Korona aşısı çıksın asla olmam!

Elleri arkadan kelepçeli, yere yüzüstü yatırılmış ve boğazına diziyle baskı uygulanmış Floyd ne demişti: Nefes alamıyorum!

“Nefes alamıyorum” bir çığlıktı tabi.  Bir çırpınış, bir çaresizlikti… 

Başka neydi?

Bir sonuç ve bir durum tespitiydi. 

Aslında, bütün insanlar aynı durumda. Floyd’un durumunda… Emperyalizm ve kolu, kapitalizm insanları nefes alamaz hale getiriyor. Ülkeleri borçlandırıyor, ülkeler vatandaşlarını vergilerle sıkıştırıyor.

Floyd’un boğazına oturan kovboy, bir de üzerinde selfi çekiyor. Aslında o kadar profesyonel, bir plan ki… ABD’nin simgesi özgürlük heykeli, o “diz” altında sıkıştırılıyor. Böyle resimlerle olay, karikatürize edilmişti. 

Son derece anlamlı ve yerinde…

ABD’nin kurucusunun heykeli yıkıldı. İngiltere’de ünlü köle tüccarının heykeli, yıkılıp nehre atıldı. Görünüşte, güya ABD’ye “demokrasi” geliyor. Veya ezilenlerde birikmiş öfke boşalıyor. Yok, gerçek çok farklı…

Aslında Emperyalizm yeni putunu, yine bizzat ezilenlere yaptırtmak istiyor. Yeni düzen peşindeler ama asla yeni düzenleri de tutmayacak. Dolar’dan yedikleri Haydar tokadı ile asla iflah olmazlar. Milli Paralarla Ticaret tezi, dolar üzerinden sömürüyü sonsuza dek bitirdi.

Ancak dünyaya rahat vermeyecekler. Covid-19 ile dünyanın boğazını nasıl sıktılar gördük. Dünya nefes alamıyor. Floyd gibi “nefes alamıyorum” diye çığlık atıyor. Dünyayı içeri tıktılar, hem de koyun sürüsü gibi…

Şimdi herkes dışarıda ama yine nefes alamıyor. Çünkü herkesin ağzında maske takılı… Hava alması, nefes alması, engelleniyor. Maskeli halde iken yokuş çıkın veya hızlı yürüyün, resmen boğuluyorsunuz.

Maskeyi çıkardığınız an, ya ceza geliyor ya da toplumsal baskı söz konusu… Binmişsiniz toplu taşımaya, maskenizi çene altına indirdiniz, biraz nefes alayım diye, “maskeni tak, bizi öldürmek mi istiyorsun!” zılgıtını yersin!

Namazda saflar arasını elinde metre ile ölçeninden tutun da, “masken yok sana su satmıyorum” diyenine kadar, her şey var.  İnsanlar, birbirlerinin boğazına çöken, hava almasını engelleyen Amerikan polisi haline getirildiler.

Bunu yaparken, iyi bir şey yaptığını sanıyor.

Bir maske terörü eksikti, o da var artık!

Yarın bir gün maske takmadığı için, ölen veya öldürenler çıkabilir. “Küresel komplo”dan bahsetmek bile zorlaştı. “İnsanlar Korona’dan ölmüyorlar, bu bir yalan!” dediğim için, neler yaşıyorum.

Oysa bunu,  “korona geldi!” dedikleri ilk gün yazmıştım. Halen bu fikirdeyim, kimsenin Amerikan polisi gibi davranmasına, boğduğu üzerinde selfi çekmesine gerek yok!

Birkaç yıl önce “domuz gribi” gelmişti(!) hatırlıyorsunuz. Türkiye’nin “Nakşî Bakan”ı vardı, iş başında. Bilmem kaç milyon aşıyı Türkiye’ye kakalamıştı. Allah’tan Sayın Erdoğan “istemiyorsam bana aşı yapmayacaksın!” dedi de, nefes aldık.

Yoksa hepimize o aşı yapılacaktı. Ve sayısı belli değil Türkiye’de kaç yüz bin insana yapıldı veya milyon kişiye. Türkiye’de böyle bir şey araştırılmıyor ama Avrupa araştırdı. O aşıyı olan kimse, şimdi sağlıklı değilmiş.

O aşıyı olan insanlar, uykusuzluk problemi yaşıyorlar. Benim iddiam değil, bilimsel araştırma sonucu. Korona’nın aşısı çıksın kesinlikle olmam!

İnsanlar, gerçekten Korona’dan mı öldü veya “Korona tedavi”si mi öldürdü, bu bilinmiyor şimdilik. Ha, bilen bilir, ayrı konu… Trump yönetimi, Dünya Sağlık Örgütü(WHO) ilişkilerini askıya aldıktan sonra, sokaklar karıştı.

WHO deyip geçmeyin!

Bunu yazmıştım, ben yazdıktan sonra, birçok insan dillendirdi. NATO’dan sonra en şerli örgüt WHO/DSÖ’dür. Mesela IMF Korona’a aşısı almayan, vatandaşlarına yaptırmayan ülkelere kredi vermeyecek.

Öyle ki kendi ülkenizde bu aşıyı yaptırmadıysan, bankada iş yapamaz hale geleceksiniz. Çocuğunuzu okula kayıt yaptıramayacaksınız. Tabi ki “aşı” çıktıktan sonra, bu işler olacak. Yani “aşı” çıkacak diyorum.

Aşı yapmazsanız, akrabalarınız evinize gelmeyecek. Öyle bir baskı oluşacak. DSÖ, o kadar güçlüdür. Konuyla ilgili eski yazılarımı alıp, isim vermeden, kendi görüşleri gibi satanları da kınıyorum. 

Face’de gördüm, yazımı baştan sona koymuş, altına konuyla ilgili videoları çakmış ne Yeni Mesaj var ne Yusuf Karaca! Bu kadar saygısızlık, hırsızlıktır. Veya adam ekranda satıyor bu düşünceleri oysa ilk yazan benim.

Neyse!

Demem o ki, dünya nefes darlığı çekiyor!

Dünyanın boğazına emperyalist diz çökmüş, nefes aldırtmıyor.

Bir uyarı da maskeler konusunda yapmak istiyorum:

 Maskeler, Covid-19’dan daha tehlikeli olabilir!

Herkes kendi maskesini kendi yapsın. Bizim yaş erkekler bilirler, Ceplerimizde mendil taşırdı, babalarımız. Bizlerde delikanlı olunca taşımıştık. En sağlıklısı, o mendiller. Onu kendinize maske yapın derim.

Korona aşısı çıksın asla olmam!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön