Aklını başına topla!
Bütün arıza sende, bunu lütfen kabul et.
İktidar ekin, sen tarlasın.
Bu ekini, sen bitirdin.
Hiç oyana bu yana suç atma ve sağa sola kıvırma.
Her şeyin müsebbibi sensin.
Akıllı insan bir kere yanılır, sen tekrar tekrar yanılıyorsun. Ortaya çıkan bunca şeye rağmen, "kim var ki?" diyorsun. Şimdi "elinin körü var" diyeceğim alınıp kızacaksın. Onu da demiyor, kendi dişlerimi sıkıyorum.
Gözlerini bir açsan kimler olduğunu göreceksin. Tek eksiklerinin çalmak olduğunu, tek kabahatlerinin dürüstlük ve temizlik olduğunu?
Ama senin gözün kutucularda?
Sıfırlayıcılarda ve eriticilerde?
Onlardan başkasını görmüyorsun.
Kendini sıfırlıyor ve kendini eritiyorsun ama farkında değilsin.
"Kim var ki?" diyerek kızını bir hırsıza verir misin?
Arsıza ve namussuza?
Vermezsin. Ülkeni niye veriyorsun? Seni kandıranları kullanan, küresel arsızlara ve namussuzlara?
"Kim var ki?" diyerek paranı bir 'çalan'a teslim eder misin? Sana ait olanlar ayakkabı kutularında çıkıyor. Bu sana, hiç mi dokunmuyor?
"Kim var ki?" diyerek canını doktor amblemli bir kasaba teslim eder misin?
"Beni tedavi et" diye salahiyetsiz birine, adı doktor diye teslim olur musun? Bir sürü cana kıydığını duyduktan sonra, bile bile "neyse başka kimse yok kafam sana teslim" diyerek ameliyat masasına uzanır mısın?
Söyle gerçekten bunları yapar mısın?
Yapmazsın. Peki, ülkenin, devletin, milletin suçu nedir? Bunlara bir kastın mı var? Attığın bir oy ile geleceğimizi karartıyorsun. Hayır, sen intihar edeceksen et. Millet gemisini oyunla, niye oyuyorsun, niye deliyorsun?
Sende onur da kalmadı diyeceğim ama demiyorum.
Neden mi? Bak bir dinle!
Adam Kuzu kuzu konuşuyor: "Kasetler montaj bile olsa, kimsenin umurunda değil, bizi yine seçecekler" diyor. İktidarın Kuzu'su, seni koyun görüyor. İçinin kurdundan konuşanları ise "çok konuşma yalansız, çok mal haramsız olmaz" diyor.
"Bu kadar saf olma, o paralar helal değil" demek istiyor. "Ben ev aldım ama eski birikimlerimi satarak, üzerine de krediler çekerek" diye de ekliyor. Ee, daha ne desin. Tüm bunlara rağmen sandığa gidip kuzu kuzu seçersen, pes doğrusu…
Ondan sonra telefonda sana sadece sövmekle kalmazlar, haberin olsun. Adamlar senin parandan "havuz" oluşturup içinde yüzüyorlar, sonra birde sana sövüyorlar. Buna sen "montaj" dedin ama hazret kabul etti.
Tekrar söylüyorum. Millet gemisini oyunla oyma!
Takım tutar gibi, parti tutma. Atadan dededen kalma partilerin, bu güne kadar iktidar veya muhalefet iken, neler yaptıklarına bir bak.
Bugün ülkenin bir kısmı "özerklik" adı altında bizden kopartılırken, desteklediğimiz partiler bu işin neresinde durdular? Bir düşün.
Vatan'a ihaneti suç olmaktan kimler çıkardı? Öcalan'ın boynunda ilmeği hangi çakma milliyetçi çözdü? Tahkim ve Tahdit'i getiren, Amerikan Derviş'ini bağrına basan milliyetçi kim?
Artık yeter. Projesi ve çözümü olanı seçmelisin. İster iktidar ister muhalefet olsun, seni kendilerinin "malı" gibi görmelerine müsaade etme. Çalışsın proje üretsinler ama bu senin onlara ders vermenle mümkün. Yoksa seçimden seçime Prof. Dr. Haydar Baş'ı çalıp konuşur, ardından seni unuturlar.
Güç sende, irade sende?
Seni üç partiye mahkûm edenlere, "başka çare yok" diyenlere, "başka kim var ki?" şeklinde vesvese veren şeytanlara iyi bir ders ver.
Artık yeter!
Ne cemaat, ne hükümet… "Bağımsız Türkiye", de ve bu işi bitir.