Kahpe rüzgâr nerede isterse essin!


Siyasi partilerin Sayın Liderleri!


Neden sessizsiniz?


Bir partinin genel başkanına, neredeyse ‘suikast’ gerçekleştirilecekti. 


Bugün ona, yarın size!


Seçimden seçime tezlerini aşırdığınız, Prof. Dr. Haydar Baş’a yapılan çirkin saldırı, neden gündeminizde değil. 


Özellikle Meclis’te olanlara sesleniyorum!


Neden sesleriniz çıkmaz?


Sayın Vekiller!


Ya sizler neden susarsınız?


Bir soru önergesi de mi veremezsiniz!


Aynı şey sizlerin başına gelemez mi?


Evladını devlete/kışlaya, teslim edip döndükten sonra “34 BTP…” plakalı araç için ‘bu araçta terörist var!’ denilmesi, ülke adına sizleri korkutmuyor mu? Ya liderlerini korumak isteyen insanlar, "ellerini silahlarına attı" gibi bir bahane ile orada bir katliam olsaydı…


15 Temmuz sonrası, sürekli dillendirilen ‘bundan sonra ülkede önemli şahsiyetlere suikastlar düzenlenebilir’ devlet raporlarını da mı duymadınız!


Rusya’nın Suriye’de uçağı vurulup, bu ülke ile savaşın eşiğine getirilmedik mi?


Kameralar önünde ‘polis’ kimliği edinmiş bir ‘ajan’, Rus elçisini katletmedi mi? Bu ülkede elinde telsiz olan birinden korkar noktaya gelindiyse, önce sizlerin gündeminde olması gerekmez mi?


Yanlış anlaşılmasın biz liderimiz adına korkmuyoruz, onu önce Allah, sonra sevenleri korur. Ülke adına endişe ediyoruz. Siz Sayın Vekiller, siz Sayın Parti Genel Başkanları, bir endişe içinde değil misiniz gerçekten?


Sayın Baş, bu ülke için ve dünya için çok önemli bir şahsiyet. Dünyanın en önde gelen iktisatçıları, uluslararası 10 küsur kongrede sürekli dile getirdikleri şey, “Dünyanın Haydar Baş’a ihtiyacı var” sözleriydi.


Bu sözün bugün daha anlamlı olduğunu düşünüyorum.


Dünyanın da Haydar Baş’a ihtiyacı var, Türkiye’nin de.


Dünya bugün Sayın Baş sayesinde ‘Milli Para’ diyebiliyor. Bu kavram dünya iktisat tarihine 2005’te geçti. ‘Milli Paralarla Ticaret’ tezi etrafında BRICS kuruldu. Türkiye, bugün Rusya ile olan ticaretinde kendi ‘milli’ paralarını kullanıyor.


Millet ve devlet olarak, Sayın Baş’a borçlu değil miyiz bunu? Türkiye, S-400 ödemlerini dolar üzerinden ödemiyorsa Haydar Baş sayesinde… İran ile olan ticaretinde, yine öyle… Çin ile olan ticaretinde de aynı…


Dünya bu tez ile yeniden şekillenirken, ülkeler ABD’ye karşı “Milli Para” silahını çeviriyorlarken, tezin sahibine ‘silah’ çevrilmesi ne demek?


 Bunun bir ABD uyarısı, bir FETÖ “uygulaması” olmadığını, kim iddia edebilir. Suskunluğunuz, tehdidin arkasında ABD olduğu tahmininizden dolayı değilse nedir?!


Ne AB, Ne ABD, Bağımsız Türkiye” diyerek siyasi yolculuğuna çıkan ve “Ben, son nefes için siyasetteyim” diyen bir lider, ne AB’den korkar, ne ABD’den… Bu, böyle biline… Korksaydı zaten emperyalistlere ve içimizdeki uşaklarına, tek başına karşı durmazdı.


Sayın Baş, hastaya değil, mikroba düşman. O, bir eğitimci ve doktor hassasiyetinde kimse ile alıp veremediği olmayan biri. “Ben suç işlemeyi bilmem” diyen ve hayatında trafik cezası dahi almamış biri…


Baş Hoca, ABD’ye değil, sömürüsüne karşı. ABD halkı bile emperyalistler elinde mağdur. Dünya mağdur, emperyalizmden… O, ABD’yi de kurtarmak ister, AB’yi de… O, güneş gibidir. Güneş, kimseye karşı olmadan herkesi ısıtır.


Güneş yarasalar içinde doğar!


Halklar ve devletler, kendine ait olan kaynaklarla, emperyalistleri ve sömürü odaklarını değil, kendi karınlarını doyurmak istiyor. Dünyanın gözü açıldı artık… “Kaynaklar sınırsız, ihtiyaçlar sınırlı”,bunu dünya öğrendi.  


Kahpe rüzgâr, nerede isterse, essin!


Kapitalizm bitti!


Kaynaklar sınırlı, ihtiyaçlar sınırsız yalanı artık tutmuyor. Ve ancak bir Müslüman söyleyebilirdi ‘sınırsız olan ihtiyaçlar değil, hırslar’ sözünü… Milli Ekonomi Modeli, hiç yazılmamış olsaydı şayet, sadece Baş Hoca’nın bu tespitleri dahi, dünyayı yine değiştirirdi.


O nedenle hiç bir şeyden, hiç bir şekilde korkumuz yok. Biz, ülkemiz adına endişe ediyoruz.  Bundan sonra Baş Hoca’ya yönelik, her adım, onun tezlerine ‘süper gübre’ görevi görür.


Partilerin kapitalizmi bu kadar ‘amentü’ etmeleri, ‘serbest piyasa ekonomisine gönülden bağlıyız’ gibi çıkışları ve ‘iman’ tazelemeleri, ülkenin gerçek ve helal bir bolluğa, bunlarla çok uzak olduğunu gösterir.


Kimseyi küçümsemiyor ve hamaset yapmıyoruz. Bütün koltuklar, sizlerin olsun ama ülkeyi kurtarmamıza müsaade edin lütfen. Kapitalizmde iş ve aş yok… “İş, Aş, Haydar Baş” diyelim, ülke kurtulsun.


Partilerinizden ayrılmayın ama bu işi yeryüzünde bilen tek insana teslim edin. Saldırılar bunun için. Haydar Baş, ‘baba’ bir gönle sahip. O’nun gönlünde sağcı da bir, solcu da… Alevi de bir, Sünni de…


Çünkü o Haydar Baş… 


Çünkü o “Atatürk Vatandır” diyor. “Birleştirici harçtır, tam bağımsızlıktır” diyor. Ne Mutlu Türküm Diyene…

Kahpe rüzgâr nerede isterse essin!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön