İslam'a ve imana davet her Müslüman için dini bir görevdir. İslam'da davet var ama zorlama yoktur. Kimse kimseyi, dini inanç ve görüşünden dolayı kınayamaz.'Lekum dînukum ve liye dîn' ilahi bir kuraldır."Senin dinin sana, benim dinim bana" manasına gelir. Biz davet ederiz, eğer kabul söz konusu olmazsa işte bu kural geçerlidir. Allah ile kendileri arasında?İster kabul eder, isterse etmezler. Yani davet caiz, baskı haramdır. Kanunlarımıza göre de, bu kural farklı değil.İmana davet ettiklerimiz kendilerini bilirler. Kimse üstüne almasın. Sözümüz azınlık cemaatlerinden dışarı?Şimdi gelelim davetimize!Bu daveti bir mektup şeklinde yazmayı düşündüm. Çünkü mektuba pek meraklı bir Cemaat? Umulur ki, dikkate alırlar.Malum, öyle herkesi dikkate almıyorlar. Dikkate almaları için "SIZMA" ecnebi olmanız gerekir! Bir Müslüman kendilerine mektup yazsın veya davette bulunsun, hiç tınmazlar. Ama Papaz veya Haham'dan bir davet müsveddesi gelsin 'Rabbin aciz kulu' sıfatıyla, düşerler yollara.Yine de biz davetimizi yapalım:Allah'ın kulu Yusuf'tan, Cemaatin Abilerine!Allah'ın dini İslam'a girin ve kurtulun.O, Hak olan tek dindir. O'nun dini üç tane değil, bi tanedir. O da İslam'dır. Allah tektir, tek'i sever. "Allah üçtür" diyenler, İslam'a göre kâfirdirler."Allah'ın dini üçtür" diyenler de İslam'a göre aynıdırlar. Öyle ise "üç büyük din", "ilahi dinler", "semavi dinler", "İbrahimi dinler" gibi kavramları bırakın artık.Maskeniz düştü!Bu milletten Müslüman'dan başka bir şey olmaz. Kafanıza akıl koyun!"Kalbinize iman koyun" diyeceğim, bu mümkün olmaz. Demekle olmaz çünkü. Dil ile ikrar, kalp ile tasdik gerekir.Ey Cemaat'i Amerikan!Kıbleniz Kâbe-i Muazzama olsun. Beyazsaray ve Brüksel'den yüz çeviriniz. Müslümanlara sırtınızı değil, yüzünüzü dönün. "Ankara'nın şerrinden, Brüksel'in şefaatine sığınırız" diyerek bir gittiniz, pür gittiniz.Kâfirlerden Şefaat dilendiniz, geldiğiniz nokta ortada? Kurum ve kuruluşlarınızın çok olması, sizleri aldatmasın. Sizlere "Karun" diyenlere de kızmayın. "Söyleyene değil, söyletene bakın" demişler.Dünya gelip geçici?Karun'a kalmayan dünya 'Rabbin aciz Kulu'na kalır mı?Dönün artık!Türkiye'ye dönün, demiyorum. İman'a dönün, diyorum. İmanı kurtarma iddiasında olabilirsiniz. Bu kuru bir iddia?İddianın ispata ihtiyacı var. İmanı kurtarmak kitap okumakla olmaz demiştik, bizi dinlememiştiniz. Sonunda okuyarak yoldan çıktınız. Neden?Çünkü Allah'ın kitabı yerine, şeytanın sözlerini okudunuz. Allah'ın Resûlü yerine, Papaz ve Hahamları takip ettiniz. Millete de "biz bunları Müslüman ediyoruz" diye numara çektiniz. Onlar Müslüman olmadı ama sizler, galiba imandan oldunuz.Bir Müslüman: "Allah'ı kabul iman, peygamberi kabul kemal" der mi? "Peygamberi kabul etmeyenler de iman sahibidir" iddiasında bulunabilir mi?Bir Müslüman: "Kelime-i Tevhidin tamamını söylemeksizin, sadece birinci kısmını söyleyenlere karşı bakışımızı gözden geçirmeliyiz. Onlara rahmet nazarıyla bakmalıyız" diyerek Müslüman'ın akaidine, sinsice sızar mı?Bir Müslüman: "Akıl Vahiy çatışmasında tercih akıldır" diyebilir mi?Ee, bu kadar sözden sonra, iman kalır mı? Elbette hayır, zerresi bile kalpte durmaz. Bize düşen davet!Ey Cemaat!Sizler beni dinlemezsiniz, bunu biliyorum! Sizler Allah'ın Peygamberini dinlemediniz, ben kimim ki?O Peygamber, "Yahudi ve Hıristiyanlara din konusunda soru sormayınız. Eğer sorarsanız sizleri imanınızdan sonra Kâfir yaparlar" diye buyurmadı mı?Buyurdu.Dinlediniz mi?Hayır.Peygamberi dinlemeyen Müslüman'ı dinler mi? Gidip, Papaz ve Hahamları dinlediniz. Sizler Allah'ı dahi dinlemediniz.Allah, "Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyiniz" diye buyururken, sizlerin arasında su sızmadı. "Diyalog" yemekleriyle birlikte her naneyi yediniz.Ey Cemaat!Eğer dönmezseniz benim size son sözüm 'Lekum dînukum ve liye dîn' olsun. Baskı yok, yanlış anlaşılmasın!
Cemaat'i imana davet ediyorum!