ABD, Irak'ı işgal etmeye niyetli ama bir bahane lazım. ABD derin devletinin yaptığı konusunda zerre şüphem olmadığı "ikiz kule saldırıları", tüm İslam dünyasını işgal için bir bahane ama ek bir şeyler lazım.
Az kalsın Kâbe'yi dahi, bombalayacaklardı. Bu, İslam dünyasının birliğini sağlar endişesiyle vazgeçtiler. "Irak'ta, kimyasal silah var" yalanını, uydurdular.
Sonraları kendileri Irak'ta kimyasal silah yok" dediler. Ama Irak'a olan oldu. Bir milyonun üstünde Müslüman oldu. Yüz binlerce kadına tecavüz edildi. Camiler yıkıldı. Türbeler yerle bir edildi. Ve Irak, iki işgal sonunda, bugünkü hale geldi.
Bölünmüş, parçalanmış, Irak?
O zaman Türkiye, bu olayın neresindeydi?
Baba Bush, "Özal olmasaydı, Irak'ı işgal edemezdik" demişti. Şimdi Türkiye işgalde bu işin neresinde takdirlerinize bırakıyorum. O zamanlar ABD'yi Irak'a çağıran Özal için, bu halk, ne dedi:
Dindar Cumhurbaşkanı!
Nakşî Cumhurbaşkanı!
"Nakşîliğin Halidiye kolundayım dese, Cübbeli'nin cennetine girer mi, bilmem! Ama İslam topraklarını işgale haçlıyı davet eden bir yol açtığı için, o yolda yürüyenlerinde amelleri defterine yazılır. Kendi gibi defteri de şişer, herhalde?
Ölü arkasında konuşmadım, merak etmeyin!
Diri hakkında konuşamazsanız, OHAL'de ölü hakkında konuşursunuz! Toprağı bol olsun, ölmüş BOP'çuların!..
İkinci işgalde AKP iş başındaydı. Meclis "hayır" dediği halde, Irak işgalinde Türkiye, oğul Bush'un yanında yer aldı. Yine teşvikler, cesaretlendirmeler, alkışlar? Hava sahasını teskeresiz açtı. ABD askerilerinin mataraları sularla dolduruldu, "sağ salim dönmeleri için" 'dualar' edildi.
Şimdi aynı filmi Suriye'de izlemeye başladık. Suriye elindeki kimyasalların tümünü, ABD ve Rusya öncülüğünde BM'ye teslim etti. Buna rağmen, İdlip'teki "kimyasal provakasyona", "Esad'ın işi" diye, bir ülke işgal edilmek isteniyor.
Ve Türkiye, yine işgale çağırıcı rolünde? Haçlıyı davet pozisyonunda? Allah'tan tek insanın kara vereceği bir sistemde henüz değiliz. Yoksa anında savaşın içindeyiz.
Suriye'yi, Trump bombaladı. İsrail "iyi oldu" dedi. Bir de, Türkiye? ABD, arkasında olduğunu açıklayan ilk ülke Türkiye oldu. İsrail'den bile önce?
Hani, Türkiye'ye karşı bir "haçlı ittifakı" vardı!
Hani, FETÖ arkasında ABD vardı!
Hani, ABD, PYD ile ittifaktı!
Hani, "başımıza ne geldiyse yanlış Suriye politikasından gelmişti"?
Soruyorum: Hangisi yalan?
Yukarıdaki sözler mi, şimdiki söyledikleriniz mi?
Bu durumda ABD, haçlı tarafı mı oluyor, hilal tarafı mı?
Suriye mi Müslüman tarafı, ABD ve İsrail tarafı mı?
Hacılar, bacılar, dindarlar, sizler söyleyin!
FETÖ arkasında duran bir ABD ile Suriye'de birlikte olmaya sizler ne dersiniz? Eskisi gibi "bir hikmet var" mı diyorsunuz.
İnanıyor musunuz, güveniyor musunuz, bu ABD'ye?!
Türkiye "Esad gitsin!" diye elinden geleni yapacakmış!
Oğlunu, Esad'ı devirmek için, ABDyanında Suriye'ye yollayacak mısın?
"Esad gitsin" dediniz, PYD geldi. Az mı geldi?
Esad gitsin, Suriye'nin kalan kısmına da IŞİD' mi gelsin?
Esad'a ABD vuruyor, IŞİD vuruyor, İsrail vuruyor, e hacım, sen niye vuruyorsun!
ABD'yi, İsrail'i anlarım da, seni nasıl anlayayım?
"HAYIR" diyeceklere saf hatırlatanlar, niye Suriye'deki saflarına bakmazlar? Kaldı ki, iftiharla söylemek isterim bu "referandum" oyununun dışında kaldığımıza?
Bir saf hatırlatması da, biz yapalım, değil mi?
Ve saf kandırmasına kanan safların, Suriye'deki safı görmemelerine ancak acırım. Saf hatırlatmasıyla insanları cehenneme sokan çakma hocalara, 2010'daki saflarını sormayacağım, Suriye'deki saflarını soruyorum?
Ey AKP'liler!
Olaya, parti gözlüğüyle bakmayın!
Ülkeye de yazık edersiniz, kendilerinize de!..
ABD, ya "kimyasal silah var" deyip çöküyor, ya "Diktatör" deyip vuruyor. Kaddafi'nin kimyasal silahı mı vardı?
Batı, ülkemizin başındaki insana da şimdi "diktatör" diyor. Yarın, ABD aynı bahane ile gelirse ülkemizi işgale, yine ABD yanında mı olacaksınız? Yoksa ülkemizin ve "kol kırılır yen içinde kalır" mantığıyla, liderinin yanında mı olacaksınız?
"FETÖ bizi kandırdı" diyorsunuz. ABD'de kandıramaz mı? En azından Suriye konusunda? Ya asıl hedef Esad filan değil, Türkiye ise ne yapacaksınız?
ABD, yanında bir dünya savaşına ülkeyi sokabilirsiniz.
Alman hayranlığı bizi bir dünya savaşına sokmadı mı? Bugünkü haritamıza, bu hayranlık bizi mahkûm etmedi mi?
ABD kenara çekilir, Rusya ve İran ile karşı karşıya kalabiliriz. Ayrıca Sovyet Rusya'sı, şimdi ki Rusya'ya göre, daha az tehlikeliydi. Sovyet Rusya'sı "nükleeri ilk kullanan biz olmayacağız" askeri doktrinine sahip iken, şimdi ki Rusya, "gerekirse kullanırız" doktrinine sahip.
Her şeye rağmen, Sayın Erdoğan'ın, devlet aklıyla hareket edeceğini düşünüyorum.
Irak'ta oynan film, umarım Suriye'de oynanmaz. Umarım artık, gelişmelerden ders alıp, Batı'nın "ikinci İsrail" oluşumuna daha fazla katkı sağlamayız.
Irak'ta kucağımıza Barzanistan'ı bırakan, bize büyüttüren ABD, sizce, Suriye'de biz ne bırakacak?
Düşündükçe, deli olmamak elde değil?