Türkiye'nin üç tarafı denizlerle, dört tarafı tehlikelerle çevrili? İktidar, bu tehlikelerden haberdar veya değil. Ancak devlet aklı, bu tehlikelerin farkında?
İktidarın, "Ülkenin beka sorunu var" itirafı, bu akıldan öğrendikleridir. Yoksa bunun farkında bir iktidarın, ülkeye yeni sorunlar açmaması gerekirdi.
"Haçlı seferleri kötü bir şey değil" diye, on yıl önce, haçı ve haçlıyı temize çıkaranların, Gülen ile "DİYALOG HİZMETİ" verip, ülkenin bağrına 40 bin kilise evi yerleştirenlerin, bugün en azından "haçlı ruhundan" şikâyet etmemeleri gerekir.
Hele de, VAKIRFLAR YASASI gibi yasalarla, neler yaptıkları bilindiği halde?
MADENLER YASASI, PETROL YASASI, vs saymadım bile? Neyse?
Türkiye, Rusya'dan S-400 alıyor. Haberi duydunuz. Anlaşma tamam. Bu şu demektir: Türkiye, NATO'dan uzaklaşıyor. Bu füzelerin özellikle ABD'ye karşı tasarlanmış Rus füzeleri olduğu düşünülürse?
Türkiye, NATO'ya girdikten sonra, ABD'ye karşı attığı ilk somut adımdır. Üstelik Rusya ile 16 Mart 1921'de yapılan Moskova anlaşmasının, 96'cı yıl döneminde, böyle bir anlaşmanın yapılması, son derece anlamlı.
Türk devlet aklı belli ki, etrafımızı saran tehlikeleri görüp, son derece etkili bir savunma silahına sahip olmak istiyor.
Bence, S-400 yerine, "Çin Füzesi" alınmalıydı. Sayın Erdoğan "Çin Füzesi" dediği gün, ABD kalem kırdı zaten. ABD-Rusya şimdi müttefik, şuan ha S-400 almışsınız, ha mevcut ABD veya NATO silahlarıyla yola devam etmişsiniz, bence çok fark etmez.
Suriye'de, Rusya ve ABD, PYD konusunda aynı çizgide kaldıkça, tehlikenin içindeyiz demektir. Ancak Rusya, Türkiye'nin hassasiyetlerine değer veren bir politika anlayışında Türkiye ile anlaştıysa, o başka?
Bunca büyük yatırımları ve ihaleleri kapan Rusya'nın, PYD konusunda bizi satıyor olması, Rusya'nın büyüklüğüne yakışmaz ama bizimde, şartımız bu olmalı?
Çin Füzesi, teknoloji transfer şartlıydı. Yani Çin Füzesi alan Türkiye, Çin Füzesi'nin Türkiye'de üretilmesini gerçekleştirecekti. Bence çok isabetli bir karardı ancak ABD baskısıyla vazgeçildi.
Türkiye'nin, S-400'ün NATO silahlarına uyarlanmayacağını ifade etmesi ve ne ABD, ne de NATO'dan bir açıklama gelmemesi, ABD-Rusya'nın Türkiye konusunda anlaştıklarını gösterir.
Gelelim asıl konumuza: Yani, devlet aklının bir savaşa hazırlanıp hazırlanmadığı konusuna? Bence devlet aklı, önemli bir savunma savaşına hazırlanıyor. Suriye'de vuku bulacak bir savaşa mı? Hayır. Daha büyük. Belki bir dünya savaşına, belki bir bölge savaşına? Ortadoğu'da haritalar yeniden çiziliyor. Irak ikiye bölünmüş, dörde bölünmesi söz konusu?
Suriye, bölündü sayılır. Bazılarına göre bölünme sırası Türkiye'de? Ancak Türkiye'nin tehlikesi, dışarıdan çok içerde? Devlet aklının asıl buna yoğunlaşması gerek.
Dış tehlike yok mu? Elbette var. Ama tehlikeleri büyüklük sırasına koyarsak, en büyüğü içeride? İçerdeki darbelere karşı S-400'ler bizi korumaz. S-300'lerin Suriye'yi koruyamadığı gibi?
Boşuna masraf olur.
Sevindirici taraf, devlet aklının muhtemel bir savaşa karşı hazırlık yapması. Ve bu akıl, FETÖ şahsında ABD'ye karşı harekete geçti. Buda sevindirici bir durum.
Fakat bu aklı çok aşan bir şey var. O da, bilmedikleri en cahil oldukları konu: EKONOMİ?
Düşman burada vurursa, ne yapacak?
Ya da alevi-sünni veya Kürt-Türk konusunda bir fitne ile vurulması durumunda?