Çağdaş kör şeytanlar

Bir Kurban Bayramını daha geride bıraktık. Kaçan boğaları takip eden “hayvan” magazincilerinin verdiği boğa haberlerini ve kurban kesmenin gereksizliğini savunan çağdaş şeytanları dinleyerek bir bayram daha geçti.

Kurban, Müslümanlar için vacip kılınmıştır, inanmayanları bağlayan bir şey yoktur. Dolayısıyla İslam’a, Kuran’a ve kurbana inancı olmayan ilahiyat kökenli azınlıkçıların, patrik savunucularının konuşması ve Müslümanları incitmesi asla kabul edilemez.

“Kurban kesmek yerine pabuç dağıtın, Kesecekseniz Arabistan’da kesmeyin yahut horoz kesin, kurban keserek hayvan katliamı yapmayınız, hayvan kesimi çevreyi kirletiyor” tarzından konuşmalar ve telkinlerle Müslümanları bu büyük ibadetten mahrum bırakmak ancak şeytanın görevini üstlenmekle izah edilebilir.

Avrupa Birliği’ne girmeyi amaç ve hedef olarak seçmiş iktidar ise, kurban görüntülerinin iyi olmadığından dem vurarak “yok evinizde kesmeyin, bahçenizde kesmeyin” gibi bahaneler ile kurban kesimini zorlaştırmıştır.

Bir de bunlara insani yardım ve bağış adı altında kurbanları kesmek yerine, “fener” eşliğinde çalarak “isyani” yardımlara dönüştürülmesini eklersek, Kurban ibadeti Haçlı oyunlarına, kurban ediliyor diyebiliriz.

Dünyada et ihtiyacı için kesilen hayvanların, yüzde birini dahi oluşturmayan kurbanların ülkemizde neden bu kadar gündemde tutulduğunu iyi düşünmek gerekir. Et için kesilen hayvan için rahatsızlık oluşmaz iken, Allah adına kesilince neden kıyamet koparılmaktadır?

Demek ki rahatsızlığın nedeni, Allah adına kesilmiş olmasıdır.

Hz. İbrahim gördüğü bir rüya üzerine, oğlu İsmail’i kurban etmek ister. Tabi peygamberlerin rüyası vahiy olduğu için bu ilahi bir emirdir.

Hz. İbrahim Allah’ın bu emrini yerine getirmek üzere, Hz. İsmail’i kurban etmeye götürürken, şeytan İsmail’in karşısına çıkar ve çocuk oluşundan yararlanarak fitne çıkarıp kandırmak, yanıltmak ister.

Tabi Hz. İsmail, çocuk ama çok özel bir çocuktur şüphesiz. “Baba emir olunduğun şeyi yap, beni itaat edicilerden bulacaksın” diyerek, imanın zirvesini yaşamış ve taşı dahi kesen, keskin mi keskin bıçağın önüne başını uzatmıştır. Çünkü O kesenin babası olmasına rağmen, kestirenin Allah olduğu bilincine varmış gerçek bir Müslüman’dır.

Olayın öncesinde ise, şeytanın sözlerine karşı, şeytanı taşlamış ve bu taşlama sonucunda şeytanın bir gözünü kör etmiştir. Bu sebeple şeytanın adı, o gün bugün kör şeytan kalmıştır.

Çağdaş şeytanların ise iki gözü birden kör olmuş durumda. Çünkü bunlar o kadar ileri gidiyorlar ki, İsmail’in taşladığı ”şeytana dahi pabucu ters giydirirler.” Kimisi kurbana “Kavurma bayramı” diyor. Kimisi “Kurban hiç yoktur” diyor, kimisi ise“ peygamber kessin O’na emredilmiş, bizi bağlamaz” diyor.

Avrupa’da, zevk için oklarla öldürülen boğalardan hiç bahsetmezler. Boğaların önlerinden koşarak, kendini boynuzlatan ve yaralanma sonucunda ölen insanlardan bahsedip bu faciayı eleştirdikleri görülmez. Çünkü bunu yaparlarsa, fonları kesilir.

Ayrıca bu yerli şeytanlar; sadece Kurban Bayramında ortaya çıkmıyorlar. Ramazan ayı gelince, bunların zehirli dilleri, oruç hakkında döner. Hac vakti gelince Kurban ve Arafat hakkında konuşurlar. Kandil günleri, kılınan namazları, tutulan oruçları, yapılan zikirleri eleştirirler. Yani Müslümanlar ibadet edince bunlar rahatsız olup, ekranlarda zırıl zırıl zırlıyorlar.

Şeytan, namaz kılmaya, oruç tutmaya, hacca gitmeye, zikretmeye, zekât vermeye, kurban kesmeye ve peygamberi sevmeye karşıdır bu gayet doğal çünkü görevi bu.

Çağdaş kör şeytanlar da aynı… İbadet deyince kuduruyorlar, devamlı surette gereksizliğini savunurlar. “Kurban kesme bağış yap, Hacca gitme fakiri doyur” şeklinde konuşunca dersiniz “bunlar ne kadar yardım sever insanlar” hâlbuki onların derdi saptırmak ve ibadetten menetmektir. Yoksa dilleri hayır söylemeyenlerin, elleri hayır yapar mı?

Bunların şerrinden korunmanın yolu, Peygamberimize ve Ehl-i Beyt’ine sarılan insanlarla bir ve beraber olmaktır.

Çağdaş kör şeytanlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön