Kılıç çok önemli bir figür?Özellikle Türk-İslam âlemi için. Mesela Hz. Ali'nin kılıcı?"İslam, Ali'nin kılıcı üzerine bina edilmiştir" gerçeği, inananların gönlüne ve imanına kazınmıştır. Kılıç dedin mi Ali, Ali dedin mi Zülfikar hatırlanır. Zülfikar iki ağızlı, yani çatallıdır. İslam'a kurulmuş tuzaklar, iki ağız arasında bozulurdu.Kılıcın İslam dünyasında çok önemli bir yeri var. Aynı zamanda adaleti de temsil eder. Adaletten çıkana Kılıç hatırlatmak, bir İslam geleneğidir. Birinci Halife "adaletten ayrıldığımda bana kim yol gösterir?" dediğinde, Hattapoğlu Ömer, "sen merak buyurma! Biz sana, kılıçlarımızla adaleti hatırlatırız" demiştir.Kılıç, adalet hatırlatıcısı?Adaletten ayrılmış bir idareciye, adaleti hatırlatmanın ayrıca manevi bir görev olduğunu da anlıyoruz. İnancımıza göre zalim idarecinin zulmünü ve zalimliğini yüzüne okumanın, şehit sevabıyla karşılık bulması, bu sebepten olsa gerek.Konumuz değildi ama söz konusu kılıç olunca konu, konuyu açtı!Gelelim bizim Kılıç'a?Anayasa Mahkemesi Başkanı, Sayın Haşim Kılıç'a yani?Birkaç gündür iktidarın hedefi durumunda. Sayın Kılıç "adalet" demiş. Adam Anayasa Mahkemesi Başkanı, başka ne desin ki?Görevi, idarecilerin gözüne terazi tutmak? Ama iktidar ve yandaşları teraziyi kılıç olarak algılamış olmalılar! İsim Kılıç olunca 'nasıl iktidara kılıç çekersin?' diyerek orantısız bir güçle medya havuzunda, acımasızca dövülüyor.Diyanet Reisi kendine dikkat etsin. Şu günler mümkünse soğan, patates hakkında hutbeler irad etsin. Maazallah adaletle, yolsuzluk ve ahlak ile ilgili ayet okursa, işi zor. Adamlar bunun görevi bu demez, Allah ne verdiyse "tapesi" diye indirirler!Bizden söylemesi!Kılıç ve adalet yan yana gelip, Haşim Kılıç olunca, iktidar sekiz şiddetinde bir sarsıntıyla sarsıldı. Denilebilir ki, on iki yıllık iktidarlarında, gezi olayları bir, Kılıç olayı iki? Üzerinden bir yıl geçti hala gezi korkusunu atlatamadılar. Tencere tava görmeye bile tahammülleri yok. Şu sıralar kılıç suç aleti olursa, şaşırmayın. Siz sizde olun, iktidarın korkusu geçinceye kadar, öyle balkonda filan kılıç göstermeyin veya sokakta kılıçla dolaşmayın. Şayet kılıçla yakalanırsanız "pala" olduğunu ve "gezici" kovaladığınızı söyleyin, ancak öyle yırtarsınız!İktidarın korkuları dünyanın dilinde!Almanya'nın "Papaz" Cumhurbaşkanı'nın bile diline düştüler. O dahi diyor ki "yahu oldukça güçlüsünüz. Kuştan, twitten niye korkuyorsunuz?" Elin adamı merakından soruyor. Şimdi bu herife "gak-guk" edeceğinize, eğer Türkiye'nin halen bir iç işi kaldığına inanıyor, üzerimizdeki yabancı gölgesinden rahatsız olduğunuzdan gerçekten samimiyseniz, Alman Cumhurbaşkanı'na "Kaharamanmaraş'taki askerlerinizi de alıp, 'Gak'ıp gidin!" restini çekin de, görelim!Çekemezsiniz! Gücünüz ancak Haşim Kılıç'a, ancak Müslüman'a yeter. İktidar olarak gâvura söyleyeceğiniz, bir tek sözünüz olamaz. Avrupa Parlamentosu'nda verdiğiniz raporları unutmadık. Biriniz "papaz" cumhurbaşkanı'na laf söylerken, öbürünüz "AB tek hedefimiz" diyor. Bunları kime yutturuyorsunuz. Kamera önünde delikanlılık numaralarınıza ancak dört parmaklı Embesiller inanır!Yemezler!Önce 'van minüt' sonra, "nerde kaldın İsrail?" numaraları çok sırıtıyor!Neyse, Kılıç'a geri dönelim!'Büyük lokma ye ama büyük laf etme' demişler. "Fırat kenarında kurt-kuzu" hikâyesi anlatarak iktidar oldular. Ömer'in adaletinden söz ettiler. Ebubekir iktidarının, Ömer kılıcıyla denetlendiğinden bahsettiler. Şimdi Kılıç'tan şikâyetçiler.Üstelik Haşim Kılıç'tan?Elinde adalet terazisi olan, Haşim Kılıç'tan?Günlerden bir gün Halife Ömer hutbe veriyor. Savaş ganimeti olarak kumaş dağıtılmış. O kumaştan bir elbise çıkmıyor. Ancak Halife Ömer o kumaştan elbise yapıp giymiş. Cemaatten biri soruyor: O kumaştan bize elbise çıkmadı da, sana nasıl çıktı?Halife Ömer yerine, oğlu cevap veriyor: Ben hakkımı babama verdim. O elbise öyle dikildi. Hayırlı evlat ve adaletli baba budur. Helal lokma, adalet kılıcıyla dilimlenmiş ekmekten çıkar. Gece karanlığında yürütülmüş ve "bağış" örtüsüyle örtülmüş, avrolardan çıkmaz. Ayrıca Müslümanlık sorgulamaktır, denetlemektir. Uyuşuklukla, teslimiyeti karıştırmamaktır. İktidarı Kılıç korkusu sardı. Bu korkudan iflah olacağını sanmam. Gezi korkusu üzerine birde Kılıç korkusu, bu hükümeti götürebilir!
Kılıç korkusu, bu hükümeti götürebilir!