"Kendim seçtim, kendim buldum"

Yine şehit haberleriyle yüreğimiz dağlandı, herkes konuşuyor tartışıyor bu işin sonu ne olacak diye. Bu işin sonu belli; böyle devam ettiğimiz takdirde en fazla bir yıl sonra Yugoslavya olacağız. Ortada bir yangın var, bu yangına iktidar benzin döküyor, "körükle gidiyor".İktidarın işbaşı yaptığı ilk günlerde Diyarbakır'da yaptığı konuşmayla uyuyan yılan uyandırılmış, terör örgütüne özgüven verilmiştir. Bugüne kadar terör örgütünün propagandalarına inanmayan bölge halkı, Başbakanın bu konuşmasından sonra ülkede "Kürt sorunu" olduğunu duymuş ve düşünmeye başlamış, adeta APO'ya hak vermiştir.Bununla da yetinilmeyip "açılım" adı altında teröristlerin af edilmesi, bir şova döndürülünce, siyasi Kürtçülükle beraber bölücülük tavan yaptı. Her gün gelen şehitlerle de sokaklar hareketlenerek bir iç savaşın eşiğine gelmiş bulunuyoruz.Bölücü başı; şehit ve gazi yakınlarının mahrum kaldığı "özel" bir bakımla rahat ettirilerek, "İmralı" unvanıyla efsaneleştiriliyor(!). Bölücü başının vurarak kırarak yanına çekemediği bölge insanını bu iktidar "açılım" yalanıyla terörün kucağına itti. Öte yandan terörle mücadelede ömrünü tüketmiş, sağlığını kaybetmiş üst düzey komutanların uydurma yalanlarla, "gizli tanık" iftiralarıyla içeri tıkılması teröristlere büyük cesaret vermiştir.Meclis başkanının şahin'leşmesi, sureti haktan görünmeye çalışmaktan, dikkatleri yanlış yöne çekmekten başka bir şey ifade etmiyor. "Genel Kurmayın tatmin edici açıklama yapmasını" istiyorsun da niçin güvenlik güçlerinin elini kolunu bağlayan yasaları çıkaran sizler, kendilerinizi hesap verme makamında görmüyorsunuz?Şehitlerin geldiği günde sus pus olan, ağlaması, sesi, soluğu kesilen Sayın Arınç! Hesap vermeli. Askere iftira atan, saldıran "taraf"ta saf tutup ne yaptınız benim ceylanıma" diyerek ağlayan Sayın Başkan, bir günde tam on bir ceylan şu toprağa girdi neden ağlamazsınız?."AB ülkeleri terörün arkasında, verdikleri sözde durmadılar, yalancılar" diye ekran önünde sahte çıkışlarda bulunan hükümet sözcüsü Sayın Çiçek!Samimi olun, olamıyorsanız bari susun. Şimdi kötülediğiniz bu ülkelerin arasına girmek, AB'ye katılmak için; gecenizi -gündüzünüze kattığınızı ekranda söyleyen sizsiniz. Terörden kurtulmak istiyorsak evvela terörün başarılı olma ümidini yok etmek gerekiyor, mevcut iktidar devam ettiği sürece, bu mümkün değil. Çünkü bu iktidar, terörü destekleyen ülkelerle hem stratejik ortak, hem de bu ülkelerin bölgeyle ilgili haince projelerine Eşbaşkan(BOP).Haksızlık etmeyelim, sadece bu iktidar mı suçlu? Elbette hayır. Bugüne kadar gelmiş bütün iktidarlar görevde kaldığı sürede bu suça ortaktırlar. Bundan önceki koalisyon hükümeti özellikle MHP; seçim meydanlarında fırlattığı ipi, bebek katilinin boynundan kendileri çıkartmıştı milleti o kadar balık hafızalı kabul etmesinler. Eski başbakan Mesut Yılmaz AB'nin yolu Diyarbakır'dan geçer dememiş miydi? Demirel "Kürt Realitesini tanıyoruz" demişti. Çekiç gücü ülkemize sokan, onun süresini uzatan bütün iktidarlar terörün bu noktalara gelmesi konusunda masum değiller. Millette bunları seçtiği için masum değil, kısaca milletin seçtikleri iktidar oluyor, iktidarların ektiklerini de millet biçiyor. Yani "Kendim seçtim kendim buldum" oluyor.

"Kendim seçtim, kendim buldum"

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön