Suriye konusu AKP’nin başını yiyebilir

Suriye isyanı yirmi ayı geçmiş durumda, bir araya gelmeleri imkânsız otuzun üzerinde eli silahlı grubun halk bağlantısı yoktur. Beş bin eli silahlı kiralık katillerin yabancı uyruklu olduğunu, BM’nin Suriye temsilcisi söylemişti.

Ağır silahlarla bastıkları karakollarda yüzlerce askeri katlediyor, bu yetmezmiş gibi gözlerini çıkarıyor, vücutlarına inanılmaz işkenceler yaparak nehirlere atıyorlar. Öldürme şekilleri hiçbir şekilde, Müslüman toplumlarda binlerce yıldır görülmemiş mahiyettedir.

Libya başta olmak üzere değişik ülkelerden getirilmiş eli silahlı örgüt, çok başlı olup Suriye’de halk tabanı bulunmamaktadır. Batının özgür Suriye ordusu ismini verdiği bu caniler, PKK başta olmak üzere dünyaca ünlü silahlı örgütlerden oluşmaktadır.

ABD’nin El-Kaide’yi bahane ederek işgal ettiği Afganistan’da yüz binlerce Müslüman öldü. Ama aynı El-Kaide Suriye’de Amerika ve İsrail’in çıkarlarını korumak için Suriyeli Müslümanların kanını akıtmaktadır. Demek ki El-Kaide=El-CIA imiş, daha birçok Afgan mücahidinin bugün, Amerikan çıkarları için vatan müdafaası yapan Taliban’a karşı savaştığını unutmayalım.

Ayrıca o mücahidin ve dizinin dibinde resim çekenlerin de, bugün aynı safta Müslüman kanı dökmek için, ne kadar hevesli olduklarını unutmamak gerekir. İşte Özgür Suriye Ordusu dedikleri ve özgürlüklerini döktükleri, Müslüman kanından alan bu vahşet sürüsü Türkiye’de yuvalanmaktaydı.

Şimdi merkezlerini Suriye’ye aldıkları söylendi. Esat güçleri; bunları hakladı ve beslendikleri kapıya kadar kovaladı, ne var ki Türkiye’ye düşen bir havan topu her şeyi değiştirdi. Türkiye hükümeti; isyancı tarafından atıldığı tahmin edilen bu topu bahane ederek, Suriye için savaş tezkeresi çıkardı.

Açıkça isyancı tarafını destekleyen AKP hükümeti, ülkenin çok büyük sorunlarını bırakmış, Esat’ın devrilmesine kendisini adamış durumda.

Ancak, ortada ciddi bir halk tepkisi ve kamuoyu baskısı söz konusudur. Bu baskı ve tepkiyi, iktidarın sırtında geçinen yanlı, yalaka basın yayın kurumlarının, onca icraatlarına rağmen aşılmış değil. Onlar da çırpındıkça batmakta, hükümetle olan kan ve doku bağlarını ifşa etmekteler.

Bu öylesine derinden gelen bir dip dalgası ki, sahile vurduğunda ortada ne Hükümet kalır ne iktidar.

Bu nedenle halk şu soruları soruyor artık:

“Biz savaşacağız da ne için savaşacağız? Eğer bir savaş olacaksa bu savaş terörü bitirmek için olmalı. Terörün yuvası belli, Kandil ve Kandil Suriye’de değil Irak’ta. Kandilde teröriste besleyen Barzani ise AKP kurultayında, İktidar ile sarmaş, dolaş ve can ciğer kuzu sarması…”

“Amerika Irak’ta kötü bir yönetim var, biz onu devirmeye gidiyoruz dedi ve Saddam’ı devirdi. Saddam gitti, bölgeye Barzani ve Talabani geldi bunlar daha mı demokrat?”

“Saddam var iken, biz istediğimiz zaman PKK için sınır ötesi operasyon yapardık. Şimdi elimiz, kolumuz bağlı, şehitlerimize ağlıyoruz. Irak’a yeni yönetim değil, yeni bir devlet geldi.”

“Şimdi aynı gerekçelerle Suriye’ye Türkiye girmek istiyor. Neymiş halkına zulmeden Esat varmış, biz onu devirecekmişiz. Bunu millet olarak biz istemiyoruz. Çok istiyorsa Başbakan komutan, AKP’liler asker olup yapsınlar. AKP zulümlere seyirci kalamaz da neden Irak’ta öldürülen bir milyon Müslüman’ın ölümüne hem seyirci hem destekçi oldu?”

“Madem bu kadar büyük düşünüyorlardı da, neden Musul ve Kerkük için bir şey düşünmediler? Ya da Telafer’de öldürülen binlerce soydaşımızı kurtarmadılar? Hava sahamızı neden Suriye’ye kapattığı gibi işgal güçlerine kapatmadılar?”

“İsyancıyı destekliyoruz, PKK’ya yarıyor. Esat devrilmeden bu bölgeden de Kürt oluşumu devlet olma yolunda. İsyancı dediklerimiz meğer PKK imiş, bunları biz görüyoruz da iktidar görmüyor mu?”

Evet, halk bu tezkereden sonra çok ciddi olarak AKP politikalarını sorguluyor. Çünkü ölecek insanlar, kendi evlatları ve AKP yönetimi kara kara düşünüyor. Bu engeli aşmak için, nümüzde ki günler halkı ikna amaçlı ciddi iç operasyonlara maruz kalabiliriz.

Ama ne yapılırsa yapılsın, AKP’yi kötü bir son bekliyor. Suriye konusu AKP’nin başını yiyebilir.

Suriye konusu AKP’nin başını yiyebilir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön