YUSUF KARACA

Toplumun GDO'su değişti resmen!

Allah'ım ne hallere geldik! Çoluk, çocuk, bir yere gidemeyecek mi? Otobüse binemeyecek mi? İşe, okula veya pazara gitmeyecek mi? Konuyu biliyorsunuz, yazmaya utanıyorum.  Zina suç olmaktan çıkarsa, olacağı bu!.. 15 yılda toplumu, Lut Kavmi'ne benzettiler resmen.  Hani, dindarlaşıyorduk! Hani, toplum Müslümanlaşıyordu! Zinayı suç olmaktan çıkarıp, "dindarlaşan" veya "Müslümanlaşan" bir toplum, her halde sadece, Türkiye'de vardır! […]

"Davutoğlu bizi kandırdı" diyecekler demedim mi?

Yeni Başbakanımız Binali Yıldırım, " Esasında Suriye'de yaşanan dört yılı aşkın bu anlamsız savaş, yüz binlerce din kardeşimizin hayatına mal oldu" dedi. Yani dört yıldır "Esad gidecek" diye "Tır'latan" iktidar,  bir kez daha "kandırıldık" demeye hazırlanıyor. Olsun! "İkindiden sonra günaydın" dahi, demeyeceğim! Yeter ki, dönsünler! Yeter ki, bizim olmayan bu savaşın "anlamsız" olduğunu fark etsinler! […]

Şimdi de "dava" kavramının içine ediliyor!

 Bir  "dava" kavramıdır tutturmuş gidiyorlar. "Dava adamı, dava arkadaşı","dava dostu",falan filan? Davanız ne desen? Hiç. "Dava" işte? Öyle ki, artık kusacağım! Kötü bir kavram mı?  Hayır.  Öyle ise bu kavramla ne alıp veremediğin var, diyeceksiniz.  Haklısınız! Bir zamanlarda "hizmet" kavramına çok kıl olmuştum. "Hizmetin parası, hizmetin aracı, hizmetin adamı, hizmetin okulu, hizmetin yurdu, hizmetin dersanesi,hizmetin […]

İsrail için öten keklikler!

Eski bir arkadaşım aradı.  'Ak' olmuş, BOP'a konmuş da haberim yok. Yazık. Çok acıdım. Onca beraberliğimiz olmuştu.  Bi müdürlüğe, satmış her şeyi.  Muaviye, akçeler gösterip İlim Şehrinin Kapısı'ndan insanları ayırmamış mıydı?  Muaviye'ye gidenler, Saray'a "İslam" dememişler miydi?  Veya İslam'ı "Saray" sanmamışlar mıydı? İslam "Saray" yahut Saray "İslam" olunca, hakikatlerin yerini "amalar, fakatlar" alır. Sen ayet […]

"Kaynak" diyenler, "kaymak" diyenleri yenecektir!

Pazar günü Ankara'daydık. Bağımsız Türkiye Partisi'nin 6. Olağan Kongresi vardı. Ekrem Sayan Bey'in aracı, Ziya Talip Bora'nın şoförlüğünde bizi İstanbul'dan Ankara'ya uçurdu adeta. Kendilerine teşekkür ederim.  Yolculuğumuzdaki nezaketleri ve ikramları için de, ayrıca teşekkür ederim.  Yolculuk zordur. O yüzden Allah, namazın 4 rekâtlık farzını ikiye indirmiş. Ama dostlarla yolculuk, bir zevke dönüşür. Hele de, kutsal […]

Müslüman Atatürk, İngiliz Atatürk'ünü yıkıyor!

Bu ülkede, oyunlar oyun içinde? Yeni değil.  Sevr, Atatürk tarafından paçavra edilince, hesaplar bozulunca, amaçlarından vazgeçmediler. Lozan'ı imzaladılar ama akılları Sevr'de kaldı. İşin peşini bırakmadılar. Lozan'a düşmanlıkları, yeni kurulan cumhuriyete ve devlete olan kinleri hiç geçmedi. Türlü türlü isyanlar çıkarttılar. Saltanata "İslam" dediler, cumhuriyeti ise "İslam dışı" gösterdiler. Bugün saltanata "İslam" diyenler veya İslam'ı saltanat […]

Terörü üfürük timi ile mi bitireceksiniz!

Saray'ın bir oyu ile  "yeni başbakanımız Binali Bey" dendiği gün, on asker öldü. Hem de, 19 Mayıs bayram günü? Bu arada "Teknik arızdan düştü" denilen Helikopter'in, füze ile vurulduğu da kabul edildi. Suriye sınırında uçamayan uçaklar, belli ki Irak sınırından da uçamayacak artık. Geçtik sınırı, bu gidişle hiçbir yerde uçamayacaklar. Dış politika, miting meydanlarının konusu […]

Atatürk'ü Samsun'dan, Baş Türk'ü Ankara'da bekleyelim!

Pazar günü 22 Mayıs? Bağımsız Türkiye günü? "Ne AB, Ne ABD, Bağımsız Türkiye" deme günü? Manda ve himaye asla kabul edilemez. Ne ekonomik, ne siyasal? NATO'ya değil, Atatürk'e bağlı Türkiye? "Kaynaklar Sınırlı" yalanına değil, "Kaynaklar Sınırsız" gerçeğine, inanan Türkiye? Kapitalizme değil, Milli Ekonomi'ye inanan Türkiye? Bağımsızlık, böyle bir Türkiye'yi savunmaktır. Savunmak yetmez, projelendirmektir. Somuta indirgeyip, […]

1919'dan iki gemi

Bugün 19 Mayıs? Atatürk'ün samsuna ayak bastığı gün? Kurtuluşa giden bağımsızlık yolunun ilk adımı Samsun? Bağımsız Türkiye'nin incisi Samsun…  Önce bu yolculuğa ait iki hikâyeyi sizlerle paylaşmama izin verin. Bandırma Vapuru'nun yaşlı kaptanı İsmail Hakkı DURUSU anlatıyor: -Mustafa Kemal Paşa'yı ilk defa görüyordum. Üzerinde resmi üniforması vardı. Kordonlu, nişanlı olan bu üniforma milli varlık yani […]

Buna öküzlük denmez de ne denir!

Türkiye, hiç olmadığı kadar tehlike içinde? Sınırlarını koruyamaz halde?  İktidar ise kendi geleceğinin derdinde?  "Başkanlık"  veya "partili cumhurbaşkanı" kılıflarıyla, kendi idari tipini "Türk tipi başkanlık" diye kakalamaya çalışıyor. Ana muhalefet kendi kalesine gol atması için iktidara sürekli paslar verirken, bir diğeri, sözde muhalefet koltuğuna yapışmış, iktidardan "hukuki" kılıf istiyor. Mevcut meclis aritmetiği ile ne yazık […]

Başa dön