"Bir gece ansızın", "Atatürkçü" olmaya bir fıkra aradım ama bulamadım. Buldum aslında da, ayıp kaçar. Prof. Ünal Emiroğlu hocamdan dinlediğim bir "öküz-tosun" hikâyesi var ki, tam bu samimiyetsiz olayı özetler, lakin olmaz.
Okurlara saygımdan anlatmayayım. Fakat dostlar ortamında, anlatabilirim. Bunun yerine Müslim hocamın fıkrasıyla yetinin:
Kedi, sürekli delikte çıkmayan fareyi beklemekten usanmış, bir formül aramış. Ve bulmuş.
Sabah erkenden "fare kardeş! Dışarı çık helalleşelim" demiş. Fare bunun bir tuzak olduğunu anlamış "niçin?" diye sormuş.
Kedi ise "niçin olacak, hacca gidecem, helallik almak adettendir" demiş. Fare düşünmeye başlamış ve reddetmiş. Kedi, vazgeçmiyor. Arada epey bir zaman geçince, tekrar seslenmiş fareye "çık dışarı!" diye.
Fare tekrar nedenini sormuş, bu sefer kedi "hacdan geldim!" demiş. Fare, delikten az kafasını çıkarmış kedinin yüzüne bakmış. Ve "kusura bakma kedi kardeş ama sende hiç hacı yüzü yok" demiş. "Teşbihte hata olmaz" derler.
10 Kasım 2017'de "Atatürkçü" olanların, yüzlerine bir bakın lütfen, hiç Atatürk'ü benimsemiş bir yüz, görüyor musunuz?
Tüm bunları da bir kenara bırakın. Türkiye'de AB'ye girmek için, iktidarı muhalefeti, Allah aşkına neler söylediler. Ne tavizler vermediler. Halen "Avrupa" diye, takla atmıyorlar mı? Atatürk diyen bir insan, AB'ci olur mu?
Egemenlik dâhil, AB'ye devretmedikleri ne kaldı? Papa heykeli altında Gül ile Erdoğan birlikte, Türkiye'yi "teslim" imzası atmadılar mı?
"AB Kriterleri" diye bitmez tükenmez taleplere "evet" demediler mi? Avrupa'ya bağlanıp hiç ayrılmamak için, AB'den"Katolik nikâhı" istemediler mi? Vakıflar Yasası adı altında, ülkeye ait olan taşınmazları, peşkeş çekmediler mi?
5 asır sonra Sümela'yı ayine açmadılar mı? Müslüman Türk kadınlara tecavüz edilen Akdamar kilisesini ayine açıp, başına çan takmadılar mı?
Hangi birini sayalım!
Siyasete, "Ne AB, Ne ABD, Bağımsız Türkiye" diyerek, Batı ile her türlü ittifakı Atatürk gibi reddeden bir tek, Haydar Baş değil miydi peki? Erbakan'ın bile "AB'ye Türkiye'yi en iyi biz sokarız" dediği Türkiye'de, en dincisi mi AB'ci olmadı, en laikçisi mi, en çakma milliyetçisi mi?
Hepsi birden AB'ye "dik girmekten" söz etmediler mi? AB kapısı, Türklere özel "alçaltıldığı" halde, "bu kapıdan giremeyiz" diye, AB'yi reddeden Müslüman Türk oldu mu, Baş Hoca dışında?
Hatta Nurcusu mu AB'ci olmadı, Nakşisi mi, şeraitçisi mi?
Onlar niye AB'ci oldular?
Kulaklarına, "AB'ye girersek, Atatürk'ten kurtuluruz!" şeklinde üflenmişti hepsinin. AB uğruna hepsi bir den İslam'ı ve vatanı satmadılar mı? "Allah katında din İslam'dır" ayetleri hutbelerde yasaklanmadı mı?
Onca "hoca", onca "hacı" nerdeydiler?
Türkiye'nin her yerinde güzelim Ayyıldız'ın yerini 12 havariyi temsi eden AB bayrakları dikiliyordu. Devlete, "paralel" devlet, aslında AB'ye "evet" demekle başlamıştı.
Prof. Dr. Haydar Baş, o günlerde, yani Türkiye'de herkesin AB'ci olduğu günlerde, AB'ye neden karşı olmak gerektiğini anlatmış ve tek başına kalmıştı. Miting meydanlarında, "Ayyıldız'dan mı yana mısınız, yoksa 12 yıldızdan mı yana mısınız?" diye, bas bas bağırıyordu?
Ne zaman?
2002'de.
Ne zaman?
2007'de.
Ne zaman?
2012'de, 20014'te,2016'da ve 2017'de? Yıllarca, tek bir harf değişmedi, çizgisinden.
AB, uğruna Kıbrıs'ı verdiler. Kıbrıs, AKP'nin onayı ile AB üyesi oldu ve Türkiye'nin izni olmadan asla Kıbrıs, bir yere üye olamaz. AB için, Kıbrıs'ta "işgalci" konumuna getirildik. İleri de kıyametin Kıbrıs'ta kopacağını göreceksiniz!
AB uğruna 18 ada ve 151 kayalığı verdiler Yunan'a halen konuşmuyorlar bile?
Soruyorum: Bunlarda siz Atatürk tozu görüyor musunuz?
Atatürkçülük, ömürde bir kez, 10 Kasım'da Anıtkabir'e gitmekle olmaz. AB'yi reddetmekle başlar, NATO'yu terk ile yürünür, Bağımsız Türkiye'ye koşmakla yol alınır. "Atatürkçü" oldularsa, İncirlik'ten ABD'yi çıkarsınlar da, görelim.
Hodri meydan!
İsrail'i koruyan Kürecik radar üssünün, çok değil, bir ay elektriğini kessinler!
Atatürkçü olmak, kaynakları özelleştirmeye son verip, özelleştirilenleri devletleştirmeyi gerektirir. Atatürkçü olmak, İskilipli Atıf'ı, Sait Nursi'yi "evliya" göstermekle olmaz. Ha Gülen'i "evliya" gösterdiniz, ha bu hainleri?
Bak "Nurcu Prof" vakvakladı!
"Atatürk" denilince nasılda yılan gibi doğruluyorlar. Buyur cevap verinde görelim. Tabi yanınıza bir
"Hoş geldin Atatürk Kitabı" alında, cevap verebilesiniz. Ezbere konuşup, işi BOP etmeyin!
İktidarın bütün tezleri çöktü. Ülkeyi BOP'tan BOP'a soktular. Ve tükendiler tabi. Harcamadıkları değer, bir Atatürk kalmıştı, şimdi ona sarıldılar. Daha doğrusu Haydar Baş'a sarıldılar. Fakat hırsız gibi sarıldılar.
Haydar Baş'a hırsız gibi değil, adam gibi sarılın, kurtulursunuz!
Önce Prof.. Baş'tan özür dileyin:
Prof. Dr. Haydar Baş, Atatürk'e sahip çıktığı için, otuz yıldır ona "devletin adamı" diyenler sizler değil miydiniz?
"Atatürk Müslüman" dediği için, "askerin adamı" diye damgalamadınız mı?
Kandırdığınız bu halk, Atatürk'ü Haydar Hoca'dan tanıyınca, sureti haktan görünmek için, 10 Kasım 2017'de saat 9'u 5 geçe Anıtkabir'e geldiniz!
"Hoş geldin Atatürk" dedik "Hoş geldin iktidar!" demedik ki?
Burası, Mevlana türbesi değil ki, "ne olursan ol, yine gel!" densin.
Burası, Atatürk kabri, önce hesap verin!
Sonra da, Atatürk'ten ve Haydar Baş'tan özür dileyin!