Bir iki gündür, ülke gündemini takip edemedim.
Kendi gündemimle meşguldüm çünkü.
Trabzon, Rize, Artvin derken, geceli gündüzlü, yolculuklar yaptım. Rize Pazarlı olan şoförle, güzel bir sohbetimiz oldu. "Müslüman'ım" dediği için, neden oruçlu olmadığını, bir sağlık sorununun bulunup bulunmadığını sordum.
Hopa, Rize arası araç kullandığı için "seferi" olduğunu söyledi. Bende seferi olamayacağını izah ettim. O ise Rizeli olduğunu, zaten cennet beklemediğini ifade etti.
"Neden Rizeliler cennete giremeyecek mi?" diye sorunca da gülüştük. Ak partililerle orada da karşılaşmak istemediğini söyledi. Bende "merak etme, orada, onlardan bir tane göremezsin" diye, bir şaka daha patlattım.
Gülüştük. Sohbet derinleşti.
Konuşmamızı, arabada dinleyenlerden dâhil olan veya bozmaya kalkan da olmadı. Ve sonra ona, ölümden sonraki hayatın şimdi yaşadığımız hayattan daha gerçek olduğunu, izah ettim. "İnanmayan kâfirdir" dedi ve ekledi: Bunlar beni İslam'dan soğuttu!
"İktidara kızıp oruç bozma!" dedim. Ve bundan böyle orucunu tutma sözünü de aldıktan sonra, ayrıldım Rize'den.
Yalnız, kıymetli dostlar!
Cennetin partisi elbette yok. Kimse yanlış anlamasın ama insanın taraf olduğu amel ve icraatların elbette cenneti de var, cehennemi de.
Zinaya, domuza taraf olan, İslam'dan başka "ilahi dinler" olduğunu iddia eden veya edenlere destek veren insanların cennete gireceğini kim iddia edebilir?
Yapılan bir kötülüğe, geçtik "eliyle, diliyle engel olmayı", imanın en zayıfı olan "kalbiyle buğz etme" refleksini bile göstermiyorsa, o kalpte iman olduğunu kim söyleyebilir?
İman olmayan kalp sahibini, cennette kim görebilir? "Bizden olmayan patates dinindendir" diyenlerin iktidarı için konuşmuyorum, genel söylüyorum.
Dünyada İslam'a "terör" damgası vuran IŞİD ile ülkemizde Müslüman'ı İslam'dan soğutan AKP arasında ki, zarar farkını da sormuyorum!
Net bir soru soruyorum: Bırakın ihanet çapında yüzlerce icraatı, "yolsuzluk hırsızlık değildir" fetvalarını vermeyi, sadece domuz eti satışını ve zinanın suç olmaktan çıkartılmasını savunmak, adamı cehennemlik yapmaz mı?
"Yapmaz" diyen varsa çıksın!
Neyse o kadar meydan okumayayım, çıkar mı, çıkar!
Baksana iktidarın Cübbelisi "kafamı bozarsan teravihi 34 rekâta çıkartırım" demedi mi?
"Cennete girmek için", "yanmaz kefen" çıkarmadı mı?
"Nal-ı Şerif" diye Çin terliği kakalamadı mı, onca insana?
"Sakalı Şerif" suyu(!) diye, avanelerine Terkos suyu içirmiyor mu?
Teravihi de çıkartır, şalvarı da "farz" kılar!
Nede olsa, onca kulu var!
Yanmaz Kefen'e farz etmediğine şükür!
İslam ellerinde oyuncak nasıl olsa?
Padişahların "kullarım" demelerine "İslam" diyen onca ahali içinde, Cübbeli'ye "sen Allah'mı sın ki haşa namaz artırıyor veya eksiltiyorsun?" diyebilen çıkar mı?
Hiç sanmam.
Benim Rizeli kardeşim de, bu örnekleri görüp oruç bozuyor. İslam'dan soğuyor. Ulan, bunlara bakıp adam değil oruç, ağız bile bozmaz!
Ama söz verdi. Oruç tutacak.
Bu arada, gezimin ilk durağı Akçaabat'ta, Ali Akkol abim, bana güzel bir saç tıraşı yaptı. Elleri dert görmesin. Siz siz olun, bu zamanda, kafayı öyle herkese teslim etmeyin!
Kafayı Ali'ye teslim edin!
Ali olana, Ali yoluna teslim edin!
Gerisine karışmayın?
Şeytanın insana yaklaşımı boyut ve kıyafet değiştirdi, aman dikkat!
Müslüman'a rest, Gâvura jest!
Almanya'ya "jest" yaptı iktidar biliyorsunuz. Almanya " Türkler soykırım yaptı" dedi, bunlar İncirlik'te Almanya'ya üs verdi.
"PYD için ABD'ye küsemeyiz" diyenler, Almanya'nın "soykırım" kararına ne yapabilirler?Ülkenin ağzına yapana, bunlar mutlaka jest yaparlar!
"İyi yaptınız" der gibi!
Veya "bizim iktidar olarak diyemediğimizi, içimizde sakladığımızı siz dediniz" der gibi!
Almanya'ya jest!
ABD'ye jest!
İsrail'e jest!
Müslüman'a rest, Gâvura jest, bunların işi!
Fazla jöle kafayı bozar mı!
Jöleli, "sadece Erdoğan siyaset yapmalı" demiş. Hitlerde öyle düşünmüştü zaten. Seçimle geldi, sonrası malum!..
Fazla Jöle kafayı bozar mı!
Bence sadece saçları döker. Kafa bozukluğu jöleden değil, kafayı yanlış yere teslim etmektendir!
Kafayı yanlış adrese teslim edersen, kimi çaput sarar, kimi jöle sürer!
Ulan bir adama teslim edin de, içini hikmet doldursun be!
E, tabi kafa varsa!
Yoksa bir şey diyemeyiz!
Olmayan şeyden, Allah dahi hesap sormuyor, değil mi?