Bu geçitten Haydar Baş'sız geçilmez!

 "Hâkimiyet Milletindir"e nihayet geldiler!

Ülkeye bedel ödete ödete iktidar, doğruyu görmeye başladı. 

Buna da şükür!

Hiç yola gelmemekte vardı!

Doğruyu görmeme, çıkış kapısına yönelmeme de vardı. Ülkenin vadesi dolmamış zaar!

Boydan boya bir Atatürk resmi astılar, genel merkez binalarına. 

14 yıldır bir ilkti bu?

"Türk Milleti" bile dendi, bu kadar zamandır, bu da ilkti. Başlarına saksı düşmedi ama ülke, başından "darbe" aldı. 

Hem de, ağır ve ölümcül bir darbe?

Hal böyle olunca, bu devleti kuranı hatırladılar. Keşke daha önce hatırlasalardı.

Eminim, bir kişiyi daha hatırladılar: Prof. Dr. Haydar Baş'ı?

Sayın Erdoğan, daha partisini kurma çalışmalarına yeni başlamışken, birlikte yaptıkları bir kahvaltıda, " Eğer Gülen ile olursan, seninle işim olmaz" dediği de, hatırlanıyordur.

Türkiye'de yediden yetmişe herkesin, "Haydar Baş, Gülen tehlikesine dikkat çekmişti ama biz onu anlamamıştık" dediği bugünlerde, bu gerçek ekranlarda henüz dillendirilmezse de, FETÖ'nün İslam'a yaptığı 'kalkışma'ya karşı, gerçek bir din ve vatan müdafaası verenin sadece Prof. Baş olduğu gerçeği, güneş gibi parlıyor.

Bazılarının rahatsızlığı bundan?

"Cemaati ve AKP'yi Bitirme Planı" diye herkesin, "Ergenekon'a bak" oyunu izlediği o günlerde de, "haberiniz olsun asıl Türk devleti ve milleti bitiriliyor" Baş uyarısı, halen kulaklarımızda çınlıyor.

7 Haziran Seçimleri sonrası, "Türkiye zifiri karanlığa girdi" ikazı da hafızalarımızda hala?

Demem o ki, bir hakkı teslim etme zamanı geldi ve geçti bile.

Hakkı teslim edeceğiz ki, bundan sonra sağlam adımlar atabilelim.

Bu geçitten Haydar Baş'sız geçilmez!

Bunu neden anlamıyoruz!

Hamaset yapmıyorum, gerçeği haykırıyorum.  

ABD'nin FETÖ mankurtlarıyla saldırdığı ülkemizi, kurtarmamız bir parti değil, vatan görevidir. "Siyaseti son nefes için yapıyorum", "Politika değil, vatan müdafaası yapıyorum. Beni iyi dinleyin!" diyen Baş Hoca dinlenilseydi, bunlar olmazdı. 

Peki dinlemedik de, onun dediklerine gelmedik mi sonunda?

Yanaşmak istediğimiz ülke, Rusya değil mi? 

Kaçmak istediğimiz ABD'nin NATO ve CIA, FETÖ çeteleri değil mi?

Tehlikeyi görünce "Atatürk" demedik mi?

Atatürk'ün arakasına kaçmadık mı?

Rus uçağı vurup, NATO arkasına kaçanların ülkeye vurduğu "darbe" ortada?

Neyse: Tüm bunları suçlamak için söylemiyor, durum tespiti yapıyorum. Bir kere bu böyle biline?

FETÖ tehlikesi, sadece asker, polis ve memur atarak bertaraf edilemez. Arkasında ABD, milyar dolarlar vererek, 2 binin üzerinde okul açtırmış dünyada. Türkiye, Gülen'i istediği bugünlerde, Feto, ABD askeri Üssü'nde yeni okulunu açtı.

Bu ne demek?

Bu mesajı okuyamayanlar, FETÖ'cülerde çıkan 1 dolar'ı konuşuyorlar. 1 doları konuştuğumuzu kadar neden FETÖ dinini konuşmuyoruz? FETÖ'nün "Ilımlı İslam" tezini, "dinlerarası diyalog"unu neden konuşmuyoruz?

FETÖ dininde Peygamber yok, Allah yok, kitap yok?

Abartmıyorum, vallahi böyle!

Kitapları "Said Nursi Sözleri", Peygamberi kelime-i Tevhit'te çıkarttılar, iman için "kabul şart değil" dediler. İnandıkları Allah'ı ne siz sorun, ne ben söyleyeyim!

Allah bir ama dini üç!

Haşa!..

Hiç böyle bir şey olabilir mi?

Ama yaptılar, oldu!

"Semavi dinler, İlahi Dinler, İbrahimi Dinler" dediler mi demediler mi?

Bu uğurda sayısız çamlar devirmediler mi?

Diyanet Görmez, bunları Haydar Hoca görür!

FETÖ'ye karşı olmak, önce onun ABD tarafından dayattığı "din"e karşı olmakla olur. Kendimizi kandırmayalım!

İktidar, Dinlerarası Diyalog'u terör faaliyeti olarak görmeden, FETÖ illetinden kurtaramaz ülkeyi.

Anladınız mı, "Bu geçitten Haydar Baş'sız Geçilmez" deme nedenimi? 

"Ilımlı İslam" zehrinin panzehiri Haydar Baş'tır. Radikal ve siyasal İslam'ın panzehiri de, Sayın Baş'tır.

O, "dini bütünlüğün, milli bütünlük olduğunu" ta, 90'lardan verdiği yüzlerce konferansla bu millete anlattı. Dini ve milli bütünlüğün kitabını yazdı. Tıpkı "Milli Devlet-Sosyal Devlet'in kitabını yazdığı gibi?

O, milleti seçsin seçmezsin, iktidar dinlesin dinlemesin, batı'nın ve özellikle ABD'nin Türk devletine ve milletine vuracağı "darbe" için hep hazırlık yaptı. Devlet ve millet ise hep uyudu.

Şimdi tekrar soruyorum: 

Bu geçitten onsuz geçilir mi?

ABD'nin "döviz-borsa, faiz" üç kâğıt oyunlarına ve muhtemel ekonomik darbesine karşı, bir modeli, bir tezi, bir görüşü olan var mı?

Şimdi avazımın çıktığı kadar bağırıyorum: Bu geçitten Haydar Baş'sız geçilmez!

Bu geçitten Haydar Baş'sız geçilmez!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön