Türkiye'nin de içinde bulunduğu, İKO üyesi 56 Müslüman ülke liderlerinin Kudüs tepkisini toplayın, bir Kuzey Kore lideri Kim'in tepkisi etmez. Ne kadar önemli ve can alıcı bir tepki verdi, Kim Jong-Un: İsrail devlet mi ki, başkenti olsun!
Müslüman ülkeler ne yazık ki, sadece halklarını, sakinleştirmek için göstermelik, samimiyetten uzak tepkiler veriyorlar. Onların tepkileri(!) dahi, İsrail'in varlığına hizmet ediyor. Bunca Müslüman ülke İsrail'i kabul etmişler ve sadece başkentini tartışıyorlar.
"Kudüs olamaz!" diyorlar. İsrail'in varlığı çoktan kabul edilmiş. Hâlbuki "İsrail, Ortadoğu'dan defol" demeleri gerekir. Bunca Müslüman ülke bunu söylemiyor ama Kuzey Koreli Kim, söylüyor. Ve bu Kim'in ülkesine karşı, "Kore savaşı" adı altında, ABD adına savaştık.
Herkes, "Ayla" filmine bayılırken, ulan "Kore'de ne işimiz vardı?" gibi bir sorgulamaya gerek duymuyor.
Hesapta, Kuzey Kore Lideri "diktatör!"?
Kime göre?
ABD'ye göre, Trump'a boyun eğmiyor ya, oldu
"diktatör"!
Suud prensi, sağında Emperyalizm, solunda Siyonizm olduğu halde, "cennete" girecek ha!.. "Müslüman" ya!
Olur, girer!
Nerde o;
Suriye'ye "cihada"
gidenler?
"Suriye yönetimi devrilmeli!" diyen, sarıklı, cübbeliler?
"Emevi camiinde namaz" kılacaklar?
"Bir gece ansızın", Süleyman Şah sandukasını alıp kaçıranlar?
Neredeler!
"Suriye devleti ve Esad bizim en büyük düşmanımızdır" diyen, Netanyahu'nun yoluna hizmet ettiklerini, şimdi acaba anladılar mı?
İsrail'in düşmanlarına "düşman", dostlarına "dost" olanlar, ABD ve İsrail ile hareket etmeye, "dünya ile hareket etmek" diye, sürülerine yutturanlar, neredeler?
Ayrıca bugün hangi yüzle "Kudüs" diye bağırıyorlar. Sussalar bari çok iğrenç
oluyorlar.
Emperyalizmi kendilerine cübbe, Siyonizmi sarık edinenler, Atlantik'e "dervişlik" ettiklerini, dünyada anlamazlarsa, cehennemde zebaniler anlatır onlara.
İstedikleri kadar "rüya" görsünler "uyku ile uyanıklık arasında". Kendilerine üç kere "cennetlik" denildiğini, sayıklasınlar. İstedikleri kadar "yanmaz kefen"e sarılsınlar, ayaklarına çakma "nal-ı şerif" taksınlar, BOP yoluna gidecekler.
Suud Müftüsü Şeyh ABDülaziz "İsrail'e karşı savaşmak caiz değil" demişti. Cübbe ve sarığına bakan Müslüman sanır onu. Bu "fetva" size çok tanıdık geldi değil mi? Nursi'leri, Atıfları, Mustafa Sabri'leri hatırladınız!
Kâbe İmam-ı Sudeys namaz kıldırırken, herkesi ağlatırdı. Bunun da üzerinde sarık, cübbe, o biçim, ses desen, ağlatıyor. Bu herif "Hamdolsun ABD ile birlikteyiz. ABD, dünyanın kutbu" dedi.
"Müslümanlar", ABD'yi dünyanın "kutbu" görenlerin arkasında? Obama'nın sesini özlüyorlar, ABD askerlerine "dua" ediyorlar. İsrail düşmanlarına "düşman" oluyorlar. Kudüs, İsrail'e elbet başkent yapılır!
Sarık ve cübbe ile olmuyor, Müslümanlık. "Müslümanlık olsa idi taç ile hırka/Bizde alırdık, otuza kırka" diyor, Yunus.
Emperyalizme ve Siyonizm'e "la" demek, "Allah" demekten önce gelir. İslam'a girmek, "la ilahe" ile başlar. Ondan sonra, "Allah" dersin. "La" diyerek, önce tavır alırsın. ABD'ye "taraf" olmaktan, tavır almak unutturulmuş.
ABD, ne yazık ki Müslümanların ekseriyetin, Beyazsaray'a, Tel-Aviv'e, Brüksel'e hizmet ettiriyor. Ülkemizde ne kadar NATO'cu, AB'ci, ABD'ci var, biliyorsunuz. AB'ye kimi "dik" giriyordu, kimi "sağ" kapıdan, kimi "sol" kapıdan, kimi "tekbirle" giriyordu.
Bu ülkede bir tek insan, siyasete "Ne AB, Ne ABD, Bağımsız Türkiye" diye girdi. Yani Emperyalizme ve Siyonizme "hayır" diyerek, "son nefes için siyaset yapıyorum" dedi. Bu insanın aldığı desteğe bakarak, içimizde emperyalizmin ve Siyonizm'in ne kadar "örgütlü" olduğunu görebilirsiniz.
Kuzey Kore Lideri ABD karşı, neden? Çünkü adam kapitalist değil. Hem kapitalist olacaksınız hem ABD'ye karşı geleceksiniz, bu koca bir yalan. ABD'nin "sosyal medyası" ile Kudüs'ü kurtarmaya giden sanal mücahitler, çok komiksiniz!
Kudüs konusunda en ikiyüzlü ülke, Türkiye ve Suud yönetimi.
Soruyorum:
ABD, İncirlik'te kovuldu mu?
Hayır.
Kürecik Radar Üssü, kapatıldı mı?
Hayır.
Üstelik bu üs, İsrail için kuruldu.
İsrail ile ticaret kesildi mi?
Hayır.
İsrail'e Türkiye'den giden su kesildi mi?
Hayır.
KKTC'ye giden su dahi, Kıbrıs Türk'ü için değil, ileri de İsrail'e verilmek üzere, şuan boşa akıtılıyor. Bunu yazın bir yere, o su, İsrail'in olacak.
Kıbrıs'ta Rumlarla doğalgaz çıkaran İsrail'in bu gazı "İsrail gazı" diye, Türkiye üzerinden Avrupa'ya götürülmesini, eski sakallı enerji bakanı müjdelemişti(!) İsrail severlere!
İki soru daha soralım:
İsrail'e, "jet yakıtı"
kesildi mi?
Hayır.
Meşhur "van minıt" çekilirken bile bu yakıt aktı. O yakıt ile uçaklar, Filistin'i bombalıyorlar. Erbakan imzasıyla o uçakların Konya semalarında eğitim uçuşu yaptıklarını da hatırlatalım.
İsrail'in NATO'dan yararlanmasına Türkiye imza vermeseydi, mümkün değildi. AKP bu imzayı da attı mı anacığım!
Attı.
Şimon Peres, TBMM'de konuştu, AKP'li vekiller ayakta alkışladılar mı? Alkışladılar.
Kudüs, bir gecede "başkent" ilan edilmedi. Kimse aklımızla dalga geçmesin. "Katil devlet" veya "terörist devlet" dedikleri İsrail için, yapmadıkları hiçbir şey
kalmadı.
AKP sözcüsü Ömer Çelik, "İsrail dostumuz" diyeli kaç saat oldu? 20 Aralık 2015'te demişti. Hesaplayın, kaç saat olduğunu. Yaklaşık 17 bin saat?
Tüm bunları geçtik!
Bugün, AKP'yi tutan ne?
Neden hala somut bir adım atılmıyor. Erbakan'ın yaptığı anlaşmalar, hocaları olduğu için mi, halen yürürlükte?
Prof. Dr. Haydar Baş'ın dünya gündemine soktuğu, "Kudüs'ü Müslümanların başkenti ilan edelim" somut çıkışını, Sayın Erdoğan, İstanbul'daki toplantıda, İslam ülkelerine teklif edebilir mi?
56 'Müslüman' liderin alacağı tavır, Kuzey Koreli Kim'in aldığı tavıra denk gelecek mi, göreceğiz.