Darbe Mısır'da oldu ama acısı Kısıklı'da hissedilmeye devam ediyor. Özellikle sosyal medyada, Amerika'nın Arap Baharı ile Mübarek'i devirerek getirdiği Mursi, İslam lideri olarak tanıtılıyor.Mursi'nin namaz kılarken çekilmiş resimleri yayınlanarak, ne kadar Mübarek(!) birisi olduğu ima edilmeye çalışılıyor. Yani Amerikan Mübarek'i olduğunun üstü örtülüyor.Filistinlilerin dünyaya açılan tek kapısı hükmündeki tünellere kanalizasyon suyu pompalandığı görmezden geliniyor. Tıpkı Kürecik radarı ile İsrail'e kalkan olan iktidarın "İsrail karşıtı gösterildiği gibi? Hüsnü Mübarek de gaz pompalamıştı. İkisi arasında ki tek fark, Mursi'nin sakallı ve "Müslüman kardeşler" etiketli olması?Kendisinin ve çocuklarının Amerika'dan eğitim almış olmaları ve bu ülkede uzun süre ikamet ettikleri de es geçiliyor. İktidar, Türkiye'de "Büyük İsrail" inşaatının yüklenici firması olduğu halde, bu işi vatandaşın gözünde nasıl kamufle ettiğinin tecrübelerini, Mısır'a aktarıyor ancak Mısır halkı bunu yemiyor. Mısır'la ilgili yalancıların mumu ikindi vaktinde sönüyor.Maaşları ABD tarafından ödenen Mısır ordusu, Amerika'nın desteklediği Mursi'yi devirdi. Burada tutulacak hiçbir taraf olmaması gerekir. Yani değneğin iki tarafı da kirli… Ancak böyle olmuyor?Mursi, otuz milyon Mısırlı tarafından alaşağı edilmek üzereyken ordu duruma el koydu. Asıl ordunun bu işe gölge olmasının bir oyun olduğunu görmek gerekir. Eğer ordu duruma el koymayıp da, Mursi'yi halk indirmiş olsaydı, bu gün bu tartışmaların hiç birisi olmayacak, Mursi mağdur değil, mağlup olacaktı.Yani Mısır'da oyun orduya oynanmıştır. Mursi ve taraftarları uzun vadede bu işte kârlı çıkacak, ancak ordu büyük bir darbe alacaktır. Bu darbede hedef Mısır'ın parçalanmasıdır.Bunun için Türkiye'de olanları bir hatırlayalım. Eğer 28 Şubat olmasaydı, AKP olmayacaktı. AKP olmasaydı, TSK bugünkü hale sokulamayacaktı. Bu da, bugün yaşadığımız bölünme sürecini doğurmayacaktı.Üç tarafımız PKK ile çevrilemeyecek ve Öcalan'ın ağzından çıkacaklar siyasete yol haritası olarak sunulmayacaktı. Yani her şey; TSK'nin CIA'nin oyununa gelerek, 28 Şubat'ı gerçekleştirmesiyle başladı. Eğer 28 Şubat süreci olmasaydı, bugün "müzakere süreci" olmazdı.Mısır'daki darbe de, bu ülkenin 28 Şubat'ı olmuştur. Olaylar kesinlikle durulmayacak ve artık Mısır bölünme sürecine girmiştir. Yakın zamanda Mısır ordusunda yeni atraksiyonlar baş gösterebilir.Eğer bir halk ve toprağı üzerinde operasyon yapılacaksa önce o halkın ordusu harcanmalı. Güçlü ve itibarlı ordu, oyunlara daima engeldir.Mursi yönetimi bir süre daha iktidarda kalsaydı halk büyük bir ezici çoğunlukla onları silecekti. Bu da seksen yıllık Müslüman kardeşler örgütünün ABD için iş göremez hale gelmesi demekti. Ardından yeni gelecek bir yönetim Mısır'ı idare edecek, buda Mısır'ın planlanan bölünme işini geciktirecek, belki de engelleyecekti.Oysa şu anda halk tam anlamıyla bölünmüş ve taraflar birbirlerini öldürüyorlar. Bir üçüncü tarafın, bu işte kârlı çıkmasının tam zamanı? Bu kârlı tarafın, Mısır'ın ekonomisini elinde tutan nüfusun yüzde onu, zengin Hıristiyanlar olduğu düşünülürse,söylemek istediklerim anlaşılmış olur.
Darbe Mısır'ın 28 Şubat'ı