Atatürk ve Haydar Baş ekseni
Bu ülkeyi Atatürk kurtardı. Ve sonra Türkiye Cumhuriyeti'ni kurdu. Hayatına 11 savaş sığdırmış bu insan, cephede dahi kitap okumuş. Beş binin üzerinde kitabı, altını çizerek, not alarak okumuş.
Hangi konu yok ki, onun bir bakışı ve görüşü olmasın. İzmir İktisat Kongresi ile ekonomiye vakıf olduğunu da gösteriyor.
Onun başlattığı sanayi ile Türkiye devam etseydi, Türkiye bugün Almanya idi. 1938'de Belçika'ya uçak satan Türkiye, bugün uçak tekeri bile üretemiyor.
Onca savaştan sonra, bunları yapmak, üzerinde manevi bir elin olduğunu gösterir.
Bir kesimin, "dinsiz" dediği Atatürk, "Seyyit" ve Hafız çıktı.
"Dinsiz Atatürk" bir İngiliz projesiydi. Atatürk'ün yaptıkları ortada, "seyit" veya hafız olmasa, bir sorun teşkil etmez.
Kurduğu devlet, kurtardığı millet, kendisine dünya ve ahret yeter de, artarda?
Onun, "Cihat Müslüman'ı" olduğu, savaştığı devletler ve milletlerden belli? Annesi İngiliz, Ermeni, Sırp veya Rus olan padişah anaları baş tacı ama anası Peygamber soyundan olan Atatürk "dinsiz" şu oyunu görüyor muyuz?
İşte tüm bu gerçekleri, Türkiye'de yalnız bir insan haykırdı: Prof. Dr. Haydar Baş?
Afyon'da İcmal Gençlik'in düzenlemiş olduğu programda iki saate yakın, Atatürk'ü anlattılar. Ve birde müjde verdiler: Sayın Baş'ın Atatürk kitabı çıkıyor.
Baş Hoca, Balkanları Atatürk'ün dedelerinin Müslüman ettiğini ifade buyurdular. Ortaya koyduğu belgeler bunu gösteriyor. Balkanları Müslüman eden sülale, Müslüman Türk'ü dünyada bağımsız yapan Atatürk'ün sülalesidir.
Atatürk'ü ancak İngiliz dili kötüler.
Ancak İngiliz oyunuyla "dinsiz" gösterilir.
Kim ne derse desin, Atatürk yine Türkiye'nin kurtuluş adresi olacak. Türk Milleti önce Ata'sını doğru tanıyacak. Bu da, Baş Hoca ile oluyor.
8 yaşında hafız olduğunu, Muaviye anlayışını iyi tahlil ettiğini, "seyit" olduğunu, herkes öğrenecek.
"Dinsiz Atatürk" Profili, hangi sonuçları doğurdu, yaşıyoruz. Birazda ona "dinsiz" diyenlerin gerçek dinsizler oldukları görülsün. Halen Türkiye'de Müslümanlar, Atatürk'ün yazdırdığı tefsirlerle dinlerini yaşıyorlar.
Ona dua etmeli, rahmetler okumalılar. Belki bu sayede, af olurlar.
Bakın Türkiye yine, ilk defa bir gerçeği daha Prof. Baş'tan duyuyor. Atatürk meğer bir Dede imiş: Selanik Meydan Dedesi?
Türk Milleti'ni bir ve beraber edecek adres, Atatürk'tür. Milleti bu adrese çağıran Sayın Haydar Baş, Atatürk'ün bilinmeyen ve ısrarla gizlenen yönlerini anlatıyor.
Atatürk üzerinden bu millete oynanan oyunları bozuyor. Ülke bu kadar kötü durumda iken, Atatürk'ü ağzına alan ondan başka bir siyaset ve devlet adamı veya ilim adamı var mı?
Bu emeği, bu uğraşı, bu çileyi ve bu hizmeti görmek gerekir. Kurtuluşumuz bunu gerektiriyor. Alevi-Sünni beraberliği, sivil-asker bütünlüğü, ancak böyle mümkün?
Türkiye'nin sorunlarını çözmek isteyenler, Baş Hoca'nın sadece Afyon'da yapmış olduğu konuşmaları dinlemeleri yeterli. ABD, Türkiye'de bir iç savaş istiyor ve ardından Türkiye'ye "müdahale" hesabında?
Peki, hazırlığın ne Türkiye?
Hangi eksende bu tuzaklara karşı koyacaksın!
S-400'ler almadan önce, içeride adımlar atacaksın Türkiye!
Haydar Baş'ı dinleyeceksin!
Yazın sıcağında Afyon'da Kamp, senin için kuruldu. Gerçekleri işit diye, hakikatleri gör diye?
Atatürk'ü ve Haydar Baş'ı görmeden, asla kurtuluşun olmayacak. Ülkenin yeni kurtuluş adresi , emin olun Atatürk ve Haydar Baş ekseni?
Bu ne bir hamaset, ne de taassup?
Türkiye, her konuda Prof. Baş'ın dediğine geliyor, görmüyor muyuz? Haydar Baş eksenine isteyerek olmasa da, sürünerek geliyor.
Türkiye, sokulan BOP yolunda, iktidara rağmen dönüyor. Batı yerine Prof Baş'ın tezi etrafında kurulan BRICS'e yöneliyor. Mezhepçi politikadan uzaklaşıp, gerçekçi politikalara dönüyor.
Ekonomi alanında bir dönüş, Baş'sız asla olmaz.
Siyasi kararlar, ekonomik kararlarla desteklenmedikçe, kapitalist sistem içinde kaldıkça, emek ve üretimler ABD'ye "dolar" oldukça, Türkiye kurtulmaz.
O yüzden; sağımıza Atatürk'ü, solumuza Haydar Baş'ı alalım. Bağımsız Türkiye'yi kuralım. İnsanımız zengin olsun. Kaynaklarının sahibi olsun. Gözlerinin içi gülsün.
