Ülke daha kötü günlere koşar adımlarla yürüyor.
Memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar, bu kötü gidişata "dur" demek yerine, her olay sonrası, açıklama yarışına giriyorlar.
Allah'a emanet yaşıyoruz yani!
Toplu taşıma araçlarına, son duamızı okuyarak biniyoruz!
Etrafa korku dolu gözlerle bakıyor, kimlerde sırt çantası var, biraz uzağında duruyoruz.
Faydası olur mu?
Allah bilir!
Geçenlerde metrodayım?
Yaşlı bir kadın, elinde bastonu ile duraktan bindi. Etrafına bakındı. Kendine yer veren çıkmayınca da, bir kenara tutunmaya çalıştı. Canım sıkıldı tabi.
"Şu yaşlıya bir yer veren yok mu?" dedim, tık yok. Sonra birinin omzuna dokundum ve "kalkar mısın şu yaşlı otursun" dediğimde ise gözüme pel pel baktı.
Meğer yabancı, ne dediğimi bilmiyor. Karşısında kine dikkat ettim, o da yabancı? Bir diğerine derken, o kompartımanda oturanlar arasında meğer hiç Türk yokmuş. Ayakta duran birkaç kişi Türk'müşüz meğer.
İstanbul'da metronun bir kompartımanında, o günü oturan Türk bulamadım biliyor musunuz?
Abarttığımı sananlar olabilir.
Ama inanın değil!
Dikkat edin bir daha bindiğinizde ve sayın, bulunduğunuz kompartımanda kaç Türk var diye.
Kompartıman sayımında Türkiye'de yaşayana "Türk" diyoruz tabi ama hakikatte Türk var mı, onu da bilmiyoruz!
İstanbul'da o kadar Arap kökenli, insan var ki, hayret edersiniz. Öyle ki, Türk dilencisine bile hasret kaldık!
Metrobüs yolu üzerinde "açım abi açım!" diye bağıran yerli bir dilenci vardı, epeydir görmüyorum. Yerinde şimdi Suriyeli dilenciler oturuyor.
Dilencinin tayini çıkmayacağına göre, nereye gitti bilmiyorum.
Sultanahmet bombacısı Suudi Arabistanlı ama Suriye teröristiymiş!
Nasıl oluyorsa artık, bilmiyoruz!
Saray açıklamasına, inanmayan zinhar çarpılır!
Patlama sonrası, ilk açıklama Saray'dan geldi. Zaten Saray'la Davutoğlu, açıklama konusunda bile olsa boy ölçüşebilir mi?
İsterse ölçüşsün, boylar ortada!
Diyorlar ki, "ülkenin başbakanı ve içişler bakanı var, niye açıklamayı Saray yapıyor?"
E,kardeşim!
Adam "anayasayı bu fiili duruma göre değişin" dedi, anlamadınız!
Napsın yani!
Geri dursa, milleti ona hesap sorar!
Emanete ihanet etmiş olur!
Neyse?
Yani demem o ki, Türkiye'de kim veya kimler yaşıyor ancak Allah bilir.
Yaşayanların ne kadarı normal insan, ne kadarı terörist, bunu da Allah bilir!
Terörist olanlar, kendilerini ne zaman patlatırlar, bak bu, hiç belli değil!
Ha, patlatacakların listesi vardır hökümetimizin elinde. Öyle demişti, Kiziroğlu Ahmet. Ancak "Adalet ve Kalkınma" gereğince bunlar, tutuklanamazmış!
Sultanahmet'te patlamasını yaptı Suud'tan doğmuş Suriyeli terörist, ondan sonra tutuklandı etrafa saçılmış etleri!
Adaletin(!) yerini bulması 11 turistin ölmesine mal oldu ama "olacak o kadar"!
Levet Kırca'nın 'Olacak O Kadar'ı şimdi yaşasaydı, kesin terörden yargılanırdı. Adam, Allah ile içi doğruymuş ta, "vaktinde" gitti!
Baksana şu "ak" ile "Beyaz" arasındaki "adalet" farkına, Allah'ını seversen!
Adama, vallaha "babam polisti" dedirtiyor resmen!
Altı üstü "çocuklar ölmesin" denilmiş ekranda. "Çocuklar ölsün" demek mi doğru demek mi, bu bile tartışma konusu ne yazık ki?
Çocuk öldürene ne denir?
Katil!
Bebek öldürene ne denir?
Yine "katil denir ama bir eklemesi olur, "bebek katili" diye.
"Bebek katili"ne methiye düzene ne denir?
Türkiye'ye bakarak söylemeyin sakın, yoksa "bakan" veya "baş danışman" demeniz gerekir ki, bu da "adalet ve kalkınma'ya ters!
"Bebek katili" kim?
"Öcalan" demeyin, seçilmiş sevenleri kırılır!
Nedense bazı sözleri hatırladım!
Buyurun, birlikte hatırlayalım:
"Bölgenin yeni aktörü Öcalan'dır"- Yalçın Akdoğan?
"Öcalan'ın düşünceleri bizimde düşüncemiz"- Beşir Atalay?
"PKK ile doğrudan görüşüyoruz" Efgan Ala?
"Öcalan Türkiye'nin demokrasisine katkı sağlıyor"- Mehmet Metiner..
"Öcalan Kürtlerin lideri", Beşir Atalay?
"Öcalan'la görüşüyoruz", RTE?
"Öcalan'la direk diyalogumuz var"- Beşir Atalay?
"İyi ki Öcalan var"- Başbakan'ın başdanışmanı Etyen Mahçupyan?
Ak'a başka Beyaz'a başka adaletten Allah'a sığının!
Ne zaman ve nerde patlayacağı belli olmayan canlı bombalar içinde, her gün okuyun derim.
Gayri Allah'tan başka koruyanımız kalmadı!