Hakkri vatan değil mi?

İktidar muhalefete yüklenerek “Ulus’ta bayrak sallamak kolay, Hakkâri’de salla da göreyim seni” diyor. Muhalefet ise “Sen Hakkâri’de parti bürosu aç, önüne de Türk bayrağı dik seni göreyim” diyor.

Sahi muhalefet ve iktidarın üzerinde “bayrak yarışı” yaptığı il Hakkâri, Türkiye sınırları içinde değil mi? Çıktı da haberimiz mi yok?

Bunlarda Türk milletinin iktidarı ve muhalefeti olacak “yahu beyler! Hakkâri Irak sınırları içinde Kandil değil, on binlerce şehide mezar olan Türkiye cumhuriyeti topraklarıdır. Kendinize gelin lütfen…”

On yıl önce Türkiye Kandil’e bayrak dikmekten söz ederken, iktidar ve muhalefet birlikte Hakkâri’de Türk bayrağının olmadığını, devletin giremediğini, buranın PKK’nın elinde olduğunu söylüyor hem de horoz dövüşü yaparak vatandaşı alıştıra alıştıra söylüyorlar.

Peki, bir ülkenin Başbakan’ı bunu söylerken hiç mi yüzü kızarmaz, hiç mi üzülmez, hiç mi ağlamaz bu nasıl sorumluluk anlayışıdır Allah aşkına. 2002 Tarihinde Hakkârili vatandaşlarımız, ellerinde Türk bayraklarıyla terörü lanetleyen yürüyüşler düzenlenmişken, bugün Türk bayrağı asılamıyor ve İçişleri Bakanı Hakkâri sokaklarında yürüyemedi, canını zor kurtardı.

Böyle açıklamalar yapan iktidar ve muhalefeti dinleyen güvenlik güçlerinin bu ilde görevini yapması nasıl mümkün olsun? “Başbakan bile Hakkâri’yi teslim etmişken biz neden müdafaa ediyoruz ve neden ölüyoruz” demezler mi?

Yahut terör örgütü, “Hakkâri bizim hâkimiyetimize geçmiştir” diye düşünmez mi? Ya da Selahattin Demirtaş’ın sözleri doğru mudur? Bilmem ne kadar kilometrelik alan kontrolümüzde demişti.

Büyük Ortadoğu Projesi’nde AKP’nin görev aldığını genel başkanından dinlemiştik. Ama anlaşılan bu projede muhalefet partileri de görev almış.

AKP’den önce Musul ve Kerkük’ün alınmasından söz edilirken, AKP’den sonra Hakkâri verilmiş de haberimiz mi yok?

Misakı milli sınırları içerinde bulunan Musul ve Kerkük alınmış olsaydı, bugün bu şehirlerde Türk bayrağı dalgalanmış olurdu. Ama bunun yerine, terörün paçavraları değil Hakkâri’ye askeri araçların, önlerine dahi asılmıştır.

“Nereden nereye” gelmişiz? Büyük devlet böyle oluyormuş, bölgede aktör olmak böyle olur! Öyle bir aktör ki kendi sınırları içerisinde bile, ABD istihbaratı ile hareket eden, komşularını tehdit etmekten, kendine zaman ayıramayan, ülkesinde bayrak asamadıkları şehirleri olduğunu dünyaya duyuran bir aktör.

Hükümetin gazeteci vekili, Özal’ın ölümü ile ilgili olarak konuşurken “Özal yaşasaydı; Türkiye Cumhuriyeti adı değişecek, Anadolu Cumhuriyeti olacaktı. Kuzey Irak oluşumu bize bağlanacaktı, böylece Musul ve Kerkük petrollerinin üzerine oturacaktık, bu nedenle Kürt oluşumlarına karşı derin bir yapı Özal’ı öldürmüştür.”

Şu kafaya bakın Allah aşkına!

Bu yalan ile Türk milletini kandırmak istiyorlar. Millete “parçalanmıyoruz, tam aksine topraklarımızı genişletiyoruz” diyerek devletin adını dahi tarihe gömecekler. Türk isminden bu kadar rahatsız olan, bayraklı cumhuriyet kutlamalarından bu denli ürken bir zihniyetin bu ülkeyi getireceği nokta ancak bu olabilir.

Hakkâri’de bayrak taşımak nasıl mümkün olsun?

Ulus’ta taşıyanların hali ortada…

Hakkri vatan değil mi?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön