Fidan Türkiye’yi öptürdü mü!

Allah var, kendini öptürmedi. Öpmeye çalışan Blinken’i iyi savuşturdu ama sonuçta Türkiye’yi öptürdüğü görülüyor. Suriyelileri besleyerek en az 100 milyar dolar öpülmüştük zaten.  Bozulan demografik yapıyı, “Suriyeli” kılıfı ile vatandaş yapılan “195 Ermenileri” konularını bu öpülme içinde sayabiliriz.

Ha, Afganları da unutmayalım. Biden ile Erdoğan görüşmüş, “sürüler” halinde Afganlar, “mayından temizlenmiş” İran sınırından içeri dalmışlardı. “Mayından temizlenmiş” Suriye sınırımız, nelere mal oldu, gördük.

Şimdi İran 5 milyon Afgan’ı daha sınır dışı edecek. Muhtemelen “Millet Çeşitliliği” için, sınırlarımızdan içeri girecekler.

Pakistan, Afganların gelmesiyle bozulan dengelerini fark edip, birkaç milyonunu sınır dışı edecek. “Millet Çeşitliliği” için kime lazımsa alır artık. Üstelik bunların ne kadarı “Halifelik” ister, bilmiyoruz!

Seçim kazandıran Suriyeliler var da, “Halifelik” kazandıracak Afganlar yok mu?

Neyse!

Sayın Fidan, AKP iktidarının bakanı da olsa, ben samimiyetine inanırım. Devletini ve milletini düşündüğünden eminim. Blinklen’e tavrı konusundaki samimiyetine de inanıyorum. Ancak işin başı ne isterse, o olur.

AKP’nin Reis’i, Rize’de parklarda gezinirken, Ankara’da ne pazarlıklar yapıldığını bilmemesi veya konuyla ilgilenmemesi söz konusu bile değil. Gazze’deki “masum kadın ve çocuklar” Türkiye’ye, büyük ihtimalle de İstanbul’a getirilecekler.

“Masum kadın ve çocukların” gelmesinden, hiç kimse bir rahatsızlık duymaz. Ancak İsrail ve ABD ile yapılan hiçbir anlaşma masum olmaz. Tıpkı İsrail’le yapılan eğitim anlaşmasının, bugün “masum kadın ve çocukların” öldürülmeleriyle sonuçlanması gibi…

Kim yapmıştı bu anlaşmayı?

Hocaları Erbakan…

Üzeyir Garih’e “hocamın emaneti” diyen Erbakan… “Hocam” dediği ise Küçük Hüseyin Efendi. Erbakan’ın ömrü Siyonizm’i eleştirerek geçtiği halde, bugün yolundakilerin ve de talebelerinin yaptıkları “hizmetler” de ortada.

İncirlik’te inip-kalkan ABD bombardıman uçaklarına, izin veren irade belli olduğu halde, oraya polisleri taşlamaya giden “kola” dökücülere, ne anlatabilirsiniz!

Kürecik’te İsrail’e koruma sağlayan irade belli olduğu halde, polislerle kavga eden “ampul” kafalılara ne anlata bilirsiniz!

Durmak yok öpülmeye devam!

Filistinliler’i içlerine alanlar, İsrail’e hizmet ettiklerini bilmemeleri mümkün değil. İzmir’i Yunanlar alıyor, İzmirliler de dünyaya dağıtılıyor, bunu hiç aklınız alıyor mu? Bu Yunan’a mı hizmet olur, İzmir’e mi?

İsrail bugün Gazze’yi boşalttı, bu nüfus Türkiye’ye getirildi. Veya Türkiye, Mısır, Ürdün arasında paylaştırıldı. İsrail ve ABD yarın bir gün bu ülkeleri “radikal dincilik”le suçlar mı, suçlamaz mı?

İsrail, Suriye ve Lübnan’ı istediği zaman bombalıyor, burada “Hamas” veya diğer Filistinli gruplar var diye. Ve Gazze’de sivil halk arasında “Hamas” üyeleri de var ve bunlar Türkiye’ye geldiler. Ne ile suçlanacağız, farkında mısınız?

İsrail, Gazze’deki “Hamas” üyelerini öldürmektense, Türkiye’ye getirilmesini ister. Gazze’de iken vatanını müdafaa eden bu insanlar, başka bir ülkede melek olsalar dahi İsrail, bunları kullanmak isteyecektir. Bunları bahane ederek, o ülkeleri hedefe oturtacaktır.

İsrail, yaktığı ateş ile bütün bir Müslüman coğrafyayı yakmak istiyor. Bunun için sadece ABD’yi değil, Rusya’yı hatta Çin’i dahi yanına almak isteyecektir. Bu bugün için mümkün olmasa bile yarının ne getireceğini kimse bilemez.

İşin bir başka boyutu ise İsrail’in sınırlarının nerede biteceğinin belli olmamasıdır. Bir devlet olur da sınırları olmaz mı? İsrail’in sınırları yoktur, çünkü İsrail, “Nil’den Fırat’a” kaç ülke varsa hepsinden toprak alacağına inanıyor. Ve bir “din” savaşı veriyor.

Küresel plan tıkır tıkır işliyor. Kasım 1917’den Kudüs Türklerden çıkıyor, 100 yıl sonra Kasım 2017’de Kudüs İsrail’in başkenti ilan ediliyor(ABD). Plan bu şekilde işlemeye devam etsin, Türkiye’nin Güneydoğu’su, Irak ve Suriye’nin kuzey bölgeleri, 100 yıl sonra İsrail’in olacak.

Olmaz olmaz demeyin, oluyor. Kürtçülük İsrail için yapılıyor. Terör İsrail kaynaklı… İsrail, işgal ettiği topraklarda Filistinlilerden “temizledikten” sonra, Lübnan ve Ürdün’ü, Suriye’yi alacaktır. Mısır’dan parçalar kopartacaktır. Sonra da Türkiye, İran, Irak’tan…

Filistinliler, gönderildikleri ülkeler için saatli bombalar olacaktır. İsrail, bunları bahane ederek Lübnan, Mısır, Ürdün, Suriye gibi ülkelere sürekli saldırma hakkı elde edecek.

İsrail’in gücü, Müslüman ülkelerin parçalanmışlığından, ekonomik çöküşlerinden ve de İsrail yanlısı “kukla” yöneticilerinden kaynaklanıyor. Buna Batı’nın, İsrail’in arkasındaki esas duruşunu da eklerseniz, mesele anlaşılır.

Netanyahu’nun “Erdoğan ile 2 milyar dolara anlaştım, Gazze’deki insanlar Türkiye’ye gidecekler” şeklinde beyanları dolaşıyor. Blinken’in bunun için geldiği açık… ABD’ye bir “anlaşma” ile döndüyse, Türkiye öpülmüştür.

Devlet adamı, ülkesini öptürmeye engel olamıyorsa, istifa etmeli…