Akp iktidarı teslim alınmış Türk siyasetinin, koltuğunda kalma uğruna batının istek ve taleplerine karşı "ver kurtul, böl kurtul "politikası izlemektedir. İktidara geldiği ilk günden beri dış politikada ABD, iç politikada ise AB'nin talepleri hükümetin ev ödevleri olmuş, bu ödevler bir bir yerine getirilmiş ve getirilmeye devam ediyor."Dış politikada Sıfır sorun" sloganıyla devam eden iktidarın Davutoğlu siyaseti, "Yeni Osmanlıcılık" sosuyla ülkeyi ABD'nin Türkiye eyaleti yaptı. İçerden halka "Osmanlı oluyoruz, etkimiz büyüyor, sınırlarımız da büyüyecek" yalanlarıyla yandaş medya kulaklara fış fışlarken bölünüp parçalanıyoruz.Ermeni sınır kapısı açılmak üzere, Ermeni talepleri ve soykırım iddialarına karşı hiçbir tavır konmazken sürekli suçluluk psikolojisiyle ilişkiler, birlikte top koşturmaktan öteye gitmemekte ve kardeş Azerbaycan halkını kaybetmekteyiz. Neden? ABD öyle istiyor.Rum'ların tek başına AB'ye girmesine izin veren iktidar resmen Kıbrıs'ı Rum'a teslim etmiş oluyor. Şu sıralar limanlarımızı Kıbrıslı Rumlara açıyoruz; bunun anlamı; Rumlar Kıbrıs cumhuriyetinin sahibi Türkler ise adada işgalci demek.Yunan gazeteleri "Türkiye Yunanistan'ın karasularını on iki mile çıkarmasına müsaade etti bu konuda anlaşma sağlandı" diye yazdılar, iktidar yalanlamadı. Bu da gösteriyor ki Türkiye daha önce savaş sebebi saydığı bu konuyu da ABD'nin isteği doğrultusunda kabul etti.İktidarın" Sıfır sorunlu dış politikası" "ver kurtul" politikası oluyor; veriyorsun ve kurtuluyorsun. Yani kim ne isterse veriyorsun, sorun çözülüyor ve "sıfır sorun" oluyor. Bundan dolayı tüm batı dünyası bir şeyler almak için adeta kuyruğa girmiş, böyle bir fırsat yüz yılda bir gelir diye düşünüyorlar. Bunu unutanlara da Başbakanın danışmanları hatırlatıyor "deliğe süpürmeyin lütfen kullanın" diyorlar. Ekümenik patriklik de tamam sayılır, sur içinde yeni bir din devleti an meselesi, artık Anayasa engeli de yok.ABD ve AB'nin talepleri koltukta oturma uğruna bir bir yerine getirilerek Sevr adım adım gerçekleşiyor. Bölünme paranoyasıyla bizleri suçlayanlar Apo'nun avukatlarıyla görüşerek yeni oluşacak sözde Kürt devletinin gen haritalarını çıkarıyorlar. Almanya'ya gittiğinde orda yaşayan Türklere" entegre olun" çağrısı yapan Başbakan, Diyarbakır'a gittiğinde bin yıldır birlikte yaşadığımız kardeşlerimize farklılıklardan söz ediyor, mozaik muhabbetleri yaparak "biz birlikte Türkiye'yiz" diyor.Maalesef siyasilerimizin birlik çağrısı dahi bölücülük çağrıştırıyor, teröristlerin ayağına devleti halı gibi sererek ülkede var olan terör sorununu "Kürt sorunu" olarak dile getiriyorlar.İktidara geldiklerinde sıfır terör var iken bu gün bölünmenin sınırları konuşuluyor, AB kriterleriyle ülkeyi bölünmenin eşiğine getiren iktidarın bu politikasını da "böl kurtul" olarak tanımlamak mümkün. Çünkü ABD ve AB bölgede kurdukları Kürt devletinin Türkiye ayağını tamamlamak istiyor. Irak'ta savaşarak binlerce askerini, milyarlarca dolarını kaybederek aldıkları sonucu; Türkiye'de sıfır maliyet, sıfır kayıpla sağladılar. Irak işgal edildi de bu sonuç oldu ya ülkemize ne oldu? AKP iktidar oldu.İktidarın "ver kurtul, böl kurtul" politikası karşısında parçalanmakla karşı karşıya olan Türk milleti! Senin bir politikan yok mu? Bu gün seçimle kurtaracağın ülkeni gün gelir canını vererek kurtaramayacaksın bu yüzden bu tabloya yol açanları "Göm Kurtul".
Ver kurtul, böl kurtul, göm kurtul