Güneşin kıskandığı gençlik

İcmal dergisi otuz yaşını çoktan aştı.Ben 1986 yılında tanışma şerefine nail oldum. Liseyi bitirdiğim yaz Malatya Abdulgaffar Camisi'nde ikindi namazını kılıyorum. Namaz bittikten sonra, tanıştığım, aslen bir alevi olan Mehmet Süzen ağabey, beni İcmal merkezine götürmüştü.O gün tanıştığım İcmal benim için bir okul oldu. Halen bu okulda okumaya devam ediyorum. O zamanlar siyasal İslam'ın temellerinin atıldığı, hareketli illerden birisiydi Malatya?Devleti İslam adına ele geçirmeye çalışanların aksine İcmal bizlere, İnsanı merkez alan bir anlayışla, nefsini ele geçirmeyi öğretiyordu. İslam'ı getirmek yerine, İslam'a ve Allah'a gitmeyi 'Öğüt'lüyordu.O zamanlar bizi eleştirenler "bunlar ibadetten, Zikirden, tefekkürden başka bir şey bilmezler. Cihattan habersizler" diye suçlarlardı. Biz ise onlara "biz İslam'ı getirmek yerine, İslam'a gidiyoruz. Devleti Müslüman etmeye çalışmak yerine, nefsimizi Müslümanlaştırıyoruz. Asıl cihat insanın nefsi ile olanıdır. Devlet Müslüman olmaz, Müslüman olmak insanlar içindir. Çünkü devlet oruç tutmaz, namaz kılmaz, Hacca gitmez, zekât vermez, kelime-i şahadet getirmez" diye cevaplardık.Bugün bu kesim iktidar ve devleti ele geçirdiler. Ama İslam'a hala gitmediler. İslam bunların o gün olduğu gibi yine dillerinde? Gırtlaklarından aşağıya hiç inmedi.İslam'ı getirmediler ama yerine Haçı getirdiler. Bu gün bu zihniyet camileri birer, birer kilise yapıyor. Müslüman çocukları gitsin diye on binlerce kilise evleri açtılar. Bazılarının açılışlarını bizzat kendileri yapıp, tekbirlerle açtılar.Eşleri ve başörtülü yandaş gazetecileri bu Kiliselerde mumlar yakıp, reklam yaptılar. Bunlar Türk ve İslam tarihinde ilk defa olan hadiselerdi. Bu anlayışa siyasal İslam deniliyor. Ve ABD bu işin arkasında duruyor.Bugün anlıyoruz siyasal İslam'ın hedefinin İslam ve Müslümanların üzerinde yaşadıkları coğrafya olduğunu? Tekbirler getirilerek Suriye'de Müslüman katletmek ise bu işin Amerika'nca uygulamasıymış.Dindar nesil sloganı ile "kindar" bir nesil yetiştirdiler. Dillerinde İslam ama gönüllerinde kin ve nefret olan bir nesil? Kendi devletiyle hesaplaşan, ecnebi safında Müslüman'a karşı savaşan, üzerinde yaşadığı toprakların pay edilmesine 'adalet', kaynaklarının peşkeşine, 'kalkınma' diyen bir nesil ile karşı karşıyayız.İslam'dan başka Hak dinler olduğunu iddia eden, Cami ve Kilise arasında fark görmeyen, İslam ile diğer dinleri eşitleyen Ilımlı İslam'ın özürlü neslini yetiştirdiler. Atatürk'e dinsiz ama buna mukabil, Obama'ya Müslüman diyen bir kafa?Devlete ve Atatürk'e düşmanlığı Müslümanlık, Müslümanlığı ise marjinallik olarak algılayan sakat bir bakış verdiler insanlara?İşte tüm bu çürümüşlük karşısında yepyeni bir gençlik var karşımızda. Güneşin kıskandığı gençlik?Öz be öz yerli?Kendi nefsini Müslüman yapmayı öncelik edinmiş, kindar değil, gerçek dindar bir gençlik. İbadet öncelikli, slogansız ve hal ehli?İslam'ın peygamberine ve Ehl-i Beyt'ine âşık bir gençlik?Devleti ile barışık, atasına bağlı?Bugüne kadar iki tür gençlik oluşturulduülkemizde.Birisi devleti, diğeri dini reddediyor. İkisi bir birine karşı olarak yetiştirilip organize ediliyor. Bu gençliğin ikisi de NATO gençliğidir. Birbirine çarpıştırılmak için özel yetiştirildiler.NATO gençliğini de kurtaracak olan, İcmal gençliğidir.Ne dini için devletinden, ne de devleti için dininden vazgeçmeyen her ikisine de aynı ölçüde sahip çıkan gerçek Türk gençliği?27 yıl önce tanıştığım İcmal gençliğinin Kozaklı kampına, bugün oğlum Musa Haydar'ı, yeğenlerim Enes ve Mete'yi göndermenin haklı gururunu yaşadım.Prof Dr. Haydar Baş Bey otuz yıl önce Baki Bektaş, Celal Mısır ve Ali Gedik'ten oluşan üç arkadaşıyla "Bu nesil kurtulur" diye çıktıkları yolda şimdi, yüz binler arkasında?İcmal Gençliği Atatürk'ün ve Hazreti Peygamberin emanetlerini birlikte taşıyan kutlu bir nesildir. Türk ve İslam âlemi bu gençliğin omuzlarında yükselecek ve dünyaya Türk'ün adaletini ve Medeniyetini dağıtacaktır.Kutlu olsun.

Güneşin kıskandığı gençlik

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön