Yunan tekrar denize dökülmeli!

Türk askeri İdlip'te?

Her devlet, kendini tehdit eden unsurları bertaraf etmek zorundadır. İdlip'te Türkiye bunu yapıyor. Suriye kendi toprağını koruyamaz hale geldi. Bu hale nasıl geldi, hepimiz çok iyi biliyoruz. Hangi yanlış politikalar, bugünkü  "yeni" Suriye'ye yol açtı, tekrar etmeyeceğim.

Bir faydası da yok. 

Keşke, Mehmetçik tehlikeye atılmadan, "Suriye'nin güvenliği, Türkiye'nin güvenliğidir" denilip, vaktinde hareket edilseydi. Ama edilmedi. Davutoğlu, sandukayı alıp kaçtı, "bir gece ansızın"?

"Ya Esad gider, ya ben!" diyecek kadar ileri giden ve Bayan Clinton ile "çak" yapan Davutoğlu gitti, Esad yerinde? 

Neyse hatalar geçmişte kaldı diyelim. Öyle ümit edelim. Tekrar edilmez diye dua edelim.

TSK, İdlip'e uluslararası hukuka göre gitmiştir. Astana sürecindeki anlaşmaya göre, hareket etti. Gayri hukuku hiçbir şey yok. 

ABD, tam da bu operasyon öncesi, vizeleri kaldırdı. Türkiye-Rusya-İran birlikte hareken ediyor ve ABD, bu işte çok rahatsız. ABD'nin rahatsızlığını artıralım. İncirlik'ten "güle güle!" diyelim. Ve işimize bakalım. 

İdlip'te askerlerimiz daha önce olduğu gibi, inşallah aç bırakılmaz. Kilis Valisi'nin, Fırat operasyonunda Mehmetçiğe yemeği kestiği iddiaları, meclise taşındı. Askerler Fırat operasyonunda, soğan ekmek yemişler. Anlatılanlar doğruysa, çok vahim. 

Türkiye'nin Fırat Operasyonunu tek başına ve kimseye sormadan yapması, İdlip'e ise bir anlaşma ile girmesi önemli bir mesaj? "Gerektiğinde kimseye sormayacağım" mesajı, dosta düşmana verilmiş oldu. Suriye'de durum bu iken, Irak'ta işler BOP'tan yürüyor:

Barzani açık sınır kapılarından, şişmeye devam ediyor. Henüz dişe dokunur bir, tavır görmedi.

Doğu'da durum bu iken, bir tehlikede Batı'dan geliyor hem de hiç gündemimizde yok. Yunanistan bize ait adaları silah deposu haline getirdi. Aydın Hurşit adası Yunan Üssü oldu. Ülkemizdeki Yunan askeri üs sayısı 13 oldu.

Biz Somali'de askeri üs açarken, Yunanistan adalarımızı işgal edip, askeri üslere dönüştürdü. Şuan Türk topraklarında, 5 bin Yunan askeri olduğu ifade ediliyor. 

Anlayacağınız, Yunan tekrar denize dökülmeli!

Bu işin başka çaresi yok. Türkiye, Batı'dan ve Doğu'dan kuşatıldı. Bunların hiçbiri, ABD'nin bilgisi dışında değil. Barzani'ye de ABD, ağır silahlar verecektir. PYD'ye 3 bin 500 tır silah verildiği, bizzat Sayın Erdoğan tarafından dillendirildi.

Yunan'a ve Barzani'ye karşı sessizlik, taktiksel mi bilmiyoruz, bunu zaman gösterecek. Parayla dahi ABD'den ve Avrupa'dan silah alınamazken, Rusya ile ilişkilerin halen domates, hıyar seviyesinde yürümesi, Türkiye'yi zor günlerin beklediğini gösteriyor.

Türkiye bu hallere düşecek ülkemiydi, ama düşürüldü. Şimdi anladınız mı, TSK'ya kurulan oyunda "Yunan uçağı düşürüp, Yunanistan ile savaş çıkaracaklardı" iftirasının, neden yapıldığını? Yunanistan neden "dokunulmaz" olmuş, fark ettiniz mi?

Öyle ki, işgal eden Yunanistan'ın uçağını düşürmek "Ergenekon suçu" sayılmış. Ve o FETÖ'cü sözde askerler, neden Yunanistan'a kaçtı, bunu da anladık değil mi? İşte ABD'yi "ehvenişer" gören Sait Nursigiller, Gülengiller, şu ülkeyi içten içe nasıl teslim aldı, nasıl ihanet etti, e artık görün derim. Atıf ismini hastaneye verip insanı kahretmeyin!

Nursi'nin nursuz yüzünü, o bilbortlardan indirin!

Geçmişte de Yunan askerlerine "halife ordusu" diyen İskilipli Atıf ve Kuvva'ya ölüm fetvaları veren Nursi, doğru tanıtılmalı…

Ey Türk İstikbalinin evladı!

"İşte bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen" yeniden, vatanını ve istikbalini korumaktır. Yeniden Bağımsız Türkiye olmaktır. Meltem Tv'de Attila İlhan rahmetlinin, eski bir konuşması yayınlandı. "Türkiye üç şeyi yapmazsa, batar: Milli bir dış politika, milli bir ekonomi ve milli bir savunma?" diyor. Demek istiyor ki: "Türkiye'yi ancak Haydar Baş kurtarır"… Çünkü milliliğin kitabını o yazdı. Milli Devlet Sosyal Devlet kitabı onun eseri, Milli Ekonomi Modeli, dünya da bir tane?

Türkiye için yazılmış tez, dünyanın yeni ekonomi modeli oldu, "Haydarizm" oldu. Olay bu? ABD'yi AB ülkeleri izleyecek, söz konusu Türkiye olunca birleşeceklerdir. Doğu ve Batı'dan sıkışmanın, tek çıkış yolu, ekonomik hamledir.

Adalarımız kurtarmanın, menfaatlerimizi muhafaza etmenin ve parçalanmanın önüne geçmemiz ancak yerli ve milli bir ekonomi ile mümkün. Milli Ekonomi, Milli savunmayı, o da milli bir dış politikayı doğurur.

"Para veren, emir verir" gerçeğini görüp, kendi kaynaklarımıza dönmemiz şart. 

 Prof. Dr. Haydar Baş'a kulak vermemiz, artık farz oldu. Yoksa, Yunan askerleri  adada piknik yapar, adanın eşekleri de onları izler.

Yunan tekrar denize dökülmeli!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön