Ortaklar ayran içip ayrı düştüler!Çarpışmalar devam ediyor!Taraflar ellerindeki son dosyalara ve kozlara kadar vuruşacaklar. Geri dönüş yok!Vatandaş birkaç gündür dizi izlemeyi bırakmış, savaş izliyor!Taraflardan biri legal, diğeri illegal?İşte savaşın yönünü de burası belirliyor. Haklı ve haksızlığını vicdanlarda burası belirliyor. Geçen hafta İstanbul dışına çıkmıştım. Yolda mola verdik ve bir çay ocağı önünde oturup çay içtik. Bu sırada koyu bir sohbete kulak misafiri olduk. Konuşulanları paylaşmak istedim.Bir tanesi şöyle diyor: "-Cemaat çok istiyorsa parti kurup gelsin ülkeyi yönetsin. Böyle kaçak güreşmesinin âlemi yok. Neymiş görelim? Bir tezleri, bir davaları varsa öğrenelim. Amerika'yı merkez tutarak, ülkenin düzenini bozmak ancak bir ajana yakışır. Hem ülkeyi ele geçirmiş hem de ağlıyor. Seni Amerika'da tutan nedir? Gel de burada ağla? İktidar çalmadı, çırpmadı demiyorum. Çaldı çırptı ama en azından bu ülkede siyaset yapıyorlar. Amerika'da değil?"Bir diğeri:"-Kardaşım sana şunu söyleyeyim.CHP gelse, yemeyecek mi? CHP yiyeceğine, AKP yesin.Hırsız bizim!İş yapanlar yiyecek tabi?Kim gelse yiyecek."Öteki dayanamadı:"-Ne biçim konuşuyorsun?Benim senin hırsızın olur mu? Hırsız, hırsızdır.Herkesten beklerdim de bunlardan asla? Allah kitap dediler, hortumları keseceğiz dediler, garip gureba edebiyatı yaptılar ama hortumları evlerine bağladılar. Çaldıkları bizim ödediğimiz vergiler. Erdoğan'ın nesi vardı daha önce? Emniyet mahallesinde gecekonduda oturuyordu. Şimdi çocukları, gemi sahibi?Bir müdürün; senelik geliri nasıl oluyor da dört yüz milyar oluyor. Bu ne biçim iş? İnsan Allah'tan korkar. Yakalanınca da yok kurs parasıymış, İmam-Hatip parasıymış, insan utanır ya? Utanmadan hala kurs, İmam-Hatip diyorlar."Hiç konuşmayan yaşlı söze atılıyor:"-Fedulla Amerika'da durduğu sürece, Türkiye'ye rahat yok. Bu adamı Amerika kullanıyor. Benim; gelinim, kızım Cemaatten; tövbe bir faydalarını görmedik. Onlar Cemaate, Cemaat Amerika'ya çalıştı. Bana evlatlıkları olmadı. Ben okuttum vatana, millete faydalı olsunlar. Onlar bana değil Amerika'ya uşak oldular.Geçenlerde gelinim bana Yahudilik ve Hıristiyanlığın doğru din olduğunu anlatmaya uğraşıyor. Neymiş hocaları dinleri birleştiriyormuş. Hocan Allah ve Peygamber mi hâşâ? Yeni bir din icat ediyor dedim. Küstüm konuşmuyorum."Sohbet koyulaştıkça çaylar içiliyor, bu defa hiç konuşmayanlara sözler veriliyor. Yaşlı adam susup hiç konuşmayan birine "Ali sen ne diyorsun?" dedi.Ali başladı:"-Vala Hüseyin amca durumlarımız çok kötü. Bunlar birbirlerini yiyorlar ama bizim için değil? Benim aldığım krediler var. İşler kötü, beni düşünen yok. Ben size soruyorum: Başbakan kaç para maaş alıyor? Diyelim on bin lira?Peki, jöleli danışman ne maaş alıyor? Elli bin diyorlar. Seçtiğimiz on bin lira alırken, danışmanları niye üç beş katını alıyor?Hatta Başbakan'ın kızı da danışman, elli altı bin lira da onun aldığı söyleniyor. Gözüm yok Başbakan alsın yüz bin lira, ama bu danışmanlar ondan daha mı akıllı da bu kadar para alıyor. Başbakan'ın aklı bu kadar para etmiyordu da, niye geçti önümüze?"Çaycı da söze karıştı:"-Hüseyin amca! Bunları Amerika kullandı kullandı kapıya koydu. Sonlarını iyi görmüyorum. Belki de asılırlar. Apo'yu serbest bırakırlar ama bunları asarlar. Bu işin başında Amerika oldukça, bu böyle olur. Saddam nerede şimdi?" Sonra gitme vakti geldi ve oradan ayrıldık.Bizim insanımız, ah bizim insanımız?Hep kaybeder bizim insanımız.Ne kendine uzatılan kurtuluş elini görür,Ne kendine kurulan tuzakları fark eder.Teröre boyun eğmeyi "açılım", hortumlanan paraları "bağış" olarak yutar, gider. Terörist başını "Sayın",hortumcuyu "hayırsever" olarak hazmeder.Yazık çok yazık…
Hortumcu hayırsever oldu!