkmayalı çok olmuştu çünkü. Haliyle bu insanı anlatmak kadar, anlamakta zor… Hakkıyla anlamak için terbiye olmuş bir gönlün emrindeki akla ihtiyaç var. Mandacı değil, bağımsız kafa lazım…

O, fikirleri ve görüşleriyle ezber bozan büyük bir devrimcidir. Fikir dediğin devrimler yapmalı, siyaset dediği kavgaları bitirmeli. İşte bu hakikatin ete kemiğe bürünmüş hali Haydar Baş, siyasete girmiş hali ise Bağımsız Türkiye Partisi’dir.

Hepimiz için her 14 Nisan, elbette ki bir matem günüdür.

Kimimiz öğretmenini, nefis terbiye ve tezkiyecisini, fikir babasını, mana sultanını ve üstadını, kaybetti. Kimimiz de aile reisini, hayat arkadaşını, can babasını ve genel başkanını, patronunu, kaybetti.

Hepimizin tekrar başı sağ olsun. Bundan sonra bizlere düşen, O’nun duruşunu korumak, halini yaşamak, bakışını aktarmak, fikirlerini yaşatmak, düşünce ve fikir mirasına sahip çıkmaktır.

 

 

1 YORUM

Ömer kurt

O yaşıyor

Allah razı olsun. İnşallah herkes onu anlar. Anlamayanlar anlayanlara tabi olur

YORUM EKLE

You may also like...