Sevr'in hortladığı artık gizlenemez bir gerçek. Lozan'ı beğenmezseniz, iki de bir "bize dar geliyor" diye bağırırsanız, işte elin oğlu, böyle önünüze Sevr'i koyar. Bu küçük Makron, ne yumurtladı sizce? Arkasında Trump abisi olmadan mı konuştu?
İngiltere'den habersiz mi öttü?
Hayır.
Türkiye'ye karşı bağıra bağıra gelen, bir "hesap" var. Yüz yıllık hesap? Türkiye'nin tekrar parçalanması hesabı? Bu hesap AB kriterleri adı altında, siyasi olarak AKP eliyle başarılmak istendi, başarılamadı. Ancak çok yol alındı.
Atatürk'ün bozup parçalayıp attığı Sevr planı, hayata geçirilmek istendi. İçerdeki "Lozan" karşıtı açıklamaların hiç biri tesadüfü olmadı.
Türkiye'nin içindeki halkları parçalayıp, kendi hesaplarına kullanma planından vazgeçilmedi. Bu gün "Kürt" diyorlar ama yarın "Pontus" diyecekler, öbür gün "Ermenistan" diyecekler.
Zaten gizlenmiyor hiçbir şey.
ABD, "Suriye'den çıkacağız" dedi ama Menbiç'e yeni kuvvetler gönderdi. Trump Erdoğan ile görüştü ve karşılıklı "müttefiklik" sakızları çiğnendi. ABD çiğnedi mi bilmiyoruz ama bizim taraf(!) bayağı çiğnedi.
Batı, Rusya ile gerilirken, belli ki Türkiye'ye ihtiyaç duydular. Çünkü NATO'da en "kullanışlı" ve stratejik üyeyiz. Ne dense yapıyor, bir anda eskiyi unutuyor ve "ne isterlerse" veriliyor.
"Ey NATO nerdesin!" dedik, "İncirlik dâhil her yerdeyim, senin içindeyim" dediler ama anlamadık. Türkiye ile gerilmek yerine, Macron'a "ihale" verildi.
Hah işte küçük Macron, kolları sıvadı.
Suriye'de ABD Fransa'ya iş verdi., Libya'da da Farnsa'ya önemli verilmişti, hatırlayın. Bu Macron da, "görev" heyecanı ile Türkiye'ye "PKK ile aranızda arabulucu olabilirim" dedi.
Yani "açılım süreci" denilen o melanet süreçte Oslo'da İngiltere'nin "rolünü" istedi. Bizimkiler(!) olması gereken bir tepki verdiler. Ancak bu tepki, teklifin çirkinliğinden mi verildi veya bizlere Oslo'yu hatırlattığı için mi verildi, bilmiyoruz, bunu gelişmeler gösterecek.
Yani Batı'nın "Kürt" diye dahil olduğu konuyu, Türkiye'nin özellikle AKP ile attığı yanlış adımlar bu noktaya getirdi. Ve içinden çıkılmaz hale soktu.
Oslo'nun üstü bir şekilde kapatıldı.
"İspatlamayan şerefsiz" diye biten karşılıklı atışma sahipleri şimdi "Cumhur ittifakı" içindeler. Biliyorsunuz gizli olan Oslo görüşmeleri, "devlet isterse görüşür"e dönüştü.
Bugün Macron olaya "Fransız" kalmayıp, "arabuluculuk" teklif ediyor. Bu konuda Batı farklı düşünmediği gibi yine Rusya da, ne yazık ki farklı düşünmüyor.
Batı'nın yarım kalmış hesabında Rusya, Batı ile aynı tezleri savunursa, Rusya-Batı savaşında veya gerginliğinde zararlı çıkan Rusya olur. Rusya bu oyuna gelmemeli?
Ancak Rusya'dan önce AKP, Türkiye konusunda oyunlara gelmemeli. ABD'den gelen bir telefona, hemen sulanmamalı, ancak öyle olmuyor. Bir anda Trump "iyi", Macron "kötü" oluyor. Biri itse, öteki enik yahu!
Macron ile görüşme uğruna, 8 bin ton et alalı, çok zaman olmadı. Ne yazık ki Batı, Türkiye'ye karşı altın vuruşunu yapma noktasına, bizim yanlış politikalarımızla geldi. AB ile bizlere dayatılanlar ne idi? Bunları görmedik mi?
Köprüler altında çok sular aktı.
Bugün Batı'yı durduracak akıllı hamleler lazım. Biz halen komşumuz Suriye'nin bölünmesi noktasında Trump'ın, Macron'un içinde olduğu koalisyonda değil miyiz? Fransa'nın uçakları da bizim İncirlik'ten kalkmıyor mu?
Artık içeriye oynamayalım!
Yeter!
ABD'si başta olmak üzere, Türkiye üslerinde yabancı bir kuş uçmamalı. Olayı ABD Batı'nın Sevr hesabı olarak görmeyen gözlerin, işi Macron'a veya Trump'a endekslemeleri, cehalet değilse, ihanettir.
Türkiye Atatürk'te birlik olmalı.
İç cepheyi "Atatürk Vatandır" gerçeği ile bütünleştirmeli. Osmanlı temalı diziler yerine "kurtuluş savaşı" moduna girilmeli. Fransa'dan et alarak, Rusya'dan buğday alarak "kurtuluş savaşı" verilmez.
Ve bu savaş, AKP ile verilmez, bu çok zor.
Kavramaları, anlamaları, yılları alır. Türkiye'nin zamanı kalmadı. Prof. Dr. Haydar Baş'ın tezleri uygulanmalı, Vatandaşlık Maaşı ile 80 milyon devletine bağlanmalı. Olaya ekonomik-siyasi ve de askeri önlemler alınmalı.
Biz ne yapıyoruz?
Trump yerine Macron'a bağırıyoruz. Tek yaptığımız, meydanlarda bağırmak. Bağırmakla leş kargalarını bile kaçıramazsınız. Bunlar sırtlan görmüyor muyuz?