Çin ve Rusya’nın yıldızı parladıkça, kapitalizm sorgulanmaya başlandı. “Rusya’nın ve Çin’in ekonomisi nedir?” , “hangi ekonomi modeline sahipler?” soruları sorulmaya başlandı. Bu sorulara Türkiye’de cevap arayan kafalar, hayli karışık belli ki.
Oysa bunda, kafa karışıklığına lüzum yok. Gerçekten, size ait bir kafa varsa tabi!
Şöyle arz edeyim:
Rusya, sosyalizmde aradığını bulamadı. Koskoca bir Sovyet Rusya’sı çöktü. Dünyanın iki süper gücünden biriydi, Sovyet Rusyası. İnsanları mutlu edemedi. Batıp gitti. Batan Rusya mıydı, yoksa sosyalizm miydi?
Bence sosyalizmdi.
Sosyalizm battığı için, Rusya'yı da batırdı.
Rusya, kendini batıran sosyalizmden öyle bir uzaklaştı ki, kendini bir anda kapitalizmin kucağında buldu. Kapitalizmin kucağında olunca, ABD’nin de kucağındasın, haliyle.
Rusya, can simidi gibi sarıldı kapitalizme.
Özelleştirmelere öyle bir dadandı ki, elinde Rus gazı dahi bırakmadı. Herkes küresel dev şirketlerin ellerine geçti. Rusya, sonuçtan yine memnun olmadı. Sosyalizmin üretme kabiliyetini elinde aldığı Rus halkı, eski alışkanlıklarını kaybetmedi.
Her şeyi devletten beklemeye devletten beklemeye devam etti. Ancak devletin elinde, hiçbir şey kalmadı. Devletin halkına verebileceği, hiçbir şey yoktu. Rus kadınlar, kendileri satmaya başladı.
Karadeniz’de “Oy nataşa nataşa/ beni koydun ataşa” diye, Rus kadınlar üzerine türküler bile yazıldı, biliyorsunuz. Karadenizde yuvalar dağıldı, "nataşa" yüzünden. Yani tam bir fuhuş batağı yaşandı.
Sonra ne oldu?
ABD, sosyalizmden aradığını bulamayan Sovyet Rusya coğrafyasına CIA örgütlenmesiyle öyle bir çöreklendi ki, bağımsızlığını elde etmiş Türk devletlerine mantar gibi Gülen okulları açtırdı.
Özal, “21 asır Türk asrı olacak” diye ortalarda dolaşırken, CIA zokasını yutanların hiçbir şeyden haberi yoktu.
Rusya Yeltsin gibi başındaki sarhoştan kurtulmuş, Putin’i işbaşına getirmişti. Putin, devleti çok iyi tanıyan, kompleksiz, strateji uzmanı, yeniliklere açık devletçi bir kafaydı. Sosyalizmden hayır görmedi, kapitalizme sarıldı, daha da battılar, bunun farkındaydı.
Aslında sosyalizm ve kapitalizm, siyam ikizi gibidirler. İkisi de “kaynaklar sınırlı” görüşüne inanır. Birinde “devlet ekonominin içinde olur” , diğerinde, “devlet ekonominin dışında olur” gibi farklılıklar olduğu sanılsa da, olay öyle değil.
Sosyalizmde, ekonomi devlet gücünü elinde tutan bir sınıfın elinde iken, kapitalizmde sermayeyi elinde tutan mutlu bir azınlığın elindedir, her zaman. Birinde güç sahipleri devlet gücünü elinde tutanlar iken, diğerinde güç sahipleri sermaye gücünü elinde tutanlar…
Yani her ikisinde de halklar sömürüldü. Kapitalizm bütün vahşiliğiyle halkları sömürmeye devam ediyor.
Putin, dünyanın dört bir yanına ekonomistlerini yolladı. Rusya sosyalizm ve kapitalizm dışında, yeni bir model arayışına girdi.
Ve 2005 yılında, öyle bir model ile tanıştı ki, ne sosyalizme benziyor, ne kapitalizme. İktisadın tanımından tutun da, para tanımına kadar hemen her konuda, farklı… “Kaynaklar sınırsız, ihtiyaçlar sınırlı”, Haydar Baş görüşü üzerine bina edilmiş, Milli Ekonomi Modeli’ni görünce, adeta küçük dillerini yuttular.
Azerbaycan üzerinden, bu ülkenin resmi üniversitesi kanalıyla, gelip Prof. Dr. Haydar Baş’ı buldular. Bakü Devlet Üniversitesi’nde 13 yıl hocalık yapan Baş Hoca’ya, can simidi gibi sarıldı Rusya.
Hemen özelleştirme yerine, çok hızlı bir şekilde devletleştirme yaptılar. Önce Rus gazını devletleştirdiler, ardından Rus petrolünü. Rusya hızla değişiyordu. Artık 2013 yılında bunu dünyaya ilan edeceklerdi. Tezin sahibini Duma meclisinde ağırlayarak, Rusya Haydarizme geçtiğini ilan etti.
Rusya’da devrim oluyor, Türkiye sessiz. Rusya’yı bir Türk değiştiriyor, Türkiye ise CIA’nin askere kurduğu “kumpaslarla” boğuşuyor. Rusya, devletleştirmedik bir şey bırakmadı. Gittikçe güçlendi ve sahip olduğu yeni modeli, dünyaya ihraç etmeye başladı.
Haydar Baş’ın “Milli Para” kavramı ile ABD’ye darbeler indirmek için harekete geçti. Çin’i, Hindistan’ı ikna etti. BRICS’İ kurdu. BRICS, "Milli Paralarla Ticaret tezi" üzerine bina edildi. Türkiye’yi, İran’ı “milli para”ya Rusya ikna etti.
Bakmayın bizimkilerin şimdi “Milli Para” şarkıları söylediklerine, “Türkiye’nin milli parası yoktur.” Kim söyledi tezin sahibi Prof. Baş. Rusya, Gülen’in ajan olduğunu, 2005’te öğrendi ve hepsini kovdu. Gülen, Türkiye’de neden Haydar Baş ile uğraştı. Çünkü Rusya ve Türk devletlerindeki okullarını, Sayın Baş’ın kapattığına inanıyor. Yeri gelmişken ifade edeyim dedim.
Kısacası Rusya, ekonomik bir devrim yaşadı. Bütün iktisatçılarını, Baş Hoca’ya talebe yaptı. Bunu hiç gizlemedi. Rus iktisatçıların yüzlercesi Müslüman oldu. “Ne Mutlu Türküm Diyene” dediler. 40 yıllık Türk düşmanı Jirinivoski, Türk dostu oldu. Şimdi sen bütün bunları görme, Rusya ve Çin ekonomileri için “karma ekonomi” de. Bu ülkeler için “karma ekonomi ile yönetiliyorlar” de, eğer cahil değilsen, kasıtlısın kardeşim!
Ne demek "karma ekonomi"?
Biraz sosyalizm, biraz kapitalizm… İkisi arası bir şey… Biraz ondan, biraz bundan… Yok, öyle bir şey, bu ülkelerin ekonomisi değil, senin kafan karma! Senin kafan biraz sosyalizm, biraz kapitalizm!
Le Pen kadar dürüst olun hiç olmazsa!
Le Pen ne dedi: Dünyada iki sistem çatışma halinde, biri ABD'nin başını çektiği kapitalizm, diğeri, Rusya'nın başını çektiği 'Vatansever Ekonomi Modeli'dir.
Ekonomiler değil senin kafan karma!-1