İran'a bakıp Türkiye'yi görün!

İran, Türkiye gibi ABD'nin hedefinde bir ülke. Suriye'de, ABD'ye ayak bağı oldu. Yemen'de çetin ceviz olmaya devam ediyor. İsrail'in korkulu rüyası, Hizbullah'ın baş destekçisi. Anlayacağınız, İran çok oldu, ABD için.

İçten, karıştırılarak, zayıflatılmalı, sonra İsrail'in dişine göre parçalara ayırılmalı.

Dışarıdan İran'a açıktan savaş ve Rusya'yı karşılarına almak yerine, içeriden karıştırmak daha risksiz oluyor. 

Sonra'da, önünde İsrail'in olduğu "Sünni" bir koalisyon ile dövülecektir.

İsrail baş "Sünni" ya!

ABD, zaten olmuş "Sünni imam", Kâbe imamı bile ABD'yi yere göğe sığdıramıyor. Müslümanların durumu gerçekten içler acısı? 

Kudüs'ü İsrail'e "başkent" yapmak hiç bir şey. Mekke, Medine bile gider, bu kafayla. Baksanıza, Kudüs'ü Papa ile kurtarmaya çalışıyorlar. Ört ki, ölem!..

Kudüs, Türkiye öncülüğünde "doğu ve batı" diye bölündü zaten. ABD, ordularıyla gelse, aynı neticeyi alamazdı inanın.

Büyük fotoğrafı görmek gerekir.

Nedir o?

Kudüs'ün "başkent" olduğu, Büyük İsrail? Bunu görmedikçe, politikalar, "Büyük İsrail" tehlikesine göre, saptanmadıkça,  dost-düşman tanımları buna göre yapılmadıkça, doğru sanılan bütün adımlar İsrail'i daha da büyütür. 

İslam'ın hiçbir kutsalı kalmaz.

Türkiye, Esad'a düşmanlık etmenin İsrail'e yaradığını bunca gelişmeye rağmen görmüyorsa, ya Büyük İsrail'e çalışılıyor, ya da hiçbir izahı olmayan, ihanet çapında bir gaflet yaşıyor.  Suriye'nin başına gelen her şey, Filistin eksenlidir" diyen, Netanyahu'nun kendisiydi. "Esad, İsrail'in en büyük düşmanıdır" diyen de, bu yahudidir.

İsrail'in önünde engeller bir bir aşılıyor. Suriye ve nihayet İran? Türkiye, en sona bırakıldı. İsrail'in süper güç olduğu, parçalanmış bir Ortadoğu, Büyük Ortadoğu Projesi'nin amacıydı. Arap Baharı ile büyük ölçüde başarıldı, şimdi sırada İran baharı.

İran, ne yapmalı?

İran'a "İslam Cumhuriyeti" denir ama İran'da kapitalist bir ekonomi var. Bütün Müslüman ülkelerde olduğu gibi? Rusya ile kurduğu ittifak dolayısıyla "Milli Paralarla Ticaret" dedi ve hatta bunu Türkiye'ye ile bile konuştu ancak, gereklerini yerine getirmedi.

Bu adım yetmez.

İran ve Türkiye kapitalizmden çıkmadıkları sürece, Batı'ya karşı koymaları, ABD'nin İsrail'i uğruna parçalanmaktan kurtulmaları, ancak ekonomik devrimlerle olur. Yani İran'ın da kurtuluşu da, Prof. Dr. Haydar Baş'ın tezindedir.

Fakir ile zengin arasında, büyük bir uçurum var İran'da. Halkın ekseriyeti, Türkiye gibi yoksul. Yönetim ile halk arasında, ne yazık ki iletişim çok zayıf. Din, halk üzerinde sadece baskı. "Eskiden dışarıda eğlenir evlerde ibadet ederdik, şimdi dışarıda ibadet edip, evlerde eğleniyoruz" İran değerlendirmesi ne yazık ki doğru.

Türkiye ve İran, Müslüman dünyanın iki önemli ülkesi ve de başlarıdır. Tabi ki, bu isyanlarla İran bölünmez, ancak yoksulluk İran'ın yarası olarak içinde kaldığı sürece, bu sefer netice alınmaz, başka bir zaman alınır.

Yarayı sarmak değil, cerihatını boşaltıp yok etmek gerekir. Bu iş, doktorsuz olmaz.

İran'daki isyanları tabi ki sadece ekonomik kaynaklı görmüyoruz. Ancak, hiç ekonomi kaynaklı değil de diyemezsiniz. Türkiye ve İran'ın birden fazla yumuşak karnı var. Fakat ekonomilerini kurtarsınlar, gerisi kolay.

Prof. Dr. Haydar Baş yılbaşı değerlendirmesinde,  "ülke bana teslim edilsin, asgari ücreti 10 bin lira yapmasam namerdim" dedi.  Baş Hoca, hesap insanı, tez sahibi, bir başka ülke olsa, buyu anlat ülke duysun, der. Ama Türkiye'de çıt yok, neden?

Emin olun, Türkiye'nin durumu İran'da kötü!

Kötü olduğunu, İran'dan ithal edilenlere bak, görürsün. Dünyaya doğalgaz satan, petrol satan İran, hiçbir şey satmayan Türkiye'den, kötü!

Bunu aklınız alıyor mu?

İran'ın sorunu, kaynakları adil bir dağılım ile halkına dağıtamamak. İran, komşumuz. İran, kardeşimiz. İran'da huzur, Türkiye'de huzur demektir. Irak, Suriye ortada, İran'da karışırsa, Türkiye'yi kim kurtaracak.

Rusya gibi bir ülke,  Sayın Haydar Baş'a  "Müslüman"  diye uzak durmadı. Tüm iktisatçılarını, ona talebe yaptı. Bugün Rusya ortada? İran, Baş Hoca'nın tezini Rusya'dan değil, gelip kaynağından alsa, tüm sorunları çözülür.

Yoksulluktan, büyük tehdit olmaz. 

İnsanlar, Türkiye'de çöp tenekelerinden "yüzde  11'lik büyüme"yi arıyorlar.

İran'a bakıp Türkiye'yi görün! 

Türkiye'nin sınırsız kaynakları, Baş Hoca'nın adil dağılım formülü ile, herkesi İş ve Aş sahibi yapar. İran'da öyle. Ne Türkiye "sünnicilik" yapsın, ne İran "Şiicilik", biraz ekonomi yapsınlar. İnsanların karınları doyarsa, İslam'ı da doğru anlarlar. Hz. Ali adaletini fark ederler. Yönetenler ile yönetilenler arasında, en 20 kat maaş farkı olmaz, o vakit.

"Gavur" dediklerimizin ülkelerinde vekil maaşları, asgari ücretlerin en fazla 3 katı iken, bir de kendilerine "İslam" diyenlere bakın lütfen. İran'a dedim canım, kimse üstüne almasın!

İran'a bakıp Türkiye'yi görün!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön