Ilımlı Osmanlı

Atalarımız üç kıtada at koşturmuş; mahiyetindeki milletlere temel hak ve hürriyetleri doyasıya yaşatmış, gittikleri yerlere medrese, camii, han, hamam, saray gibi sayısız eserler yapmış ardında çil çil kubbeler dikmiş büyük aziz bir millettir.Türk'ün ahlakını, inancını, dinini, yaşayışını, örfünü, gelenek ve göreneklerini dünyaya yaymış; mazlumun yanında, zalimin karşısında yer almıştır. İlimde, fende, tıp ve astronomide dünyaya sayısız eserler bırakmış; büyük bir imparatorluk kurarak asırlarca dünyanın kabadayısı değil, adaletli kadısı olmuştur. İslam dünyasına sayısız eserler bırakmış onları korumuş, kollamış tam bir İslam kardeşliği sergilemiştir.Bundan dolayıdır ki onca fitne ve fesada rağmen İslam dünyası tarafından Türkler çok sevilmektedir. Bunu Hacc münasebetiyle gittiğimizde hepimiz yaşıyoruz; el üstünde tutuluyoruz. Şöyle söylesek abartı olmaz; Hz. Peygamber, Ehl-i Beyt ve Sahabilerden sonra en çok Türkler seviliyor. Ama ne var ki özellikle tanzimatla başlayan süreçten sonra Batıyı küstürmemek adına, yıllarca bu dünyadan uzak durduk. Buralar adeta öksüz, yetim kaldı. Emperyalist güçlerin sömürgeleri olarak yaşamlarını sürdürdüler.11 eylül saldırılarını bahane ederek Haçlı seferi başlatan ABD; bu bölgede 22 İslam ülkesinin haritasını değiştireceğini söyledi. BOP projesi'nde hükümet olarak gönüllü yer alan ülkemiz; tarihinde ilk defa Haçlı dünyasının yanında yer almıştır. Sayın Erdoğan, BOP'un eşbaşkanı olduğunu bütün dünyaya ilan etmiştir. Eşbaşkan olma gereği yerine getirilerek ABD'nin Irak katliamına örtülü destek verildi. Yüz binlerce masum Müslüman'ın kanı akıtıldı.ABD'nin, Irak'ta işleri planladığı gibi gitmedi;  dünya kamuoyunun ve hususen İslam dünyasının büyük nefretini kazandı. İşte tam burada ABD biraz geriye çekilerek sözde müttefiki ve stratejik ortağı Türkiye yi devreye soktu. Bu dünyaya kendileri adına şekil verecek, çekip çevirecek bir çavuş atadı. Bu çavuş maalesef ABD'nin talep ve istekleri doğrultusunda hareket edecek; hem ABD'nin plan programı yürüyecek, hem de bu bölge devletleri ve toplumları bir asra yakın zamandan sonra, yeniden Osmanlı'sına kavuşmuş olacak(!).Ama hangi Osmanlı'ya? Ilımlı Osmanlı, GDO'lu Osmanlı'ya…Atlantik ötesinden talimat alarak görev ve yetkilerle donatılmış, gerektiğinde İsrail'e posta koyan bir görünümde, ama gerçekte onun planlarına taşeronluk eden bir Osmanlı.Bu bölgeyle bağları tarihten gelen, fakat tarihi misyonu değiştirilmiş GDO'lu Osmanlı.Hükümet yetkilileri gün içinde bu ülkelere gidip gelerek ülkemizden çok ABD'nin mesajlarını getirip götüren bir postacı konumunda oldular. İçerde ise yandaş medya ve karındaş çevreler, Türkiye'nin hızla büyüdüğünden, etki alanının genişlediğinden, adeta Osmanlı devletinin bıraktığı boşluğu doldurduğundan bahsederek ulus devlet anlayışından vazgeçmesini pompalamakta…İçerde açılımlarla parçalanmaya doğru giderken; "büyüyen Türkiye" palavraları. Asıl hesap, ABD Irak'tan çekilirken, ABD'nin gayri meşru çocuğu sözde Kürt devletini, bakıp büyütecek, kollayacak, iradesiz bir baba bulmak. Bu da Türkiye olacak. Sayın Davutoğlu'nun "komşularla sıfır problem" diyerek ilham aldığı proje, işte bu "Ilımlı Osmanlı projesi"dir.

Ilımlı Osmanlı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön