Allah'ım Sen acı bu millete!

Türk milleti tarihinin hiçbir döneminde şimdi olduğu kadar, gerçeklere gözlerini, hakikatlere kulağını kapamamıştır. Tehlikeler tehlikeleri izliyor, belalar belayı? Ya "bize bi şey olmaz" ya da "Allah hayırlısını versin" laflarıyla olaylar geçiştirilip görmezden geliniyor.Hâlbuki bize bir şey değil, çok şey oluyor. Ayrıca biz hayrı istemiyoruz ki, Allah hayırlısını versin. Biz hayırsızını, şerlisini, belalısını tercih ediyoruz, sonra da Allah'ı kötü isteğimize ortak ediyoruz.Hükümetin teröristle masaya oturmasının iyi bir şey olmadığını biliyoruz. Teröristlerin tüm taleplerine bu iktidarın evet dediğini de?Cellâttan alınan birkaç aylık mühlet ile yaşamaya çalışıyoruz. Düşünmüyoruz ki "Ya hu bu iş böyle olmaz. Bir kaç ay sonra veya birkaç sene sonra olsa bile, bu işin sonu nereye varacak?" demiyoruz.Cellâttan gün alanlara, Küresel tefecilerden faizli borç alanlara  ümit bağlayıp günlük yaşamaya devam ediyoruz. Gerçeklerle bir gün yüzleşeceğimizi hiç düşünmüyoruz. Üstelik iktidarın söylediği her şeyin yalan olduğunu göre göre?Peki, bize ne oldu?Biz, neden bu hallere düştük?Veya yalana inanmaya nasıl alıştırıldık? Uyuşturucuya alıştırılmış gibi?Kötü olduğunu ve sonunun iyi olmadığını bildiğimiz halde?Toplum olarak yalan haberlere alıştırıldık. Artık doğru haberi  bünyemiz de kabul etmiyor. Hatta doğrulara ve gerçeklere karşı alerjimiz bile var!İşte böyle olan bir millete acınmaz mı?Çaresiz kalıp "Allah'ım sen acı bu millete" denmez mi?Denir.Hele bir de, bu millet gemisinin içinde hepimiz varsak?Üstelik gemiyi delenlerin, pişkin tavırlarını gördükçe kahrolmamıza rağmen, dua ediyoruz. Hem ne pişkinlik… Sömürgen oldukları halde, milli tepki sahiplerini 'kemirgen' olmakla suçlamaları da işin tuzu biberi…Suriye PKK'sı olan PYD liderinin bu devletin en üst makamlarınca muhatap alınması, İstanbul'da ağırlanması ve sözler verilmesi kalbinde zerre miktarı vatan sevgisi kalmış her insanı rahatsız eder.Süreç dedikleri bir uyutma ve uyuşturma ile kandırılan insanımız, şimdilik dönen dolapları görmüyor. Din, iman sosuyla servis edilen olayların işin gerçek boyutunu hesap edemiyor. Yanlı ve yandaş basından milletimize aktarılan ise PYD liderinin İstanbul'da namaz kılması?Sanki İstanbul'a teravih kılmaya gelmiş!Çünkü yandaşlar böyle haber yaptı.Yani Büyük İsrail oluşumunun Suriye ayağının sorumlusu, Ceylanpınar'a düşen havan toplarıyla hayatlarını kaybedenlerin baş failinin tanıtımı, namazlı, niyazlı yapılıyor.Diyelim ki namazlı?Ne olacak?"Helal olsun! Ne istiyorsan al git mi?" diyeceğiz. Böyle bir garabet tarihin hiçbir döneminde görülmemiş?Tabi, Yezit dönemini saymazsak?Peygamberin evlatlarını katledenler de; Emevi siyaseti tarafından Halife, namazlı ve niyazlı olarak tanıtılmışlardı. Eli kanlı Halifeye karşı gelmenin günah ve suç olduğuna inandırılmıştı, insanlar. Tabi bir süreliğine? Hz. Hüseyin'in fedaisi Muhtar ortaya çıkıp, bu kanların hesabını bir bir sorana kadar?Tekrar günümüze dönecek olursak?AKP iktidara geldiğinden itibaren Barzani ile geliştirilen ilişkilerle Irak'tan fiilen ayrılmış ve tüm devlet oluşumlarını tamamlamış, Türkiye tarafından resmen tanınmış bir devlet var artık?Bu devlet şimdi, Türkiye'den ve Suriye'den parça koparıyor. İktidar buna hayır demek yerine, koşar adımlarla yürüyor. Kâh Barzani'yi ağırlıyor, kâh BDP'yi, kâh PYD'yi? Bütün bu olanları ise millet; namaz, niyaz penceresinde seyrediyor! "Güzel bakan, güzel görür" Yahudi tekerlemesiyle İsrail oğullarının dört bin yıllık 'Arz-ı Mev'ud hayali' gerçeğe dönüşüyor. Vatanı üzerinde ameliyat yapanları seyreden millet…Sırtlanlar tarafından parçalanan Ceylan'ın, henüz ölmeden kendini parçalayanları seyretmesi gibi gelişmelere sadece bakıyoruz. Ceylan bakışlı milletim benim, parçalayıcılarını ne kadar da güzel seyrediyor!'Büyük İsrail' yoluna çakıl ve mucur görevi yapan yığınların, ayıkmalarında umudu kesmiş olmamıza rağmen, yine de dua edelim.Allah'ım Sen acı bu millete ? Amin.

Allah'ım Sen acı bu millete!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön