Abo dayı altınları ödedi!

Çocuktum, hayal meyal hatırlıyorum. Köyümüzde bir öğretmenin, evi soyulmuştu. O güne kadar görülmüş, duyulmuş bir şey değildi. Okulun lojmanına giren hırsız, öğretmenin eşine ait altınları aldığı gibi kayıplara karışmış.Tabi, köy dışında birinin bu hırsızlığı yapması imkânsız? Haliyle, köylüler hem utanıyor hem de acayip derecede öfkeleniyor. Kim yapmış olabilir? Nasıl yapılmış derken, iş bir türlü çözülemez. Öğretmenin eşi, gözyaşları içerisinde ağlıyor. Köyün kadınları onu teskin etmeye çalışıyor. Bu arada, köyün ileri gelenleri bu işin köyümüz açısından utanç verici olduğunu düşünerek, köy halkı kendi aralarında ödemeye karar verirler. Öğretmenin ağlayan eşine, altınların tutarı sorulur. Ancak öğretmen, bu işe razı gelmez.Suçlunun bulunup cezalandırılmasını ister. Mahkeme, adalet der durur. Tabi okumuş adam bundan anlar. Gayet doğal. Köyü ve köylünün sorun çözme yolunu pek beğenmez. Ancak olayı gören, bilen yok. Altınları kimin yürütmüş olacağı hakkında az çok tahmin ve şüpheler var ama öyle sadece şüphe ve tahminle de olmaz. Şimdiki gibi tape mape de yok. Hani olayın bir tapesi çıksa, binersin tepesine? O zamanlar tape önemli bir delil. Öyle "montaj" filan diyerek geçilmiyor. Tapelere inanmanın haram olduğunu iddia ederek, bol keseden atan çakma hocalar da yok.Sonraları öyle bir olay gerçekleşti ki, ne tape'ye gerek kaldı ne delile?Rahmetli Abo dayının bir eşi var. O da rahmetli oldu. Allah rahmet eylesin. Öğretmenin eşine moral vermek için evine gidiyor. Bakıyor ki zavallı kadın üzgün ve çok ağlıyor. Ona acıdığından "sen ağlama ben altınları yürüteni biliyorum" der. Mağdure ağlamayı bırakır Abo dayı'nın karısına can kulağıyla yönelir. Tüm hanımlar dikkat kesilir. "Kim?" diye ısrar ederler.Kadın "kim olacak bizim Abo?" der. Bir anda bu olay yayılır. Öğretmen şikâyete gider. Jandarma gelir. Abo'yu götürür. Tabi bu işi Abo'nun yaptığına kimse inanmaz ama suçu kabul eden karısı olunca insanlar ne diyeceğini şaşırır. Abo dayı, jandarmaya laf anlatamaz. Apar topar götürülür.Ne oldu biliyor musunuz? Abo dayı altınları ödedi. Hem de çalmadığı altınları? Saf karısının kurbanı oldu. Kadın sırf ağlayan bir insana yardımcı olacağını zannederek o an; susması, üzülmemesi için kocasına suç atıyor. Saflığın böylesi diyeceksiniz. Evet, saf hem ne saf?Şimdi bu olayı niye anlattım?Siz bilirsiniz niye anlattım!Sorumluluk makamında olanlar çuvalladıktan sonra "çok safmışız kullanıldık" diyemezler. Saflıkla ülke gemisi delinemez. İşlemediğimiz bir suç, "saf" numarasıyla üzerimize yapıştırılamaz. Suç iddialarını kabul etmeyi kimse "saflık" olarak algılamaz. Olaylar Anadolu insanın hikâyesi kadar saf değil. Türk'ün varlığına ve mevcudiyetine kasteden, hiçbir adım meşru görülemez. Küresel kurtların sofrasındayız. Siz iyi niyetle bir mesaj yayınlarsınız. Olay karşınıza başka türlü çıkar. Ne Abo dayı olayına benzer, ne saf karısının sözüne? Ebedi olarak mahkum olur, gideriz maazallah. Bizden sonraki nesiller, başarına sardığımız yağlı belada kurtulamaz.

Abo dayı altınları ödedi!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön