Fehmi Koru'yu tanırsınız.
Uzun yıllar Gülen'in Zaman'ında başyazarlık yaptı. "İslamcı" tabanın yakından bildiği bir isim. AKP iktidara geldiğinde de, iktidara yakın gazetelerde yazdı. İktidara en yakın isimlerden biriydi.
Gülen-Erdoğan savaşının başladığı ilk günleri hatırlayalım, "arabulucu" olarak Abdullah Gül tarafından, Pensilvanya'ya gönderilmişti. Yani iktidarın, Gül, Gülen, Erdoğan bütün ayaklarıyla yakın ilişki içinde olmuş bir insan. Abdullah Gül CB olduğunda, danışmanlarından oldu.
Gül-Erdoğan çekişmesinden sonra Erdoğan ile safları ayrıldı, kendileri Gül tarafında durdu. Son olarak, Haber Türk'te de yazıları kesildi.
"Benim gibi adam bile yazamıyor" diyerek, iktidara mini minnacık bir eleştiri getirerek, boş gezen serzenişinde bulundu.
Şu günler canı sıkılıyor belli ki, açtığı bir blogda, ilginç bir tez ileri sürdü. Niye "ilginç" dediğimi anlatacağım ama az sabredin.
Fehmi Bey diyor ki, İnsanlar sadece Suriye'den değil, birçok İslam ülkesinden kaçıyorlar. Ayrıca birçok Müslüman'ın da din değiştirdiğini ifade iddia ediyor.
E valla, akşamdan sonra günaydın Fehmi Bey!
İktidardan ve Gülen'den az uzaklaşınca, bakın insanın aklına neler geliyormuş!..
İnsan neleri görüyormuş!
Darısı tüm milletimizin başına!..
Ancak gönül ister ki insan, iktidar eş(e)iğinden düşünce veya düşürülünce değil, her zaman gerçekleri göre?
Yine de Gül'e, Gülen'e, Erdoğan'a kısacası, iktidarın tüm parçalarına yakın olmuş birinden, geçte olsa bu itirafları görmek önemli.
Bakın Fehmi Bey daha neler demiş, Cumhuriyet'e verdiği demeçte:
– Müslüman ülkelerden gidenler arasında daha önce hiç yaşanmamış bir olay gerçekleşiyor: İlhad yani dinden çıkma.
– Guardian ve Washington Post gibi iki önemli gazete Müslüman mültecilerin kitleler halinde Hıristiyanlığı kabul ettiğini yazdılar.
– Berlin'in kenar mahallerinden Steglitz'deki bir kilisenin cemaati iki yılda 150'den 700'e fırlamış. Yeni gelenler Müslüman iken Hıristiyanlığa geçenlermiş.
– Avusturya'daki Katolik kilisesi üç ayda 300 dine kabul başvurusu almış. Bunların üzerinde ciddi şekilde düşünmek gerek.
Ya, kıymetli dostlar!
Bunlar Fehmi'nin itirafları!
Neden itirafları diyorum?
Bu kadar zeki bir Fehmi'nin, bu sonuçları önceden görmemesi mümkün mü? Gazetesinde uzun Zaman'dır çalıştığı Fethullah Gülen'in "dinlerarası diyalog" faaliyetleri sonucunda Müslümanlar'ın din değiştirebileceğini görmedi mi yani?
Zihinlere sokulan "ilahi dinler", "üç büyük din" veya "ibrahimi dinler" gibi kavramlarla, yapılan etkinliklerle, Müslümanları ahrete hazırlamıyorlardı herhalde?
"Diyalog" faaliyetlerinde amaç Müslüman'ı Hıristiyan olmaya hazırlamaktır.
Fehmi efendinin eski gazetesi Zaman, "Diyalog'tan Düğüne" manşeti ile Urfa'da bir Müslüman hanımın, bir Hıristiyan erkek ile evlendirilmesini "devrim" diye nitelemişti.
Gülen'in bir vakfı tarafından organize edilen bu programa, Fehmi ne eleştiri getirdi diye sormuyorum!
Bu ülkede, Haydar Baş Hoca'nın dışında,Müslüman'ı "diyalog" faaliyetiyle Hıristiyan yapmaya kim karşı çıktı?
Kim uyardı?
Hiç.
Ya iktidarın, "tekbirli" kilise açılışlarına, Bliderberg'li Fehmi'nin bir yorumu olmuş muydu?
Ne gezer!
CFR nedir bakın, Fehmi niye CFR üylerinin oluşturduğu Biderberg toplantısına çağrıldı anlarsınız!
"Diyalog faaliyetleri Müslüman'ın, 'Allah katında din İslam'dır' inanç ve akaidine inmiş büyük bir darbedir" diye, iktidarın Fehmilerinde, hocalarında,, efendilerinde bir tek eleştiri getiren oldu mu?
Tövbe!!!
Ölüden ses çıktı, bunlardan çıkmadı. Güya hepsinin birinci öncelikleri İslam'dı, rant ve koltuk olduğunu, şimdi yaşayarak görüyoruz.
Dinlerarası diyalog'un "cemaat" yolu olduğu, sonra bu iktidar tarafından "medeniyetler ittifakı" adı altında devlet politikası yapıldığı tüm süreçlerin Fehmi Koru'su, "itiraf" çapında demeçler vererek, bu işin vebalinden kurtulamaz.
İslam ülkelerini tarumar eden BOP'tan politikalara, Fehmi ne eleştiri getirdi, bugüne kadar?
Sonuçları itibariyle İsrail'e yarayan ve İsrail'in güvenliğine hizmet eden, Suriye politikası ortada?
Milyonlarca Müslüman'ı mülteci durumuna düşüren, kadınların ırz ve namuslarını Avrupa başkentlerinde kirleten, on binlercesini denizlerde boğduran, milyonlarcasının canına mal olan ve yüz binlercesine din değiştirten politikalar, ABD ile birlikte AKP politikaları değil mi?
Ve Fehmi gibi yüzlerce yazar,cizer iktidarın bu politikalarına alkış tutmadılar mı?
Adı Fehmi Koru ama hep yanlışı korudu!
Bugün iktidara ve iktidarın eski, yeni unsurlarına, karşı olsanız ne olur, olmazsanız ne olur!
Türk ve İslam alemi, bu hale getirildikten sonra?
Şunu peşinen ifade edeyim ki: AKP olmasaydı BOP olmazdı, BOP olmasaydı, bugünkü tablo olmazdı.
Koru'gillerin, iktidar ve cemaatin kısmen birlikte, kısmen ayrı olarak gerçekleştirdikleri küresel taşeronluk hizmetlerine, bu ülkede yalnız başına karşı duran Prof. Dr. Haydar Baş'tan ve Türk milletinden özür dilemeleri gerekir. O zaman itirafın, bir pişmanlık olduğunu anlarız.