Esadın iktidardan indirilmesini şahsileştiren ve adeta kan davası haline dönüştüren Başbakan Erdoğanın bu inadı herkesin hayretini ve dikkatini çekmiştir. İşte bu konuda dünya basınında çıkan değerlendirmeleri yorumsuz olarak aktarmak itiyorum.
Başbakanın ünlü van minut tiyatrosunda haşladığı Amerikalı gazeteci David Ignatius, Washington Posttaki köşesinde şunları yazmış.
Arap Baharını yönlendirmek için geri planda kalmayı tercih eden Amerikan yönetimi, bu işe en uygun kişi olarak Tayyip Erdoğanı seçmişti. Çünkü İslam dünyasında saygın bir konumdaydı. Amerikan yönetimi, Başkan Obamanın ilk yurtdışı gezisini Ankaraya yapması bu sebeptendi. Obama, Erdoğan ile Mısır, Libya, Suriye ve İran konusunda sıkı bir işbirliği içindeydi. Sadece bu sene on üç defa görüştüler.
Peki, kırk yıllık Esat, bir gecede nasıl Eset oldu?
Washington Postun yazarı, Beyaz Saray kaynaklarına dayanarak, bu sorunun cevabını da veriyor.
Bir zamanlar Esadın en yakın dostu olan Erdoğan, şimdi en sert düşmanı. Erdoğan olayı kişiselleştirdi. Çünkü Obama bastırıyor, Suriye meselesinde Türkiye devre yapıyor.
Erdoğan, Esadla geliştirdiği dostluğa güvenerek onu 72 saatte ikna edebileceğini söylüyordu. Ama Esad Erdoğanın beklediği adımları atmıyor. Türk Başbakanı Obamaya mahcup oluyor ve çok öfkeleniyor. Bu öfke adeta bitmeyen bir kan davasına dönüşüyor.
Washington Posttaki yorumlar böyle. Kan davasının perde arkasını birde Arap medyası nasıl yorumluyor? Ona bakalım
Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Genel Komutanlık lideri Ahmed Cibril, Al Mayadeen Televizyonu Genel Yayın Yönetmeni Gassan Bin Ciddo'nun konuğu olarak soruları cevaplıyor.
"Amerikalılar, Suriye'nin dik duruşundan sonra, Suriye'yi ya ele geçirip kontrol etmeye çalışacağız ya da tahrip edeceğiz dediler. Öncelikle Suriye'yi dizginlemeye çalıştılar. Bu Hamad var ya Hamad, Katar'ın Şeyhi Suriye ile ilişkilerini geliştirmeye başladığında Şam'a sürekli geliş gidişlerini görmeye başladık.
Ben Cumhurbaşkanı Beşşar'a bu konu hakkındaki düşüncelerimi açıkça söyledim. Bu adam sevgisinden dolayı gelmiyor, bu adam Amerikanın mesaj taşıyıcısı dedim.
Hamad sana, Lübnan'daki Hizbullah'tan ve İran'dan uzaklaş ve dile bizden ne dilersen diyecek dedim. Katar Emirliğinin Şeyhi Hamad başarısız olunca aynı görevi üstlenen Erdoğan oldu.
Erdoğan geldi ve Beşşar Esad ile görüştü.
Ben de bu konuyu Dışişleri Bakanı Velid Muallim ile görüştüm. Ona, 'Size gelenlerden Golan'ı isteyin. Önce Golan konusunda yardım etsinler sonra da taleplerinize bakarız' deyin dedim.
Muallim de bana, şu an ki taktiğimiz tamamen budur, cevabını verdi. Erdoğan bu konu görüşülürken, elini göğsüne vurup, 'Ben size Golan konusunda yardım edeceğim ama İrandan uzaklaşmanız ve Filistin davasından ve Lübnan Hizbullahından desteğinizi kesmeniz şartıyla' demişti."
Sunucunun "Bu talepleri Erdoğan mı dillendirdi?"^diye sorması üzerine Cibril, "Evet bu konuları açıkça konuşuyorlardı. Beşşar Esad 'Önce Golan'ı istiyorum' dedi. Erdoğan da 'Peki müzakerelere hazır mısınız?' diye sorunca Esad, 'Biz müzakerelere hazırız ama aracılarla' diye yanıtladı. Ardından dolaylı yollarla İstanbul ve Ankara'da görüşmeler oldu ve gerisini biliyorsunuz."
Sunucunun ısrarla "Siz şimdi, bir Suriyeli yetkiliden, Esad mı başkası mı bilmiyorum ama Erdoğan'ın Suriyelilere Filistin davasından ve İran'dan uzaklaşmaları karşılığında Golan'ı önerdiğini mi söylüyorsunuz?" diye sorması üzerine Cibril şu yanıtı verdi:
"Sadece bu da değil. Birleşik Arap Emirlikleri'nin Dışişleri Bakanını da gönderdiler. Bakan Suriyelilere harfiyen 'Güvenliği sağlamak adına Bahreyn ve Umman'ın her birine, Körfez İşbirliği Fonundan 2 milyar dolar gönderdik. Sizin Suriye'de milyarlarca dolara ihtiyacınız var. Biz 20 milyar dolar ödemeye hazırız' dedi.
Bunun karşılığında da 'İran'dan, Hizbullah'dan ve Filistin direnişinden uzaklaşın'
diyordu.
Cumhurbaşkanı Esad'ın cesur duruşu ve bütün önerileri reddedişi, Suriye'ye kurulan komplo operasyonlarının başlangıç noktasını oluşturdu. Tabi daha önceden Hariri'nin öldürülmesi ve diğer hazırlıklar vardı."
Ya, kıymetli okurlar! Görüyor musunuz olayı?
İsrail aşkına dönen pervaneleri!..