Milli Basın görevini yapıyor

 

Milli Basın’da gerçekleri ama sadece gerçekleri yazmaya devam ediyoruz. Bazı yazıları kısa süreliğine yazdığımız için, kaldırdığımız oluyor. Sebebi ise dini ve milli bütünlüğümüze sahip çıkmayı ilke edinmiş bir insan olarak, dedikoduya ayıracak zamanımız olmadığındandır.

Bu siteye baktığınızda gözünüze ay yıldızın ışığı çarpar, sonra da, Prof. Dr. Haydar Baş’ın aydınlık fikirleri, görüşleri ve de sıcaklığı fark edilir. Ben yazarken, bunu yaşıyorum şahsen, gönül sahibi okurlarımın bunları hissettiğini de dinliyorum.

Yani buraya taşımaya değmeyecek konular oluyor arada fakat yazmak zorunda kalıyoruz. Maksat hasıl olunca da yayından kaldırıyoruz. Çünkü bu site; şahsi müdafaa değil, sathı müdafaa içindedir.

Ülkemiz ve de Müslüman Türk dünyası için, büyük bir şans ve çıkış yolu olan Haydar Baş düşüncesine hizmet amacı dışında, bir amacımız bulunmamaktadır. Sitemizi, daha da geliştirme azmindeyiz siz okurlarımızın manevi desteği ile. Yazar sayımızı artırıyoruz. Ve kıymetli okurlarımızın yorumlarına, önem veriyoruz.

Bu sebeple, yazıların altına yorum özelliği ekledik. Görüş ve düşüncelerinizi almak, bize güç verecektir.

Kıymetli okurlar!

Millibasin.com adresi, satırlardan gönüllere kurulmuş bir köprüdür. Milli Basın, bir ihtiyaca binaen açılmış ve ciddi bir ihtiyacı karşılamış, herkesin inandığı, gerçekliğinden asla şüphe etmediği bir bakışın, adresi olmuştur.

Sitemize  makalelerin yanında, önemli konuları ihtiva eden videolar da yüklenecektir.  Üstadımız Prof. Dr. Haydar Baş bedenen aramızda olsa, neleri yazmamızı ve neleri konuşmamızı isterdi, hassasiyeti ile hareket etmeye çalışıyoruz ve çalışacağız. Ruhen aramızda olduğunu, ‘kından çıkmış kılıç keskinliğinde’ hissediyor ve yaşıyoruz.

O’nun, dini, milli, iktisadi ve sosyal alanda bütün tez ve görüşlerinin adresi olmaya  devam edeceğimizden, kimsenin şüphesi olmasın. Haydar Baş düşüncesine hizmet yolunda, elimizden gelen bütün imkânları devreye sokacağımızı, ifade etmek isteriz. Kimlerle yürüdüğüm konusunda spekülasyon yapanlar bilsinler ki, Haydar Baş’la yürüyorum!

“Milli Basın” kavramı, üstadımıza ait olup, seksenlerin sonunda(sonuncusu Mayıs 1988’de düzenlendi) Milli Basın Kurultayları düzenlediği hepimizin malumudur. Şimdi ki CB Sayın Erdoğan’ın o kurultaya dinleyici olarak katıldığı ve hatta kısa bir mülakat verdiğini hatırlıyorum. Bu kısa söyleşi Öğüt Dergisi’nde yayınlanmıştı.

Keşke Haydar Baş’ın insana ve İslam’a dair bakış ve yorum tarzı, o zamanlar anlaşılsaydı belki de şuanda farklı bir Türkiye olurdu. Bazı kesimlerin Atatürk ve Anıtkabir düşmanlığı, cumhuriyet karşıtlığı gibi dinci bir konumları olmaz, devlet veya cumhuriyet ile sorunu olmayan gerçek dindarlar ülke sathında söz sahibi olurlardı.

Neyse…

Milli Basın, kadim ve köklü bir çıkıştır.

Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Basın Kurultayı’nın düzenleyicisi ve de son konuşmacısıydı. Birlik beraberliğin zarureti ve temel unsurlarını, o kurultayda anlatmışlardı. Önce basın alanında milli birliği ve beraberliği amaçlamış bu insan, sonraları bu başlıkta yüzlerce konferans verdiler, ülke genelinde.

90’lı yılların kültürel faaliyetleri de bu eksende devam etti. Ardından “İslam’a itirazlar Kur’an’dan cevaplar” konferansları başlamıştı. Bütün bir ülkeyi, ömür boyu demir çarıkla gezdi Haydar Hoca, hepsi işte bu günler içindi.

İslam’ın devlete değil, insana geldiğini, İslam’ın getirilemeyeceğini İslam’a gidileceğini, siyasal İslamcılara tam 50 yıl haykırdı. Bu Türk milletinin olduğu kadar, İslam dünyasının ihtiyacı olan kitabi veya Kuran’i bakışıydı. Haydar Baş’ın bakışını, duruşunu, görüşünü, tezini, karınca kararınca hatırlatmaya, yaşamaya ve yaşatmaya çalışacağız.

“Milli Basın” adlı sitemizle de aynı birlik ruhunu canlı tutmaya çalışıyoruz. “Asgari müştereklerde, bir ve beraber olmanın zaruretine inanıyoruz” cümlesini hatırladınız mı? Bu cümle de, o kurultayda çokça tekrar edilen bir cümledir.

Kadere bak ki, o zamanlar bizim dışımızdakilere hitap ederken, şimdi aynı cümlelerle kendi içimize hitap etme zorunluluğumuz doğdu.

Kadere bak ki, ülkemiz insanını Atatürk etrafında, Müslüman dünyayı Ehl-i Beyt etrafında bir ve beraber etmeye çalışan bir liderin takipçilerini, bugün Milli Basın olarak Haydar Baş etrafında kenetlenmeye davet ediyoruz. Oluşturulmak istenen karanlık odalara Haydar Baş güneşi tutmaya çalışıyoruz. Münafık ayırır, Mü’min birleştirir.

Milli Basın birleştirmeye devam edecek!

Sözün özü;

Milli Basın görevini yapıyor.

 

1 YORUM

Zülküf Atay

Genç Adam

Genç bir adam ormanda kaybolmuş. Günler sonra yaşlı birine rastlamış. Yaşlı adam da uzun zamandır ormanda kayıpmış ve genç adama çıkış yolunu birlikte aramayı önermiş. ‘Olmaz’, demiş genç adam, ‘seninle zaman yitiremem, çıkış yolunu bilseydin şimdiye kadar bulurdun’. ‘Ama’ demiş yaşlı adam, ‘ben çıkmayan yolları öğrendim’.”

YORUM EKLE

You may also like...