Ülke yanlış politikalar sonunda kafasını vura vura, bir çıkış kapısına doğru mecburi istikamet alıyor. ABD ve AB'nin devletimiz ve milletimiz üzerindeki hesapları, artık herkes tarafından görülmeye başlandı.
"ABD'siz olmaz!" diyenler, "AB'ye girmesek yandık!" diyenler, "girdik!" diye gündüz havai fişekler patlatanlar, Ankara'da kutlamalar yapanlar da dahil herkes, Batı'nın üzerimizdeki hesaplarından dem vurmaya başladılar.
Samimiler, değiller ayrı konu ama nihayet, "Batı bize hayır düşünmüyor" noktasına gelindi. "Çin Füzesi alabiliriz" çıkışı ile çatlak veren Türk- Batı ilişkileri, 15 Temmuz'dan sonra tam bir yol ayrımına geldi.
İktidar zikzaklar çizse de, belli ki Batı ile olunamayacağını gördü. Arkasında Batı'nın olduğu anlayış ve inanışlar da olunamayacağını gördüğü an, Türkiye'nin ekseni ilk defa kurtuluş noktasına kaymış olacak.
Hal böyle olunca da, siyasi çizgisini ta başından beri, "Ne AB, Ne ABD, Bağımsız Türkiye" eksenine oturtmuş, Prof. Dr. Haydar Baş geliyor. Onun çıkışları, haykırışları, çözüm ve önerileri geliyor.
"İktidarın Batı yerine Avrasya ve komşularımızla birliktelikler yapması gerektiğini" 15 yıldır parti ifade eden ve "Türkiye'nin, toprakları üzerinde hesabı olmayanlarla ittifaklara yönelmesi gerekir" diyen Baş Hoca, son günler en çok hatırlanan insan.
"Milli Paralarla Ticaret" dendikçe, Rusya ile ilişkiler geliştirildikçe, herkes Haydar Baş'ı hatırlamaya devam edecek. Oy vermemiş olsalar da "Haydar Baş demişti" diye insanlar içlerinde konuşuluyorlar.
Özellikle FETÖ konusunda Prof. Baş'ı takip eden herkese sorulan soru şu: Tüm bunları nasıl biliyordunuz? Her dediği doğru çıkan bir insanı gizliden gizliye milyonlar takip ediyor artık. Eski söylediklerini de yeni yeni öğreniyorlar.
AB'ye girmeyi "amentü" sayan bütün dini gruplarınin, AB'ye "sağdan ve soldan" omuz veren bütün partiler, 12 Yıldız'ı "Salâvatla" kucaklayanların aksine, bu ülkede bir tek Prof. Baş, "AB'den bize hayır gelmez" dedi.
Bu kadar da değil "AB'ye ömür biçti ve "15 senede batacaklar" dedi. Ve bu dedikleri de çıktı. Yani konu yok ki, Sayın Baş yorum yapsın ve bu çıkmasın. Bu mümkün değil.
Şimdi Batı'nın tüm korkusu, Türkiye'nin AB'yi ve ABD'yi reddetmesi? Eğer Türkiye-Rusya-İran-Suriye ve hatta Irak, birlikte hareket ederlerse, yanlarına Çin'i Hindistan'ı da alırlarsa, Batı'nın tüm hesapları alt üst olur.
Emin olun, Batı batar!
Zaten bunu gizlemiyorlar. Açıkça, "Batı'nın kıyameti Türkiye'nin, Rusya'nın yanında yer almasıdır" diyorlar. Türkiye'nin, Prof. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli etrafında kurulan BRICS'e katılıp BRICS-T olması, Batı'nın kalbine iner resmen!
Sözün özü, iktidarın Baş yoluna yönelir işaretleri vermesi birilerinin uykularını kaçırıyor. İçerdeki uzantılarını harekete geçiriyor. Türkiye, Rusya ile olmasın diye kurulan tezgâhları gördük. İktidar bunları aştı.
Aynı tezgâhlar şimdi Prof. Baş'tan uzak tutulmak için kuruluyor. ABD'nin her yerde kulakları var. Sağ'da, Sol'da ve özellikle "din kisveli" bazı oluşumlarda. Bunlar bir vakit hep birlikte Gülenciydiler, AB'ciydiler, Soros'çu, Ilımlı İslamcı, "yetmez ama EVET'ci" idiler.
Hepsi bir tarafta, Sayın Haydar Baş bir tarafta!
Suçlamak için söylemiyorum. Haydar Baş farkını anlatmaya çalışıyorum.
Efendim oyu yüzde 1'in altındaymış!
E ver yüzde 50'nin üstüne çıksın!
Dert başka, hesap başka!
Onlara burdan sesleniyorum:
Haydar Baş'ın yüzde 1'i, topunuza bedel!
Proje ve model yüzde 1'de; bugün 4 milyar nüfus Sayın Baş'ın sistemiyle İş'e ve Aş'a kavuştu. Rakamı aklın alıyorsa bir bak, 4 milyar, 80 milyonun kaç katıdır?
Türkiye dış politikada çöktükten sonra, Baş'ın dediğine geldi. Dünya Baş'ın dediğine geleli on yıl oldu. Bazılarının başı dönüyor tabi. Şalvar ve Cübbesiyle "tarikatım, şeyhim" diyenlere "tarikat" demeyen bazı embesil tipler, "Bağımsızlık" diyen "Atatürk ve Cumhuriyet" diyen bir insanı, onca meziyeti ve kimliği ortadayken "tarikat" diyorlar. Emin olun bunlar "kripto fetocular"dan başkaları değiller.
Tek dertleri, ABD!
Tek dertleri, AB!
Yeter ki, Türkiye, "Bağımsız" olmasın!
Yeter ki Batı'nın borusu ötsün!
Bunların "Allah-Kitap" diyenlerine de inanmayın. Bunların Allah'ı dolar, kitabı Avro!
İktidarın doğru yönelişini desteklemek lazım? Çıkış kapısına ilerlemesini cesaretlendirmek lazım.
Rusya gibi bir ülke "Haydar Baş'a dünyanın ihtiyacı var" derken, bunlar ABD'nin ihtiyaçlarının derdine düşmüşler.
İktidar ABD ve AB'den uzaklaştıkça, Haydar Baş'a, doğruya ve Bağımsız siyasete yaklaşır. Bu hem ülkemiz hem de iktidar için olmazsa olmaz artık. Ülkemiz daha fazla kaybetmesin. Emek ve üretimin Baş sistemle devreye koysun. Madenlerini devletleştirsin, kimseye ihtiyacı kalmaz.
Kısacası Sayın Haydar Baş bu ülkeye yeter. Onun din ve devlet dengeleri, mezhep ve etnik yorumları, vatan ve millet savunmaları, her şeyiyle orijinal olup, hem dini hem millidir. Bu görüldü. Batı mezarcılarının ıslıklarına aldırmayın!