Adı gibi BAŞARILI bir okul

Geçen akşam iftara, çocuğun okuluna gittim. 

Adı gibi BAŞARILI bir okul?

Güngören'deydi, şimdi Bahçelievler'e ikinci şubesini açtı.

Metrobüs İncirli durağına oldukça yakın? 

Ana cadde üzerinde, şirin mi şirin bir okul.

Okulun arka bahçesinde, çok güzel bir iftar yaptık veliler olarak. Kısa konuşmalar dinledik. 

21 yıllık okul.

Çok mezun verdi.

Üniversiteye girişte, çok üstün başarılara imza atmış, nerdeyse yüzde yüzünün üniversiteli yapmış bir okul.

İlk üçe, ona, yirmi ve otuza girmiş öğrenciler olduğunu, yakinen biliyorum. Gerçekten çok BAŞARILI?

Okul Müdürü Ahmet Raşit Bey, Türkiye çapında bir matematikçi, onca yoğun idari işlerine rağmen, derece sınıflarına derse girer. Oldukça çalışkan ve kendini sürekli yenileyen bir kişi?

Öğrencilik yıllarını da bilirim. Marmara'yı iyi bir derece ile bitirdi. Ve okulun emektarı Fikret İnan, okulun Sabiha ablası, hepsi ayrı bir efsane?

Başarılı Eğitim Kurumları, gerçek eğitim yuvalarıdırlar. Atatürk'ün Okulu olsa nasıl olurdu diye bir soru sorsalar, hiç çekinmeden Başarılı Anadolu Lisesi, ortaokul ve ilkokul'u gibi olurdu diye cevaplarım.

Böyle bir okul dünyada yok diyeceğim, abarttığımı sanacaksınız ama öyle değil.

Çocuklara; fizik, kimya, matematik başta olmak üzere tüm dersleri BAŞARILI bir şekilde öğretirsiniz ama yetmez. Yıllarca bu ülkede Atatürk'ü sevdirme adına din inkâr edildi, dini anlatma ve yaşatma adına ise Atatürk düşmanlığı yapıldı.

Ortaya çatışmacı bir nesil çıktı. Kendi ile kavgalı, devlet veya milletle kavgalı?

BAŞRILI mezunları, hem kendi ile barışık, hem değerleri ve hem de devleti ve milletiyle barışık. Yemek de bir veli, üniversitede olan bir çocuğuna

hocasının"evladım sen hem dindarsın, hem de Atatürk'ü seviyor ve de anlatıyorsun nasıl bir okuldan mezun oldun?" diye sorduğunu bana anlattı. 

İşte Türkiye'nin her sorununu çözecek, kadro böyle yetişir. Ülkede kimiler "Altın Nesil" diye yola çıktılar, demir attıkları liman Atlantik oldu. Kimileri de "dindar nesil yetiştireceğiz" dediler, sürekli kafa göz yardılar. Oldukça "kindar" bir nesil yetiştirdiler.

BAŞARILI OKULLARI, olayın künhüne, BAŞ'tan vakıf olmuşlar belli ki. Prof. Dr. Haydar Baş'ın "insan gönüldür, gönül" tespitini anlamış "önce insan" önceliğini kavramış, has bir kadroya sahipler gerçekten.

Raşit Bey'in anlattığı şu hikâye, bence BAŞARILI olmanın ne olduğunu anlatıyor:

Bir kasaba okulunda, ele avuca sığmayan bir öğrenci varmış. Külhanbeyli ve kabadayı takılan ve müdür, öğretmen, kimseyi takmayan, okumada yüzü olmayan bir tip. 

Kütüphaneye öylesine uğrar bir gün. Kitapları karıştırır. Bir mizah kitabına bakar. İlgisini çeken bir cümle olur. Kitabı alacak ama bunun için hocadan izin alması gerekiyor. İzni gururuna yediremez. Aldığı gibi kaybolur.

Hocası görmezden gelir. Kitap öyle ilgisini çeker ki, bir çırpıda okur. İki gün tekrar gelir. Bu defa onu bırakıp, ikincisini alır. Yine izin almak yok. 

İki, üç derken, çok okuyan biri olup çıkar. Liseyi bitirir. Sonra hukuku kazanır. Mezun olur ve aradan yıllar geçer. Çok başarılı bir avukat, varlıklı bir insan olur. İçinde ukde kalan bir konu var.

Ve karar verir, o kitapları alırken izin almadığı hocasından özür dilemek ister. Hocasını bulur. Muhabbet edip, eskiyi andıktan sonra, izinsiz aldığı kitaplar konusunu açar. Hocası, hepsini biliyorum der.

Şaşırır tabi. 

Ve dahası da var: Meğer hocası, o öğrenci okumayı sevsin diye kasabadan şehre gidip, o kitabın yayınlandığı yayın evini bulur. Diğer mizah kitaplarını da alır. Öğrencisi birere birer alsın diye, her gün birini o rafa yerleştirir.

Kıymetli dostlar!

BAŞARILI'nın kıymetli Müdürü aslında kendini ve kadrosunu anlatıyor. "Bu çocuktan adam olmaz" denilen nice beyinler, önce insan, sonra da başarılı bir doktor, mühendis, avukat veya öğretmendirler. Tanıdığım yüzlercesine selamlar?

Adı gibi BAŞARILI bir okul

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön